Esas No: 2018/9053
Karar No: 2022/2650
Karar Tarihi: 19.04.2022
Danıştay 4. Daire 2018/9053 Esas 2022/2650 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 4. Daire Başkanlığı 2018/9053 E. , 2022/2650 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2018/9053
Karar No : 2022/2650
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adi ortaklık adına, kaçak akaryakıt organizasyonu kurarak kayıt dışı ticari faaliyette bulunduğundan bahisle vergi inceleme raporuna istinaden re'sen tarh edilen 2011/6,8,9,10,12 dönemleri vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi ve 2011/1-12 dönemleri mükerrer 355/1 maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezaları ile takdir komisyonu kararlarına istinaden 2011/1 ila 7,9,10,11,12 dönemleri mükerrer 355/1 maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; dava konusu cezalı tarhiyatın dayanağının 2011/6,8,9,10,12 dönemlerine ilişkin olarak davacı adına yapılan ve dava konusu edilen özel tüketim vergisi tarhiyatlarının olduğu, işbu özel tüketim vergisi ile özel usulsüzlük cezalarına karşı açılan davada ... Vergi Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verildiği anlaşıldığından özel tüketim vergisinin matrahını oluşturduğu dava konusu cezalı katma değer vergisi tarhiyatında ve buna bağlı kesilen özel usulsüzlük cezalarında da hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; dava konusu cezalı tarhiyatlar yönünden, 3065 sayılı Kanun gereğince müteselsil sorumlu olan ortaklardan herhangi biri adına düzenlenmesi gerekirken adi ortaklık adına vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi için ihbarname düzenlenmesi anılan Kanunun 44. maddesine uygun düşmediğinden, dava konusu cezalı tarhiyatta hukuka uyarlık, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 355/1. maddesi gereğince kesilen özel usulsüzlük cezaları yönünden, mükellef olmadığı dönemde ya da mükellef olduğundan habersiz olduğu dönemde elektronik ortamda beyanname vermesine olanak bulunmayan kişilerin bu ödevi yerine getirmediğinden söz edilmesi mümkün olmayacağı gibi bu ödevi yerine getirmediğinden bahisle ceza kesilmesine de olanak bulunmadığı, bu durumda davalı idare tarafından davacıya hakkında mükellefiyet tesis edildiği yönünde herhangi bir bildirimde bulunulmadan kesilen dava konusu özel usulsüzlük cezalarında hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle, istinaf başvurusunun gerekçeli reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Yapılan işlemin hukuka uygun olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
Davalı idarece temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 355/1. maddesi gereğince kesilen özel usulsüzlük cezalarına ilişkin kısmının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 3. maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, bunun yemin hariç her türlü delille ispatlanabileceği, vergiyi doğuran olayla ilgisi tabii ve açık bulunmayan şahit ifadesinin ispatlama vasıtası olarak kullanılamayacağı; 8. maddesinde mükellefin, vergi kanunlarına göre kendisine vergi borcu terettübeden gerçek veya tüzel kişi olduğu, 9. maddesinde ise vergiyi doğuran olayın kanunlarla yasak edilmiş bulunmasının mükellefiyeti ve vergi sorumluluğunu kaldırmayacağı kurallarına yer verilmiştir.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 8. maddesinde, mal teslimi veya hizmet ifası hallerinde bu işleri yapanların katma değer vergisinin mükellefi olduğu, 44. maddesinde, adi ortaklıklarda, verginin ödenmesinden müteselsilen sorumlu olmak üzere ortaklardan herhangi birinin tarhiyata muhatap tutulacağı belirtilmiştir.
Davacı tarafından, uyuşmazlık konusu dönemle aynı döneme ilişkin (2011/6,8,9,10,12 dönemleri) vergi ziyaı cezalı özel tüketim vergisine karşı açılan davada verilen davanın kabulüne dair ... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yönelik istinaf başvurusunun reddine ilişkin ... Vergi Dava Dairesi … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının bozulması istemiyle yapılan temyiz başvurusu ise Danıştay Yedinci Daire'nin 10/10/2018 tarih ve E:2018/4665, K:2022/473 sayılı kararı ile, "4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca ortaklardan herhangi biri adına diğer ortaklar da müteselsilen sorumlu olmak üzere ihbarname düzenlenerek kamu alacağının takibi gerekirken, adi ortaklık adına ihbarname düzenlenerek takip yapıldığının anlaşılması karşısında, dava konusu vergi ziyaı cezalı tarhiyatları iptal eden temyize konu mahkeme kararında sonucu itibarıyla isabetsizlik görülmediği" gerekçesiyle reddedilmiş ve mahkeme kararı gerekçe değiştirilerek onanmıştır.
3065 sayılı Kanunun 44. maddesindeki ortaklardan herhangi birinin tarhiyata muhatap olacağı kuralı ile muhatap olarak kimin alınacağı hususunda doğabilecek tereddütleri gidermek amaçlanmıştır. Temyize konu uyuşmazlıkta da ihbarnamenin tebliğinin ortaklardan birine yapılmış olması ile bu ortak tarafından verilen vekaletnameye istinaden süresinde açılan davada ihbarnamenin adi ortaklık adına düzenlenmiş olmasının tek başına vergilendirmeyi hükümsüz kılmayacağı sonucuna varılmıştır. Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunun 18/09/2019 tarih ve E:2018/633, K:2019/652 sayılı kararı da bu yöndedir.
Bu durumda, Vergi Mahkemesince 2577 sayılı Kanunun 20. maddesi gereğince kaçak akaryakıt organizasyonu kurarak kayıt dışı ticari faaliyette bulunduğuna dair davacı hakkında düzenlenen vergi tekniği raporunun getirtilmesi ve davacıdan da iddialarını ispat edici bilgi belgelerin temin edilmesi suretiyle maddi olayın hukuki bir değerlendirmesi yapılıp uyuşmazlığın esası incelenerek bir karar verilmesi gerekmektedir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kısmen kabul, kısmen reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 355/1. maddesi gereğince kesilen özel usulsüzlük cezalarına ilişkin kısmının ONANMASINA,
3. Anılan Vergi Dava Dairesi kararının cezalı tarhiyata ilişkin kısmının BOZULMASINA,
4. Bozulan kısım hakkında yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 19/04/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.