19. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/12660 Karar No: 2017/7279 Karar Tarihi: 25.10.2017
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/12660 Esas 2017/7279 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, kimlik bilgilerinin rızası dışında kullanılarak sahte çek tanzim edildiğini ve hakkında icra takibi yapıldığını belirterek menfi tespit ve kötü niyet tazminatı talep etti. Mahkeme, bilirkişi incelemesi sonucunda çekteki imzanın davacıya ait olmadığı belirlendiği için davacının taleplerini kabul etti. Davalı vekilinin temyiz başvurusu incelendi ancak hüküm fıkrasında sadece davacının kendisini vekille temsil ettirmediği halde vekalet ücreti hükümlendirilmesi hatasının düzeltilmesine karar verildi. Kanun maddeleri: Türk Borçlar Kanunu madde 118-119, Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 297.
19. Hukuk Dairesi 2016/12660 E. , 2017/7279 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R - Davacı, kimlik bilgilerinin rızası dışında kullanılarak sahte çek tanzim edildiğini ve hakkında... 8.İcra Müdürlüğünün 2011/12507 Esas sayılı Dosya ile icra takibine geçildiğini, takibe konu çekteki imzanın kendisine ait olmadığını ileri sürerek borçlu olmadığının tespitine ve % 40 kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, davacının imza itirazı yönünde bilirkişi incelemesi yaptırılmış,... Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Fizik İhtisas Dairesi Adli Belge İnceleme Şubesinden verilen rapor ile çekteki keşideci imzasının davacıya ait olmadığı belirlenerek davanın kabulüne karar verilmiş ,hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. 1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2- Davacı kendisini vekille temsil ettirmediği halde davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değilse de bu yanlışlık yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ : Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte belirtilen nedenlerle hüküm fıkrasının 3.bendinin hükümden çıkarılarak hükmün düzeltilerek bu şekliyle ONANMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 25/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.