17. Hukuk Dairesi 2016/6541 E. , 2019/2562 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı ... şirketine sigortalı araç sürücüsünün kusuru ile sebebiyet verdiği trafik kazasında yaralanan müvekkilinin malul kaldığını belirterek 1.000,00 TL işgöremezlik tazminatının davalı ... şirketinden tahsilini talep etmiştir.
Davalı ...Ş. vekili davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre, davanın kabulü ile 47.541,27 TL iş görememezlik tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, yargılama sırasında, kusur durumlarının belirlemesi yönünden Emekli Trafik Polisi Trafik Bilirkişisi ... tarafından düzenlenen 07.09.2015 tarihli bilirkişi raporu hükme esas alınarak, davalı ... şirketine sigortalı karşı araç sürücüsü ...’un %37.5 oranında kusurlu olduğu, davacının %62.5 oranında kusurlu olduğu kabul edilerek karar verilmiş ise de yapılan araştırma inceleme hüküm vermeye yeterli değildir. Somut olayda kazanın hemen sonra trafik polislerince tutulan kaza tespit tutanağında davalı ... şirketine sigortalı araç sürücüsü ...’un kusurlu olmadığı davacı ...’ın asli kusurlu olduğu belirlenmiştir.
Resmi makamlarca tutulan kaza tespit tutanaklarının aksi sabit oluncaya kadar geçerli bir belge olarak kabulü gerekir.
Hükme esas alınan rapor ile kaza tespit tutanağı arasında mübayenet bulunduğu anlaşılmakla kaza tespit tutanağı ile hükme esas alınan bilirkişi raporu arasındaki çelişki giderilmeden hüküm kurulması isabetli değildir. Bu durumda, mahkemece, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nden, İstanbul Teknik Üniversitesi makine-trafik kürsüsünden ya da Karayolları Genel Müdürlüğü trafik-fen alanında uzman kişilerden oluşacak bilirkişi heyetinden, ayrıntılı, gerekçeli ve denetime açık rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken hükümde yazılı olduğu şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi isabetsiz olup kararın bozulması gerekmiştir.
2- Adli Tıp Kurumu tarafından davacının yaralanmasının kalıcı maluliyete sebebiyet verip vermediğinin tespiti için 18 ay beklenmesi gereğinin bildirilmesine göre mahkemece bu süre beklenerek usûlüne uygun maluliyet raporu alınması gerekirken, bu süre beklenmeksizin, 01.10.2015 tarihli maluliyete ilişkin bilirkişi raporunda belirtilen maluliyet oranınına göre hesaplama yapılarak hüküm verilmesi isabetli olmamıştır.
3-Davacının, kaza sonucu çalışma gücünde oluşan azalma nedeniyle uğradığı zarar, geleceğe ilişkin olduğundan, davacının muhtemel yaşam süresinin usul ve uygulamaya uygun olarak belirlenmesi önem kazanmaktadır. Mahkemece hükme esas alınan 26.10.2015 tarihli bilirkişi raporunda, davacının muhtemel bakiye yaşam süresinin TRH 2010 Yaşam Tablosu"na göre tespiti suretiyle hesaplama yapıldığı görülmektedir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 1989/4-586 esas, 1990/199 sayılı kararı ve Dairemizin yerleşik içtihatları gereği, Population Masculine Et– Feminine (PMF 1931) Tablosu esas alınarak davacının muhtemel yaşam süresinin belirlenmesi gerekirken, anılan biçimdeki tespite göre hesap yapan bilirkişi raporu, hükme esas almaya elverişli bir rapor değildir.
Bu durumda mahkemece; davacının muhtemel bakiye yaşam süresinin PMF 1931 Yaşam Tablosu"na göre belirlenmesi ve davacının talep edebileceği tazminat miktarının yukarıda açıklanan hususlar doğrultusunda hesaplanması için ek rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1), (2), (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ...Ş. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 06.03.2019 gününde oybirliği ile karar verildi.