Özet:

Sanığın bir başkasının nüfus cüzdanındaki fotoğraf yerine kendi fotoğrafını koyarak fotokopisini çektiği ve bu suretle bir senet hükmünde belge düzenlediği ve dolandırıcılık ile özel evrakta sahtecilik suçlarını işlediği iddia edilmiştir. Mahkeme ise, sanığın kamu kurum ve kuruluşlarının aracı olarak kullanılması sonucu nitelikli dolandırıcılık suçu işleyip işlemediğinin delillerle takdir edilebileceğini belirterek, görevsizlik kararı verilmesi gerektiğini söylemiştir. Ancak mahkeme, yanıltıcı belge düzenleyen sanık hakkında mahkumiyet kararı vermiştir. Bu nedenle, sanık müdafii tarafından yapılan temyiz itirazları kabul edilerek, hükmün bozulması ve ceza miktarı yönünden kazanılmış hakkın saklı tutulması kararlaştırılmıştır. Kararda geçen kanun maddeleri TCK'nın 158/1-d ve 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi ile 1412 sayılı CMUK'un 321. ve 326/son hükmüdür. TCK'nın 158/1-d maddesi, kamu kurum ve kuruluşlarının aracı olarak nitelikli dolandırıcılığı düzenlemektedir. 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi, Ağır Ceza Mahkemesi'nin görevleri hakkında hükümler içermektedir. 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi, görevsizlik nedeniyle verilecek kararları düzenlemektedir. 326/son hükmü ise, hükmün bozulması durumunda ceza miktarı yönünden kazanılmış hakkın saklı tutulacağını belirtmektedir.