Abaküs Yazılım
4. Daire
Esas No: 2018/6338
Karar No: 2022/2630
Karar Tarihi: 18.04.2022

Danıştay 4. Daire 2018/6338 Esas 2022/2630 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2018/6338 E.  ,  2022/2630 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    DÖRDÜNCÜ DAİRE
    Esas No : 2018/6338
    Karar No : 2022/2630

    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ... Vergi Dairesi Başkanlığı
    VEKİLİ : Av. ...
    KARŞI TARAF (DAVACI) : ... Prodüksiyon İnşaat ve Ticaret Limited Şirketi

    İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Davacı tarafından, 2013/5,6,11 ve 12 dönemlerine ilişkin ihracat teslimlerinden kaynaklanan katma değer vergilerinin muhtelif vergi ve sigorta borçlarına mahsuben iadesine yönelik isteminin reddine dair ... tarih ve ... sayılı işlemin iptali ve iadesi istenilen tutarın faiziyle beraber iadesi istenilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... Vergi Mahkemesince verilen ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararda; uyuşmazlık konusu olayda, davacı şirket hakkında 2013 yılına ilişkin olarak işlem tarihi itibariyle henüz bir vergi inceleme raporu düzenlenmediği, olumsuz bir tespitin somut ve kesin olarak ortaya konulmadığı, bu şekilde bir saptama olmaksızın davacı şirketin ihracat istisnası kapsamındaki 2013/5, 6, 11 ve 12 dönemlerine ilişkin katma değer vergilerinin iadesinin vergi ve sigorta borçlarına mahsubu istemiyle yaptığı başvurunun sadece hakkında kıymet araştırması ve vergi incelemesi başlatıldığından bahisle reddedilmesinin, idarenin faaliyetlerinin belirliliği ve idari istikrar ilkeleri ile hakkaniyete uygun olmadığı sonucuna varıldığından, bu yönde tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı ve haksız yere iade ve mahsup edilmeyen vergi nedeniyle yoksun kalınan tutarın, Danıştay'ın yerleşik hale gelen içtihatlarıyla kabul edilen ve bu husustaki genel hükümleri içeren 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine ilişkin Kanun'da öngörülen oranda faiz uygulanarak ilgilisine ödenmesi gerektiği sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; istinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davaya konu işlemin idari davaya konu olacak kesin ve yürütülebilir bir işlem olmadığı ve bilgilendirici mahiyette bir yazı olduğu, mükellefin yeminli mali müşaviri tarafından ... tarih ve ... sayılı dilekçe ile katma değer vergisi iadesi tasdik raporlarının işlemden kaldırılarak birer örneğinin tarafına iadesinin talep edilmesi üzerine geri çekilen KDV İadesi Tasdik Raporlarının bir örneğinin ... tarih ve ... sayılı yazı ekinde mükellefin yeminli mali müşavirine gönderildiği, dava konusu edilen yazının davacının ... tarih ve ... sayılı dilekçesine cevap mahiyetinde olduğu ve katma değer vergisi iade alacağının Erenköy Gümrük Müdürlüğünce kıymet araştırması yapılması nedeniyle bloke edildiği, 13/03/2014 tarihinde incelemeye sevk edildiğini belirten bilgilendirici mahiyette bir yazı olduğu ve mükellefin mali müşavirince KDV iadesi tasdik raporlarının geri çekilmesi ve mükellef hakkındaki vergi incelemesinin sonuçlanmaması nedeniyle nakden ve mahsuben iade işlemlerinin yapılmamasının yerinde olduğu ve kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

    TETKİK HÂKİMİ : ...
    DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE :
    3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun "Mal ve hizmet ihracatı" başlıklı 11. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; ihracat teslimlerinin ve bu teslimlere ilişkin hizmetlerin, yurt dışındaki müşteriler için yapılan hizmetlerin, serbest bölgelerdeki müşteriler için yapılan fason hizmetlerin ve karşılıklı olmak şartıyla uluslararası roaming anlaşmaları çerçevesinde yurt dışındaki müşteriler için Türkiye'de verilen roaming hizmetlerinin vergiden müstesna olduğu hüküm altına alınmıştır. Aynı Kanun'un "Vergi İndirimi" başlıklı 29. maddesinin ikinci fıkrasında indirilecek verginin ne şekilde iade edilebileceği genel olarak düzenlenerek, Maliye Bakanlığına, bu fıkranın uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemek konusunda, maddenin dördüncü fıkrasında ise, Maliye ve Gümrük Bakanlığına, vergi indirimi uygulamasında doğabilecek aksaklıkları, vergi mükerrerliğine ve vergi muafiyetine meydan vermeyecek şekilde, bu Kanunun ana ilkelerine uygun olarak gidermek ve indirimle ilgili usul ve esasları düzenlemek konusunda yetki verilmiş, yine "İstisna edilmiş işlemlere indirim" başlıklı 32. maddesinde ise; "Bu Kanunun 11, 13, 14 ve 15. maddeleri ile 17. maddenin (4) numaralı fıkrasının (s) bendi uyarınca vergiden istisna edilmiş bulunan işlemlerle ilgili fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen Katma Değer Vergisi, mükellefin vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanacak Katma Değer Vergisinden indirilir. Vergiye tabi işlemlerin mevcut olmaması veya hesaplanan verginin indirilecek vergiden az olması hallerinde indirilemeyen Katma Değer Vergisi, Maliye ve Gümrük Bakanlığınca, tespit edilecek esaslara göre bu işlemleri yapanlara iade olunur." hükmüne yer verilmiştir.
    Dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte olan ve 3065 sayılı Kanunun ilgili maddeleri ile 6111 sayılı Kanunun geçici 16. maddesi ve 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 120. maddelerinin Maliye Bakanlığına verdiği yetkiler çerçevesinde çıkarılan, 26/04/2014 tarih ve 28983 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yayım tarihini izleyen aybaşından itibaren yürürlüğe giren Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinin "II. İSTİSNALAR" başlıklı bölümünün "A. İHRACAT İSTİSNASI" başlıklı alt bölümünün "1.1.4. İade" başlıklı kısmında; mal ihracatından kaynaklanan iade taleplerinde standart iade talep dilekçesi, satış faturaları listesi, gümrük beyannamesi veya listesi (serbest bölgeye yapılan ihracatta serbest bölge işlem formu, posta veya kargo yoluyla gerçekleştirilen ihracatta elektronik ticaret gümrük beyannamesi), ihracatın beyan edildiği döneme ait indirilecek KDV listesi, yüklenilen KDV listesi, iadesi talep edilen KDV hesaplama tablosu belgelerinin aranacağı, "1.1.4.1.1. Mahsuben İade" başlıklı kısmında; mükelleflerin mal ihracından kaynaklanan mahsuben iade taleplerinin, yukarıdaki belgelerin ibraz edilmiş olması halinde miktarına bakılmaksızın vergi inceleme raporu, YMM raporu ve teminat aranmadan yerine getirileceği, "1.1.4.1.2. Nakden İade" başlıklı kısmında ise; mükelleflerin mal ihracından kaynaklanan ve 5.000 TL’yi aşmayan nakden iade taleplerinin vergi inceleme raporu, YMM raporu ve teminat aranmadan yerine getirileceği, iade talebinin 5.000 TL’yi aşması halinde, aşan kısmın iadesinin vergi inceleme raporuna veya YMM tasdik raporuna göre yerine getirileceği, teminat verilmesi halinde mükellefin iade talebinin yerine getirileceği ve teminatın, vergi inceleme raporu veya YMM raporu sonucuna göre çözüleceği hüküm altına alınmıştır.
    Aynı Tebliğin "IV. KDV İADESİNDE ORTAK HUSUSLAR" başlıklı bölümünün "A. İADE TUTARININ HESABI VE İADEYE DAYANAK İŞLEM VE BELGELER" başlıklı alt bölümünde; "Bu Tebliğ kapsamına giren işlemler nedeniyle KDV iadesi talep edilebilecek tutar, iadeye ilişkin işlem ve belgeler, mahsuben ve nakden iade, bu bölümde yer alan açıklamalar dikkate alınarak iade hakkı doğuran her bir işlem bakımından Tebliğin ilgili bölümlerindeki düzenlemelere göre hesaplanarak yerine getirilir. Ancak, özel esaslara tabi mükelleflerin iade talepleri Tebliğin (IV/E) bölümünde belirlenen esaslara göre sonuçlandırılır." hükmüne, anılan bölümün "E. ÖZEL ESASLAR" başlıklı alt bölümünün "1.Ortak Hükümler" başlıklı kısmının "1.3. Özel Esaslara Tabi Mükellefler" başlıklı alt kısmında; "Haklarında, düzenledikleri veya kullandıkları belgelerin gerçek duruma aykırı olduğuna ilişkin delil ve karineleri içeren rapor veya tespit bulunan aşağıdaki mükellefler iade taleplerinin yerine getirilmesi bakımından özel esaslara tabidir." hükmüne yer verilmiş olup, aynı maddenin devamında sahte belge veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge düzenleme fiiline iştirak eden mükellefler de dâhil olmak üzere sahte belge veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge düzenleme ya da kullanma konusunda haklarında 'olumsuz rapor' veya 'olumsuz tespit' bulunan mükelleflerin iade taleplerinin yerine getirilmesi bakımından özel esaslara tabi olduğu belirtilmiş ve yine aynı maddenin devamında da özel esaslara tabi mükellefler ile kendileri hakkında herhangi bir olumsuzluk bulunmasa dahi bunlardan mal ve/veya hizmet satın alanların iade taleplerinde özel esasların uygulanacağı düzenlenmiştir.
    Yine anılan Tebliğin "IV. KDV İADESİNDE ORTAK HUSUSLAR" başlıklı bölümününün "E. ÖZEL ESASLAR" başlıklı alt bölümünün "7. Haklarında Sahte Belge veya Muhteviyatı İtibariyle Yanıltıcı Belge Düzenleme veya Kullanma Tespiti Bulunan Mükelleflerin İade Talepleri" başlıklı kısmının "7.1. Haklarında Sahte Belge veya Muhteviyatı İtibariyle Yanıltıcı Belge Düzenlediği Konusunda Tespit Bulunanlar" başlıklı alt kısmının "7.1.1. İade Taleplerinin Yerine Getirilmesi" başlıklı kısmında; "Haklarında sahte belge veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge düzenlediği konusunda tespit bulunan mükelleflerin iade taleplerinin, sahte belge düzenleme tespitinde dört kat, muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge düzenleme tespitinde ise üç kat teminat karşılığında, teminat gösterilmemesi halinde münhasıran vergi inceleme raporu sonucuna göre yerine getirileceği, raporun intikal ettiği tarihten önceki dönemler için alınan teminatlar da dâhil olmak üzere iade için alınan tüm teminatların vergi inceleme raporu ile çözüleceği" hüküm altına alınmıştır.
    Genel tebliğin ilgili bölümlerinde, muhtelif teslimlerden doğan iadelerin genel esaslara göre yerine getirileceği belirtilmekle birlikte, özellikle, sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenleme veya kullanma fiili ile doğrudan veya dolaylı olarak ilgisi bulunan mükelleflerin iade taleplerinin özel esaslara göre yerine getirileceği belirtilerek, 213 sayılı Kanunun 153/A maddesi kapsamına giren mükelleflerden, sahte belge veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge düzenleme fiiline iştirak eden mükellefler de dâhil olmak üzere sahte belge veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge düzenleme ya da kullanma konusunda haklarında “olumsuz rapor” veya “olumsuz tespit” bulunan mükellefler, sahte belge veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge düzenleme konusunda haklarında “olumsuz rapor” bulunan mükelleflerin raporun ait olduğu dönemdeki ortakları, kanuni temsilcileri, bunların kurdukları veya ortak oldukları mükellefler ile kanuni temsilcisi oldukları mükellefler, haklarında beyanname vermeme, defter ve belge ibraz etmeme ve adresinde bulunamama konusunda tespit bulunan mükellefler, haklarında KDV yönünden ihtiyati tahakkuk veya ihtiyati haciz uygulanan mükellefler ile kendileri hakkında herhangi bir olumsuzluk bulunmasa dahi bu mükelleflerden mal ve/veya hizmet satın alan mükelleflerin iade taleplerinde özel esasların uygulanacağı düzenlenmiş; özel esaslara tabi tutulacak iade istemleriyle ilgili, iade hakkını ortadan kaldırmamakla birlikte, iadenin yöntemine ilişkin olmak üzere, iadenin münhasıran vergi inceleme raporuna göre yapılması, sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge kullanan mükelleflerin, söz konusu işlemlerin gerçekliğini ispata veya faturalarda yer alan KDV tutarlarını indirim hesaplarından çıkarmaya davet edilmesi, iadenin teminat karşılığında gerçekleştirilmesi gibi düzenlemelere de yer verilmiş, tebliğin devam eden bölümlerinde, özel esaslara tabi tutulmayı gerektiren haller tek tek detaylı şekilde düzenlenmiştir.
    Ayrıca 23/11/2001 tarih ve 24592 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan ve yukarıda yer verilen Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliği'ndeki düzenlemelere benzer düzenlemelerin yer aldığı 84 Seri No'lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinde de "Genel Esaslar" Bölümü'nün "1. İnceleme Raporu ve Teminat Aranmaksızın İade" kısmında; mahsup yoluyla iade talepleri, Maliye Bakanlığınca belirlenen sınırı aşmayan nakden iade talepleri, yeminli mali müşavir tasdik raporuna dayalı nakden iade talepleri ile kamuya ait kuruluşların iade taleplerinin inceleme raporu ve teminat aranılmaksızın yerine getirileceği; "3. Vergi İnceleme Raporu ile İade" kısmında ise, mükelleflerin; iadelerini Vergi İnceleme Raporu sonucunda almak istemeleri, iadesini talep ettikleri katma değer vergisinin iade hakkı doğuran her bir işlem bakımından Maliye Bakanlığı tarafından belirlenmiş sınırı aştığı hallerde (teminat göstermek veya Yeminli Mali Müşavirlik Katma Değer Vergisi İadesi Tasdik Raporu ibraz etmeleri gerekmesine rağmen) teminat göstermemeleri veya iadelerini YMM tasdik raporu ile alacaklarını beyan etmemeleri ile Tebliğin "II. Özel Esaslar" bölümüne göre münhasıran vergi inceleme raporu ile iadesi öngörülen durumların bulunması hallerinde iade taleplerinin Maliye Bakanlığının vergi inceleme elemanları tarafından düzenlenen inceleme raporları sonucuna göre yerine getirileceği, "II. Özel Esaslar" bölümünde de, sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenleme veya kullanma fiili ile doğrudan veya dolaylı olarak ilgisi bulunan mükelleflerin nakden veya mahsuben iade taleplerinin bu bölümdeki özel esaslara göre yerine getirileceği, iade talepleri özel esaslara göre yerine getirilecek mükellefler kapsamına; sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge (SMİYB) düzenledikleri ya da kullandıkları konusunda haklarında rapor bulunan mükellefler, bu mükelleflerin raporun ait olduğu dönemdeki ortakları ve kanuni temsilcileri ile bunların kurdukları veya ortak oldukları şirketler ve rapor bulunanlardan mal alanlar, haklarında rapor olmamakla birlikte olumsuz tespit bulunan [SMİYB düzenledikleri ya da kullandıkları, adreslerinde bulunmadıkları, mücbir sebep sayılan haller dışındaki nedenlerle defter ve belgelerini ibraz etmedikleri veya birden fazla döneme ilişkin olarak katma değer vergisi beyannamesini (süresinden sonra verilenler hariç) vermedikleri hususunda tespit bulunanlar] veya bu tespitler nedeniyle incelenmesi istenilenler ile bunlardan mal alanlar, kendileri hakkında katma değer vergisi açısından ihtiyati tahakkuk ve ihtiyati haciz uygulananlar, işletme kapasitesi ile iş hacmi arasında bariz nispetsizlik bulunanların gireceği, incelemeye sevk edilmiş olsun olmasın SMİYB kullandığı konusunda hakkında tespit bulunanların, tespitin ilgili olduğu döneme ilişkin iade taleplerinin bu tespite konu alışlara isabet eden kısma dört kat teminat gösterilmesi veya bu alışlara isabet eden kısmın iade talebinden çıkarılması halinde, kalan kısma ve diğer dönemlere ilişkin iade taleplerinin genel esaslara göre yerine getirileceği, tespitin bulunduğu dönemler için teminat gösterilmemişse, yine işletme kapasitesi ile iş hacmi arasında açık nispetsizlik tespit edilenlerin nakden veya mahsuben iade taleplerinin vergi inceleme raporuna göre gerçekleştirileceği düzenlenmiştir.
    Yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri dikkate alındığında, mükelleflere nakden veya mahsuben iade yönünden Kanunla tanınan hakkın biçimsel koşullarının varlığının yanı sıra iadeye konu katma değer vergisi işlemlerine yönelik olarak herhangi bir olumsuz saptamanın da bulunmaması gerekmektedir. Özel esaslara tabi tutulmayı gerektiren hallerden birinin mevcudiyetinin tespiti halinde mükelleflerin iade istemlerinin, iadenin yerine getirilme yöntemlerinden biri olan özel esaslara göre yerine getirilmesine bir engel bulunmamaktadır. Davalı idarece, iade isteminin özel esaslar uyarınca inceleme sonucuna göre yerine getirilmesi gerektiğinden bahisle reddi yönünde tesis edilen işlemlere karşı açılan davalarda, bu işlemlere done alınan tespit ve raporların neler olduğunun ve bu tespit ve raporların, mükellefin iade isteminin özel esaslar uyarınca yerine getirilmesini gerektirir nitelikte bulunup bulunmadığının tespiti gerekmektedir. Yine davacının iade talebinin özel esaslar kapsamında inceleme sonucuna göre yerine getirilip getirilemeyeceğine ilişkin olan uyuşmazlıklarda mahsup talebinin inceleme sonucuna göre yerine getirilmesi gerektiğinden bahisle reddine dair işlemin hukuka uygun olmadığına karar verilirse, bu karar üzerine mahsuben iadenin yapılması için istenilen bilgi ve belgeler (standart iade talep dilekçesi, satış faturaları listesi, gümrük beyannamesi veya listesi ihracatın beyan edildiği döneme ait indirilecek KDV listesi, yüklenilen KDV listesi, iadesi talep edilen KDV hesaplama tablosu vb.) eksiksiz olarak ibraz edilmişse davalı idare tarafından mahsup işleminin gerçekleştirileceği, yani iade talebinin genel esaslar kapsamında yerine getirileceği tabiidir.
    Dosyanın incelenmesinden; davacı tarafından 2013/5,6,11,12 dönemlerine ait ihracat teslimlerinden kaynaklanan katma değer vergilerinin Yeminli Mali Müşavirleri tarafından düzenlenen KDV iadesi Tasdik Raporları teslim edilmesine rağmen iadesi gerçekleştirilmediğinden bahisle ... tarih ve ... sayılı dilekçe ile davalı idareye başvurularak KDV iade alacaklarının vergi dairesine ve SGK'ya olan borçlarına mahsuben iadesi istemiyle başvurulduğu, dava konusu edilen davalı idarenin ... tarih ve ... sayılı yazısıyla da, KDV iade alacaklarının Erenköy Gümrük Müdürlüğünce kıymet araştırması yapılması nedeniyle dairelerince bloke edilerek 13/03/2014 tarihinde incelemeye sevk edildiği ve incelemenin henüz sonuçlanmadığı belirtilerek davacının talebinin reddedildiği, ayrıca davalı idare tarafından gerek savunma dilekçesinde gerek istinaf ve temyiz dilekçelerinde davacı şirketin yeminli mali müşaviri tarafından verilen ... tarih ve ... sayılı dilekçe ile Katma Değer Vergisi İadesi Tasdik Raporlarının işlemden kaldırılarak birer örneğinin tarafına iadesinin talep edilmesi üzerine KDV İadesi Tasdik Raporlarının işlemden kaldırıldığının belirtildiği anlaşılmaktadır.
    Tüm bu açıklamalar ve tespitler dikkate alındığında, davacının yeminli mali müşaviri tarafından 14/07/2015 tarihinde ve davaya konu işlemin tesisinden önce Katma Değer Vergisi İadesi Tasdik Raporlarının neden işlemden kaldırılmasının talep edildiği ve bu talep üzerine raporların işlemden kaldırıldığı hususu ile davacı hakkında her hangi bir rapor düzenlenip düzenlenmediği ve Erenköy Gümrük Müdürlüğünce yapılan kıymet araştırmasının sonuçlanıp sonuçlanmadığı hususları araştırılarak bir karar verilmesi gerekirken, davacı şirket hakkında işlem tarihi itibariyle bir vergi inceleme raporu düzenlenmediği, olumsuz bir tespitin somut ve kesin olarak ortaya konulmadığı gerekçesiyle verilen Vergi Dava Dairesi kararında hukuka uygunluk bulunmamaktadır.
    Bu nedenle, mahsuben iade talebinin özel esaslar kapsamında inceleme sonucuna göre yerine getirilip getirilemeyeceğine ilişkin olan uyuşmazlıkta, söz konusu hususlar araştırılarak ve davacının faiz istemi bakımından ayrıca bir inceleme ve değerlendirme yapılarak yeniden bir karar verilmesi gerekmektedir.

    KARAR SONUCU :
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Temyiz isteminin kabulüne,
    2. Temyize konu ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının BOZULMASINA,
    3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 18/04/2022 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

    (X) KARŞI OY :
    Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerektiği görüşüyle Dairemiz kararına katılmıyorum.

    (XX) KARŞI OY :
    2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Dosyaların İncelenmesi" başlıklı 20. maddesinin birinci fıkrasında da, Danıştay, Bölge İdare Mahkemeleri ile İdare ve Vergi Mahkemelerinin bakmakta oldukları davalara ait her türlü incelemeyi kendiliklerinden yapacakları, Mahkemelerin belirlenen süre içinde lüzum gördükleri evrakın gönderilmesini ve her türlü bilgilerin verilmesini taraflardan ve ilgili diğer yerlerden isteyebilecekleri hükmüne yer verilmiştir.
    Dosyanın incelenmesinden; davacı tarafından 2013/5,6,11,12 dönemlerine ait ihracat teslimlerinden kaynaklanan KDV iade alacaklarının vergi dairesine ve SGK'ya olan borçlarına mahsuben iadesi istemiyle başvurulduğu, davalı idarenin ... tarih ve ... sayılı yazısıyla da, KDV iade alacaklarının Erenköy Gümrük Müdürlüğünce kıymet araştırması yapılması nedeniyle dairelerince bloke edilerek 13/03/2014 tarihinde incelemeye sevk edildiği ve incelemenin henüz sonuçlanmadığı belirtilerek davacının talebinin reddedildiği anlaşılmaktadır.
    Uyuşmazlığın çözümü açısından önem taşıdığından, 2577 sayılı Kanun'un 20. maddesi kapsamında, Dairemiz tarafından yapılacak bir ara karar ile davacı hakkında yapılan incelemenin sonuçlanıp sonuçlanmadığı ve inceleme sonucuna göre davacı hakkında bir vergi inceleme raporu düzenlenip düzenlenmediği hususları araştırılarak karar verilmesi gerekmektedir.
    Bu nedenle, Dairemiz tarafından yapılacak inceleme ve araştırmanın sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği görüşüyle, Dairemiz kararına katılmıyorum.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi