Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/1776
Karar No: 2019/3361
Karar Tarihi: 23.05.2019

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2018/1776 Esas 2019/3361 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2018/1776 E.  ,  2019/3361 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ ... HUKUK DAİRESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece iddianın kanıtlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, anılan kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi tarafından istinaf başvurusunun reddine ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
    -KARAR-
    Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
    Davacılar, mirasbırakanları ..."ın toplam 15 parça taşınmazını davalı kızına ölünceye kadar bakma akdiyle devrettiğini, yapılan işlemin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek çekişmeli taşınmazların tapu kayıtlarının miras payları oranında iptali ile adlarına tescil istemişlerdir.
    Davalı, mirasbırakanın 80 yaşında öldüğünü, annesinin 2005 yılında ölümü ile mirasbırakan babasını kendi yanına aldığını, 2011 yılına kadar baktığını, mirasbırakanın ölümünden önce beyin kanaması geçirdiğini, 1 ay felç kaldığını, kardeşlerinin babaları ile ilgilenmediğini, murisin sağlığında mallarını çocukları arasında paylaştırmak istediğini fakat davacıların bunu kabul etmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, temliklerin muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne ilişkin verilen kararın davalı vekili tarafından istinafı üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk dairesince; istinaf başvurusu esastan reddedilmiştir.
    Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; 1928 doğumlu mirasbırakan ..."ın 23.01.2011 tarihinde öldüğü, geride davacı kızları ... ve ... ile davalı kızı ..."un mirasçı olarak kaldıkları, mirasbırakanın ... ada ..., ..., ... ve ... parsel sayılı taşınmazlarını 10.06.2008 tarih ve 572 yevmiye nolu senetle saat 14:10’da davalı ...’a
    ölünceye kadar bakma akti ile temlik ettiği, ... ada ..., ... ada ... ve ... parseller ile ... ada ... parsel sayılı taşınmazlarını 10.06.2008 tarih ve 573 yevmiye nolu senetle saat 14:15’de, ... ada ... parsel, ... ada ... ve ... parseller ile ... ada ... parsel sayılı taşınmazlarını 10.06.2008 tarih ve 574 yevmiye nolu senetle saat 14:30’de, ... ada ..., ... ve ... parseller ile ... ada ... parsel sayılı taşınmazlarını 10.06.2008 tarih ve 575 yevmiye nolu senetle saat 14:35’de davalı ...’a ölünceye kadar bakma akti ile devrettiği, bunlar dışında 4 adet bahçe ve ev/arsa vasfında taşınmazın halen mirasbırakan adına kayıtlı olduğu, mahkemece yapılan keşif sonucunda temliklere konu taşınmazların dava tarihi itibariyle toplam değerlerinin 336.999,02 TL olarak, mirasbırakan adına kayıtlı 4 adet taşınmazın dava tarihi itibariyle toplam değerlerinin 39.522,30 TL olarak saptandığı, öte yandan bilgisine başvurulan tanık beyanlarına göre, murise ölümünden önceki son 3-4 yıl davalı kızı tarafından bakıldığı, ihtiyaçlarının karşılandığı, ölmeden önceki son 1 yılda bir takım hastalıklarının bulunduğu, ölümünden önceki son 15 günde ise yatalak duruma düştüğü, bu süre zarfında da davalı tarafından bakımının yapıldığı anlaşılmaktadır.
    Bilindiği üzere, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun (TBK) m. 611. maddesine göre ölünceye kadar bakıp gözetme sözleşmesi, taraflarına karşılıklı hak ve borçlar yükleyen bir akittir. (818 s. Borçlar Kanununun (BK) m. 511). Başka bir anlatımla ivazlı sözleşme türlerindendir. Bu sözleşme ile bakım alacaklısı, sözleşme konusu malın mülkiyetini bakım borçlusuna geçirme; bakım borçlusu da bakım alacaklısına yasanın öngördüğü anlamda ölünceye kadar bakıp gözetme yükümlülüğü altına girer. (TBK m. 614 (BK) m. 514)).
    Hemen belirtmek gerekir ki, bakıp gözetme koşulu ile yapılan temliki işlemin geçerliliği için sözleşmenin düzenlendiği tarihte bakım alacaklısının özel bakım gereksinimi içerisinde bulunması zorunlu değildir. Bu gereksinmenin sözleşmeden sonra doğması ya da alacaklının ölümüne kadar çok kısa bir süre sürmüş bulunması da sözleşmenin geçerliliğine etkili olamaz.
    Kural olarak, bu tür sözleşmeye dayalı bir temlikin de muvazaa ile illetli olduğunun ileri sürülmesi her zaman mümkündür. En sade anlatımla muvazaa, irade ile beyan arasında kasten yaratılan aykırılık olarak tanımlanabilir. Böyle bir iddia karşısında, asıl olan tarafların akitteki gerçek ve müşterek amaçlarının saptanmasıdır. (TBK m. 19 (BK m. 18)). Şayet bakım alacaklısının temliki işlemde bakıp gözetilme koşulunun değil de, bir başka amacı gerçekleştirme iradesini taşıdığı belirlenirse (örneğin mirasçılarından mal kaçırma düşüncesinde ise), bu takdirde akdin ivazlı (bedel karşılığı) olduğundan söz edilemez; akitte bağış amacının üstün tutulduğu sonucuna varılır. Bu halde de Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu"nun 1.4.1974 gün ve 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı olayda, uygulama yeri bulur.
    Miras bırakanın, ölünceye kadar bakıp gözetme karşılığı yaptığı temlikin muvazaa ile illetli olup olmadığının belirlenebilmesi içinde, sözleşme tarihinde murisin yaşı, fiziki ve genel sağlık durumu, aile koşulları ve ilişkileri, elinde bulunan mal varlığının miktarı, temlik edilen malın, tüm mamelekine oranı, bunun makul karşılanabilecek bir sınırda kalıp kalmadığı gibi bilgi ve olguların göz önünde tutulması gerekir.
    Somut olaya gelince; mirasbırakan ..."ın sağlığında tek başına yaşadığı, ölümünden önceki son 1 yılında ise davalı kızı ile birlikte oturduğu, bakımının davalı tarafından yapıldığı anlaşılmakta ise de; ölünceye kadar bakma akitleri ile temlik edilen tüm taşınmazların toplam değeri 336.999,02 TL olarak belirlenmiş olup, bu durum devrin bakım borcunun karşılığını ve makul ölçüleri aşar miktarda olduğunu göstermektedir. Öte yandan, mirasbırakanın çekişme konusu taşınmazlarını farklı zamanlarda yaptığı akitlerle devrettiği, ilk önce de 10.06.2008 tarih ve 572 yevmiye nolu senetle ... ada ..., ..., ... ve ... parsel sayılı taşınmalarını ölünceye kadar bakma akti ile davalı ..."a devrettiği sabittir. O halde, murisin ilk yaptığı 572 yevmiye nolu akit karşılığında kendisine baktırabilecekken takip eden 573, 574 ve 575 yevmiye nolu akitlerde murisin gerçek irade ve amacının aslında bakım sözleşmesi yapmak olmayıp, diğer mirasçılardan mal kaçırmak olduğu sonucuna varılmaktadır.
    Hâl böyle olunca, 572 yevmiye nolu akit ile temlik edilen ... ada ..., ..., ... ve ... parsel sayılı taşınmalar yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken, delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek davanın tümden kabulüne karar verilmiş olması doğru değildir.
    Davalının yalnızca ... ada ..., ..., ... ve ... parsel sayılı taşınmalar yönünden yerinde olan temyiz itirazlarının kabulü ile, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 373/1. maddesi uyarınca ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, İlk Derece Mahkemesi kararının yukarıda yazılı nedenlerden dolayı 6100 sayılı HMK’nın 371/1-a maddesi uyarınca BOZULMASINA, dosyanın kararı veren ... Asliye Hukuk Mahkemesine, kararın bir örneğinin ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesine gönderilmesine, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 23.05.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi