3. Ceza Dairesi Esas No: 2019/8822 Karar No: 2019/20073 Karar Tarihi: 06.11.2019
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/8822 Esas 2019/20073 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen 2019/8822 E. ve 2019/20073 K. sayılı hükümler temyiz edilmiştir. Temyiz incelemesinde hükmün açıklanmasına karar verilen sanık hakkında yapılan ihbarda düzenlenen ilamın \"tehdit\" suçuna ilişkin olduğu, bu suçun ise uzlaşma kapsamına alındığı anlaşılmıştır. Bununla birlikte, uzlaşma işleminin yapılmadığına dair kanıt aranması gerekmektedir. Ayrıca, evli olan mağdurların birbirlerini yaraladıkları olayda ilk haksız hareketin kimden geldiği tespit edilememiştir. Bu nedenle, haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerekmektedir. Anayasa Mahkemesi'nin kararı doğrultusunda bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanıkların hukuki durumlarının yeniden değerlendirilmesi gerekmektedir. 5271 sayılı CMK'nin 232/2-b, 231/11. ve 253. maddeleri, 5237 sayılı TCK'nin 106/1-1. ve 29. maddeleri göz önünde bulundurulmalıdır.
3. Ceza Dairesi 2019/8822 E. , 2019/20073 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi HÜKÜMLER : Hükümlerin açıklanması suretiyle mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü: 1) Gerekçeli karar başlığında, şikayetten vazgeçen ... ve ...’un sıfatlarının “mağdur” yerine “müşteki” olarak gösterilmeleri suretiyle 5271 sayılı CMK"nin 232/2-b maddesine aykırı davranılması, 2) Sanık ...’un denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlediğinden bahisle ihbarda bulunulması üzerine, 5271 sayılı CMK"nin 231/11. maddesi gereğince hükmün açıklanmasına karar verilmiş ise de ihbara konu ilamın 5237 sayılı TCK"nin 106/1-1. cümlesinde düzenlenen "tehdit" suçuna ilişkin olduğu; denetim süresi içerisinde işlendiği anlaşılan "tehdit" suçunun, 02.12.2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun ile değişik 5271 sayılı CMK"nin 253. maddesine göre uzlaşma kapsamına alındığı anlaşılmakla; TCK"nin 2. ve 7. maddeleri de gözetilerek, söz konusu ilama ilişkin uzlaştırma işlemi yapılıp yapılmadığı mahkemesinden sorularak, uzlaşmanın sağlanması halinde sanığın güncel adli sicil kaydında ihbara konu olabilecek başkaca kasıtlı suçlardan mahkumiyet ilamlarının bulunup bulunmadığı da değerlendirilmek suretiyle sonucuna göre sanık ...’un hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, 3) Evli olan mağdur sanıklar ... ve ...’un karşılıklı olarak birbirlerini yaraladıkları ve her ikisinin de kasten yaralama suçundan cezalandırılmasına karar verilen olayda, ilk haksız hareketin kimden geldiği hususunda taraflar arasında farklı beyanlar bulunması gözetilerek, tanıkların dinlenmesinden sonra ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığı şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenmeye çalışılması, bu hususun tespit edilememesi halinde Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.10.2002 tarihli ve 2002/4-238 Esas - 2002/367 Karar sayılı ilamı gereğince şüpheli kalan bu halin sanıklar ... ve ... lehine 5237 sayılı TCK"nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin asgari oranda uygulanmasını gerektirdiğinin gözetilmemesi, 4) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanıklar ... ve ...’un hukuki durumlarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 06.11.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.