Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/9484 Esas 2017/7241 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda davanın kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davalılar vekilince süresi içinde duruşmalı olarak temyiz edilmiş olması üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmiştir. Belli günde davalılar vek. Av.... "nun gelmiş olmasıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. dosya incelendi gereği düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkili ile... AŞ arasında diğer davalının müşterek müteselsil kefil sıfatıyla imzalanan 20.08.2009 tarihli ve 500.000 TL bedelli ve 11.07.2012 tarihli ve 1.500.000 TL bedelli iki adet genel kredi sözleşmesine istinaden kullandırılan kredinin davalı borçlulara keşide edilen 30.12.2013 tarihli kat ihtarnamesine rağmen ödenmediğini ileri sürerek kredi alacağının tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin devamına, %20 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, davacı tarafça keşide edilen ihtarnamede borçların dayanaklarının belirtilmediğini, davalı kefilin kefalet limitinin de belirtilmediğini, ihtarnameye ekli belgelerin gönderilmediğini ve ihtarname yasal koşulları içermediğinden müvekkillerinin temerrüde düşmediğini ileri sürerek davanın reddi ile %20 kötü niyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.Mahkemece yapılan yargılamada toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; her iki sözleşmede de kefilin sorumlu olduğu miktarın açık olarak yazıldığı, 11/7/2012 tarihli genel kredi sözleşmesinin kefil olarak imza atan ..."in aynı zamanda borçlu şirketin temsilcisi olduğu anlaşılmakla eş rızasının da gerekmediği( BK 584/Son ) gerekçesiyle davanın kabulüne, davalıların icra takip dosyasına yapmış oldukları itirazın iptaline, asıl alacağın %20"si oranında hesaplanan 131.346,13 TL icra inkar tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalılar vekilince temyiz edilmiştir.Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalılar vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 25/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.