Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/743
Karar No: 2014/1385
Karar Tarihi: 27.02.2014

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2014/743 Esas 2014/1385 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı şirkete adi takip yoluyla başlatılan icra takibine itiraz edilmesi sonrası, mahkeme davayı kabul etmiştir. Ancak, davalı vekili kararı temyiz etmiştir. Mahkeme tarafından yapılan araştırmada, davacı tarafından keşide edilen faturaların davalıya tebliğ edilip edilmediği araştırılmamıştır. Bu durumda, faturaların kapsamlarının kesinleşip kesinleşmediğinin belirlenmesi ve buna göre karar verilmesi gerekmektedir. Eğer faturaların kapsamları kesinleşmişse, davanın kabulüne ve aksi halde iş bedelinin belirlenmesi için yasal yönteme başvurulması gerektiği belirtilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri şunlardır: İcra ve İflas Kanunu'nun 67. maddesi, 818 Sayılı Borçlar Kanunu'nun 355. ve 366. maddeleri, 6762 Sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 23. maddesi.
15. Hukuk Dairesi         2014/743 E.  ,  2014/1385 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Sapanca Asliye Hukuk Hakimliği
    Tarihi :19.07.2012
    Numarası :2012/89-282

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -

    Dava, İcra ve İflas Kanunu"nun 67. maddesi hükmüne dayanılarak açılmış olup; icra takibine takip borçlusu davalının vâki itirazın iptâline ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne ilişkin verilen karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
    Sapanca İcra Müdürlüğü"nün 2012/217 takip sayılı dosyası kapsamından; davacı tarafından, davalı şirket hakkında adi takip yoluyla başlatılan icra takibine dört adet fatura dayanak alınarak, 45.548,00 TL asıl alacak ve 238,65 TL işlemiş temerrüt faizinin tahsilinin istendiği, takip borçlusu davalının süresindeki itirazı sonucu takibin durduğu anlaşıldığı gibi; takip konusu asıl alacağa yönelik davalı itirazının iptâli için açılan davanın da hak düşürücü nitelikteki bir yıllık süresi içinde açıldığı tespit olunmuştur.
    Yanlar arasında icra takibi ve davaya dayanak alınan faturalarda gösterilen lastiklerin kaplama işinin davacı tarafından yapılmasına ilişkin “sözlü sözleşme” yapıldığı çekişmesizdir. Bu sözleşme, somut olayda uygulanması gereken 818 Sayılı Borçlar Kanunu"nun 355. maddesinde tanımı yapılan eser sözleşmesidir. Davacı yüklenici; davalı ise iş sahibidir. Yanlar arasındaki sözleşme konusu işin davacı tarafından yapılıp, davalı iş sahibine teslim olunduğu da tarafların kabulündedir. Uyuşmazlık iş bedelinden kaynaklanmaktadır.
    Somut olayda uygulanması gereken 818 Sayılı Borçlar Kanunu"nun 366. maddesi gereğince, işin bedeli yanlarca kararlaştırılmamış ya da yaklaşık olarak kararlaştırılmış olması ve bedele ilişkin de uyuşmazlık bulunması durumunda işin bedeli, yapıldığı zamandaki mahalli serbest piyasa fiyatlarına göre bilirkişi aracılığıyla yaptırılacak inceleme sonucu mahkemece belirlenir. Ancak somut olayda olduğu gibi, davacı tarafından keşide olunan faturaların davalı şirkete tebliğ edilmiş olmasına karşın, olayda uygulanması gereken 6762 Sayılı Türk Ticaret Kanunu"nun 23. maddesi gereğince sekiz gün içinde itiraz olunmaması durumunda faturaların kapsamındaki iş bedeli kesinleşmiş olur ve bu halde 818 Sayılı Kanun"un 366. maddesinin uygulanmasına gerek kalmaz. Davacı, icra takibi ve davaya dayanak alınan faturaların davalıya tebliğ olunduğunu iddia etmesine karşın; davalı taraf, aksini savunmuştur. Mahkemece, sözü edilen faturaların davalıya tebliğ olunup olunmadığı; olunmuş ise az yukarıda açıklanan süresi içinde davalı yanca itiraz olunup olunmadığı araştırılmamıştır.
    Mahkemece yapılacak iş; az yukarıda açıklandığı üzere, faturaların kapsamlarının kesinleştiğinin belirlenmesi durumunda verilen karar gibi davanın kabulüne; aksi halde, 818 Sayılı Kanun"un 366. maddesinde öngörülen yasal yönteme göre belirlenecek iş bedeli üzerinden taleple bağlı kalınması koşuluyla davalının vâki itirazının iptâline ve %40 icra inkâr tazminatı talebinin reddine karar verilmesinden ibaret olmalıdır.
    Açıklanan sebeplerle karar bozulmalıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüne ve kararın davalı yararına BOZULMASINA, fazla alınan temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 27.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi