Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/13275
Karar No: 2016/7389
Karar Tarihi: 12.12.2016

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2015/13275 Esas 2016/7389 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, kesinleşen bir icra takibi nedeniyle tahliye istemine ilişkindir. Davalı borçlu, kirayı ödeyemediği için tahliye edilmek istenmektedir. Ancak, davacılar arasında mecburi dava arkadaşlığı bulunduğundan takibin mirasçılar tarafından birlikte başlatılması ve davanın da birlikte açılması gerekir. Başlatılan takip mirasçılardan yalnızca biri tarafından başlatılmıştır ve ihtarlı ödeme emri tüm mirasçılar tarafından gönderilmediğinden hukuki sonuç doğurmamaktadır. Bu nedenle, mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanlışlıkla davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar bu nedenle bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- Türk Borçlar Kanunu’nun 315. Maddesi: Temerrüt nedeniyle açılacak tahliye davasının kural olarak kiraya verenler tarafından açılması gerekir.
- İcra İflas Kanunu’nun 269/a Maddesi: Tahliye istemi icra mahkemesine yapılabilecektir.
(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi         2015/13275 E.  ,  2016/7389 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ :Tahliye

    İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
    Dava, kesinleşen icra takibi nedeniyle tahliye istemine ilişkindir. Mahkemece, davacı ...’nun davasının kabulüne, davalının dava konusu taşınmazdan tahliyesine, diğer davacılar yönünden davanın reddine karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacılardan ... vekili tarafından 01.12.2014 tarihinde davalı borçlu aleyhine kira alacağının tahsili için başlatılan icra takibinde, iki katlı taşınmazın birinci katı için aylık 300,00 TL’den 30.03.2013 – 30.09.2014 tarihler arasındaki 5.700,00 TL kira alacağı, ikinci katı için aylık 250,00 TL’den 30.02.2013 – 30.09.2014 tarihleri arasındaki 5.750,00 TL kira alacağı olmak üzere toplam 10.450,00 TL’nin tahsilini talep etmiştir. Davalı borçluya ödeme emri 01.12.2014 tarihinde tebliğ edilmiş, icra takibine borçlu tarafından itiraz edilmemesi üzerine takip kesinleşmiş olup, bu sefer davacılar vekili tarafından İİK.nun 269/a maddesi gereğince 23.01.2015 tarihinde icra hukuk mahkemesine başvurarak kiralananın tahliyesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı cevap dilekçesi vermemekle birlikte, duruşma sırasındaki beyanında; davacılar ile kira konusunda haricen görüştüğünü, boş dükkan bulup işyerini boşaltacağını söylediğini, kendisinin işleri iyi olmadığı için kirayı ödeyemediğini, ancak Haziran ayı gibi kirayı ödeyip dükkanı boşaltacağını bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, her ne kadar davacı vekili davasını tüm mirasçılar adına açmış ise de tahliye davasına dayanak teşkil eden takip talebinin müvekkillerden sadece ... adına yapılmış ve bu haliyle de kesinleşmiş olması ve İ.İ.K’nun 269/a maddesindeki koşulların gerçekleştiğinin anlaşıldığı gerekçesiyle davacı ..."nun davasının kabulü ile davalının tahliyesine, diğer davacılar yönünden ise de davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.
    Türk Borçlar Kanunu"nun 315.maddesi hükmü uyarınca temerrüt nedeniyle açılacak tahliye davasının kural olarak kiraya verenler tarafından açılması gerekir. Kiraya verenler birden fazla ise aralarında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğundan ihtarnameyi birlikte göndermeleri ve yine davayı da birlikte açmaları zorunludur. Kiraya veren durumunda olmayan malik veya kiralananı sonradan iktisap eden yeni malikin önceden kiracıya ihbar göndererek kira paralarının kendisine ödenmesini istemesi bu ihbarın sonuçsuz kalması halinde yasal içerikli ihtarname tebliğ ettirmek suretiyle dava açması gerekir. Kiralanan paylı mülkiyete konu ise pay ve paydaş çoğunluğunun sağlanması, elbirliği halinde mülkiyete konu teşkil ediyorsa tüm ortakların davaya katılmaları gerekir. Dava hakkına ilişkin bu husus mahkemece kendiliğinden göz önünde bulundurulmalıdır.
    Davacı tarafça takip dosyasına eklenen dava konusu taşınmaza ilişkin tapu kaydı ve veraset ilamının incelenmesinden, taşınmazın davacıların murisi ... mülkiyetinde olduğu ve davacıların mirasçıları olmakla, taşınmazın elbirliği mülkiyetine tabi bulunduğu anlaşılmaktadır. Mirasçılar arasında mecburi dava arkadaşlığı bulunduğundan takibin mirasçılar tarafından birlikte başlatılması ve davanın da birlikte açılması gerekir. Ancak başlatılan takip mirasçılardan yalnızca ... tarafından başlatılmıştır. Başlatılan takip sonucu gönderilen ihtarlı ödeme emrindeki noksanlığın sonradan giderilmesi mümkün olmamakla birlikte, ihtar tüm mirasçılar tarafından gönderilmediğinden hukuki sonuç da doğurmaz. Hukuki sonuç doğurmayan ihtarlı ödeme emrine dayanarak tahliye kararı verilemez. Bu durumda, mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın kabulü doğru değildir.
    Karar bu nedenle bozulmalıdır.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428 ve İİK.nın 366.maddesi uyarınca kararın BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 12.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi