20. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/2479 Karar No: 2018/1254 Karar Tarihi: 21.02.2018
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/2479 Esas 2018/1254 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2017/2479 E. , 2018/1254 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin anataşınmazda kain.... apartmanının yönetim kurulu başkanı olduğunu, davalıların aynı binada, tapuda "mesken" olarak kayıtlı 5 nolu bağımsız bölümde "avukatlık bürosu" kurarak faaliyet gösterdiklerini, anataşınmazın yönetim planının 4. maddesi uyarınca, anagayrimenkulün bütün dairelerinin "mesken" olarak kullanmasının zorunlu olduğunu beyan ederek; tapuda "mesken" olarak kayıtlı olup fiilen işyeri olarak kullanılan 5 nolu bağımsız bölümün eski hale dönüştürülmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; yönetim planı doğrultusunda davaya konu yerin eski hale dönüştürülmesinin talep edildiği, ancak dava konusu yerin "Avukatlık (Hukuk) Bürosu" olarak kullanıldığı hususunda taraflar arasında bir uyuşmazlık olmadığı, Avukatlık Kanununun 43. maddesi uyarınca mesken niteliğindeki bağımsız bölümlerin "avukatlık bürosu" olarak kullanılabileceği, kanun maddesinin açık olması sebebiyle keşfe gidilmesinin de atıl kalacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre, dava; tapuda "mesken" vasfı ile kayıtlı olmasına rağmen fiilen "işyeri" olarak kullanılan taşınmazın eski hale getirilmesi istemine ilişkin olup; 23/6/1965 tarihli ve 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun "Yasak İşler " başlıklı 24. maddesinin 13/2/2011 tarihli ve 6111 sayılı Kanunla değişik 3. (ek) fıkrası; "1136 sayılı Avukatlık Kanununda avukatlık büroları ve hukuk büroları ile ilgili düzenleme yapılıncaya kadar meskenlerdeki avukatlık ve hukuk büroları faaliyetlerine devam ederler. Bu süre, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren iki yıldır. Bu hüküm 3568 sayılı Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanununda ilgili düzenleme yapılıncaya kadar meslek mensupları tarafından açılan bürolar hakkında da uygulanır." hükmünü amir olup, diğer taraftan; 19/3/1969 tarihli ve 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 43. maddesi ise; "Her avukat, levhaya yazıldığı tarihten itibaren üç ay içinde baro bölgesinde bir büro kurmak zorundadır. Büronun niteliklerini barolar belirtir. (Ek iki cümle : 30/4/2013 - 6460/3 md.) 23/6/1965 tarihli ve 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununa göre anagayrimenkulün mesken olarak gösterilen bağımsız bölümlerinde kat maliklerinin izni ve benzeri şartlar aranmaksızın avukatlık büroları faaliyet gösterebilir. Bu konuda, yönetim planındaki aksine hükümler uygulanmaz." hükmünü amir olup, Mahkemece yukarıda anılan, değişen yasa hükümleri doğrultusunda, anagayrimenkulün "mesken" olarak gösterilen bağımsız bölümünde faaliyet gösteren "Avukatlık (Hukuk) Bürosu" hakkında yönetim planı hükümlerinin dikkate alınmayacağına ilişkin düzenlemeler göz önünde bulundurularak davanın reddi yönünde hüküm kurulmuş olmakla, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 21/02/2018 gününde oy birliği ile karar verildi.