Abaküs Yazılım
5. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/3682
Karar No: 2022/2764
Karar Tarihi: 22.02.2022

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2021/3682 Esas 2022/2764 Karar Sayılı İlamı

Özet:


İstinaf başvurusu kabul edilen ve yeniden karar verilen davada, davanın reddine karar verilmiştir. Dava, taşınmazların 1956 yılından önce kamulaştırıldığı ve hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddedildiği gerekçesiyle ilk derece mahkemesinde reddedilmiştir. Ancak istinaf başvurusunun kabul edilmesiyle birlikte, taşınmazların 1955 yılından beri idare tarafından tasarruf edildiği ve hak düşürücü sürenin dolması nedeniyle davanın reddine karar verildiği belirtilmiştir. Bu karar kesinleşmiş olup, davalı tarafın tavzih talebi reddedilmiştir. Kanun maddeleri ise şu şekildedir:
- HMK'nın 353/1-b-3 maddesi: İlk derece mahkemesi kararı kaldırılmak suretiyle esas hakkında yeniden karar verilmesine dair istinaf kararları
- Kadastro Kanunu’nun 12/3. maddesi: Taşınmazların mülkiyetine ilişkin dava açmak için öngörülen on yıllık hak düşürücü sürenin belirlendiği madde.
- HMK'nın 305. maddesi: Hüküm yeterince açık değilse veya icrasında tereddüt uyandırıyor yahut birbirine aykırı fıkralar içeriyorsa, icrası tamamlanıncaya kadar taraflardan her biri hükmün açıklanmasını veya tereddüt ya da aykırılığın giderilmesini isteyebilir. Hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar, tavzih yolu ile sınırlandırılamaz, genişletilemez ve değiştirilemez. Hakim tavzih yolu ile hükümde unuttuğu talepler hakkında karar verip bunu hükmüne ekleyemez. Tavzih yolu ile kesinleşmiş olan hüküm sınırlandırılamaz, genişletilemez ve değiştirilemez.
5. Hukuk Dairesi         2021/3682 E.  ,  2022/2764 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

    Taraflar arasındaki kesinleşmiş mahkeme kararının tavzihi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine ilişkin verilen ilk derece mahkemesinin kararına karşı, davacılar vekilinin istinaf başvurusu üzerine Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi'nin istinaf isteminin kabulü ile HMK'nın 353/1-b-3 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararı kaldırılmak suretiyle esas hakkında yeniden karar verilmesine dair yukarıda gün ve sayıları yazılı kararının Yargıtay'ca incelenmesi davalılardan Türkiye Şeker Fabrikaları AŞ. vekili tarafından tavzih talebi verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
    - K A R A R -
    Talep, kesinleşmiş mahkeme kararının tavzihi istemine ilişkindir.
    İlk derece mahkemesince davanın reddine ilişkin olarak verilen karara karşı, davacılar vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi’nce kabulü ile HMK’nın 353/1-b-3 maddesi uyarınca yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına dair verilen karar Dairemizce onanmış, bu karara karşı davalı ... vekili tarafından tavzih talebinde bulunulmuştur.
    Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; ilk derece mahkemesince "Taşınmazlara 1956 yılından önce el atılıp, kamulaştırıldığından bahisle 221 sayılı Yasa’nın 4. maddesi uyarınca hak düşürücü süre yönünden davanın reddine" karar verildiği, Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi’nin 2018/2173E.-2019/1054 K. sayılı kararı ile "Taşınmazların kadastro tutanaklarında davalı ...Ş. tarafından kamulaştırıldığı ve 1955 yılından beri idarece tasarruf edildiği tespit edilmiş olup, davacıların mülkiyet hakları bulunduğuna ilişkin dava açmak için öngörülen on yıllık hak düşürücü süreden sonra talepte bulundukları anlaşıldığından davanın Kadastro Kanunu’nun 12/3. maddesinde öngörülen hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği" gerekçesiyle davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile HMK’nın 353/1-b-3. maddesi gereğince Malatya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2017/440-2018/181 sayılı kararının kaldırılmasına, davanın Kadastro Kanunu’nun 12/3. maddesinde öngörülen hak düşürücü süre nedeniyle reddine, vekalet ücreti takdirine yer olmadığına..." şeklinde karar verildiği, davalı yararına vekalet ücreti takdir edilmediği, davalı tarafın isitnaf kararına karşı temyiz yoluna başvurmadığı, hükmün davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; kararın Dairemizin 2019/8986E.- 2020/8888K. sayılı ilamıyla onandığı ve HMK'nın 303. maddesi kapsamında kesin hüküm bulunduğu anlaşılmaktadır.
    HMK'nın 305. maddesine göre hüküm yeterince açık değilse veya icrasında tereddüt uyandırıyor yahut birbirine aykırı fıkralar içeriyorsa, icrası tamamlanıncaya kadar taraflardan her biri hükmün açıklanmasını veya tereddüt ya da aykırılığın giderilmesini isteyebilir. Hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar, tavzih yolu ile sınırlandırılamaz, genişletilemez ve değiştirilemez. Hakim tavzih yolu ile hükümde unuttuğu talepler hakkında karar verip bunu hükmüne ekleyemez. Tavzih yolu ile kesinleşmiş olan hüküm sınırlandırılamaz, genişletilemez ve değiştirilemez. (Prof.Dr. Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü, Altıncı Baskı, 2001, cilt 5, sayfa 5270 vd.)
    Açıklanan yasal düzenleme ve dosya içeriğine göre; davalı idare vekilince istinaf kararının temyiz edilmediği, temyiz incelemesinin yalnızca davacılar yönünden yapıldığı ve hükmün kesinleştiği, davalı idarenin kendisine tanınan hakkı süresinde kullanmaması nedeniyle ortaya çıkan bu hukuki durumun, davalı lehine tavzih yoluyla vekalet ücreti tayin ve takdir edilmek suretiyle giderilmesi, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 305/2. maddesine aykırı olup, bu sebeple davalı vekilinin tavzih talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Davalı ... vekilinin temyiz itirazları yerinde olmadığından, usul ve yasaya uygun olan ek kararın HMK’nın 370. maddesi gereğince ONANMASINA, peşin alınan temyiz ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 22/02/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.













    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi