Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/11750 Esas 2017/7255 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/11750
Karar No: 2017/7255
Karar Tarihi: 25.10.2017

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/11750 Esas 2017/7255 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen itirazın iptali davasında, davacı banka müşterisi ile genel kredi sözleşmesi yaptığını ve davalıların bu sözleşmeyi kefil sıfatıyla imzaladığını ancak icra takibinden önce gönderilen ihtarname üzerine davalılardan birinin sadece kısmen ödeme yaptığını, geri kalan bakiyenin ödenmediğini belirterek, itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. Davalılar ise kefalet ilişkisinin sona erdiğini iddia etmişlerdir. Mahkeme, yapılan yargılama sonucu, sözleşmelerde farklı müşteri isimlerinin varlığı sebebiyle sözleşmelerin esaslı unsurlarının eksik olduğu, davalıların imzalarının bulunmadığı sözleşmelerin devamı olarak kabul edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Davacı vekili tarafından temyiz edilen karar onanmıştır.
Kanun Maddeleri: Borçlar Kanunu Madde 600, Madde 601.
19. Hukuk Dairesi         2016/11750 E.  ,  2017/7255 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili, müvekkili ile dava dışı... Ltd. Şti. arasında akdedilen genel kredi sözleşmesi uyarınca kredi kullandırıldığını, davalıların bu sözleşmeyi kefil sıfatı ile imzaladığını, icra takibinden önce gönderilen ihtarname üzerine davalılardan ...’ün 50.000 TL ödeme yaptığını, kalan bakiyenin ödenmediğini, akabinde icra takibine geçildiğini, davalıların haksız olarak takibe itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ... vekili, müvekkili ile davacı banka arasındaki kefalet ilişkisinin sona ermiş olduğunu, müvekkilinin kefil olduğu kredi sözleşmesinin 10/02/2006 tarihinde yapıldığını, daha sonra 30/04/2010 tarihinde kredi limiti artırımına ilişkin sözleşme yapıldığını, bu sözleşmelere istinaden kredi borcunun 08.10.2013 tarihinde ödendiğini, 27/09/2012 tarihinde davacı ile asıl borçlular arasında yeni bir kefalet sözleşmesi yapıldığını, yine aynı şekilde 23/06/2014 tarihinde de borçlu asiller ile yeni bir kredi sözleşmesi yapıldığını ve bu sözleşmelerden hiçbirinde müvekkilinin imzası olmadığını, eğer müvekkili kefaletten dolayı borçlu olarak kabul edilir ise diğer kefilin borcu ödemesinin dikkate alınması gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir,
    Davalı ..., icra dosyasındaki itirazından vazgeçtiğini, kendisi hakkında açılan davanın konusuz kaldığını belirtmiştir.
    Mahkemece, yapılan yargılama ve alınan bilirkişi raporu ile sözleşmelerde farklı müşteri isimlerinin varlığı sebebi ile sözleşme ve kefaletin esaslı unsurlarının eksik olduğu, bankanın basiretli tacir gibi davranma yükümlülüğünün olması sebebi ile bu tür durumların maddi hata olarak kabul edilemeyeceği, kefalet ilişkisinde asıl borçlunun hiçbir tereddüte mahal vermeyecek şekilde belirtilmesi gerektiği, davalıların imzalarının bulunmadığı 07/07/2011, 27/09/2012 ve 23/06/2014 tarihli sözleşmelerin davalıların imzalarının bulunduğu 10/02/2006 tarihli sözleşmenin ve devamındaki limit artırım sözleşmelerinin devamı olarak kabul edilemeyeceği, dolayısıyla davalıların kefil sıfatı ile belirtilen sözleşmelerden sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle davalılardan ... icra dosyasına yapmış olduğu itirazdan vazgeçtiğinden hakkında açılan davada karar verilmesine yer olmadığına, diğer davalı açısından ise davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 25/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.