Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Suç tarihinde, suça sürüklenen çocuğun, bir yeri arayacağını söyleyerek mağdur ..."dan rızası dahilinde aldığı ...Mobile S900 marka cep telefonunu iade etmeyerek, telefon ile uzaklaşmak suretiyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediği iddia ve kabul olunan somut olayda; Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin tahkikat neticelerine uygun olarak tecelli eden kanaat ve takdirine, tetkik olunan dosya içeriğine göre suça sürüklenen çocuk müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; Suça sürüklenen çocuğun, mağdurdan bir telefon görüşmesi yapıp iade etmek üzere aldığı cep telefonunu geri vermeyerek uzaklaşması şeklinde sübut bulan eylemi, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 12/06/2012 tarih ve 2011/15-440 esas, 2012/229 sayılı kararında da belirtildiği üzere, zilyetliğin devredilmemiş olması nedeniyle TCK"nın 141/1. maddesinde öngörülen hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilmeden suç vasfında hataya düşülerek güveni kötüye kullanma suçundan hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanun"un 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı yönünden kazanılmış hakkın gözetilmesine, 13/05/2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.