237 sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2020/621 Esas 2020/2718 Karar Sayılı İlamı

19. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/621
Karar No: 2020/2718
Karar Tarihi: 11.03.2020

237 sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2020/621 Esas 2020/2718 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanığa 237 sayılı Kanuna aykırılıktan mahkumiyet kararı verilmiştir. İlk karar bozulduktan sonra yapılan incelemede suç tarihinin bir yanlışlıkla 09/07/2008 olarak yazıldığı belirtilmiştir. Sanığın suçun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre davanın olağan veya olağanüstü zamanaşımı süresine tabi bulunduğu anlaşılmıştır. Suç tarihi olan 09/07/2007 tarihinden inceleme tarihine kadar 12 yıllık olağanüstü zamanaşımının gerçekleştiği tespit edilmiştir. Bu nedenle hüküm bozulmuş, ancak yeniden yargılama gerektirmediği için kararın kamuya açık düşmesi sonucu kamu davasının düşmesine karar verilmiştir. Kanun maddeleri ise şöyle açıklanabilir:
- 237 sayılı Kanun: Bir işletmenin işletme ruhsatı veya izin belgesine sahip olmaması halinde uygulanacak cezai hükümleri düzenler.
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu: Ceza hukukuna ilişkin temel kanun.
- 66/1-e maddesi: Ceza davalarında zamanaşımı süresini belirler. Belli bir cezai yaptırımı olan suçlarda zamanaşımı süresi 8 yıldır.
- 67. madde: Zamanaşımı süresine tabi olmayan suçları düzenler.
- 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Usulü Kanunu: Ceza mahkemelerinde uygulanacak olan usulü düzenler.
- 321. madde: Mahkeme hükümlerinin hangi nedenlerle bozulabileceğini belirler.
-

19. Ceza Dairesi 2020/621 E. , 2020/2718 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : 237 sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Gerekçeli karar başlığında suç tarihi 09/07/2007 yerine 09/07/2008 olarak gösterilmişse de, bu husus mahallinde düzeltilebilir yazım hatası kabul edilmiştir.
Vicdani kanının oluşturduğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelenmede;
Suç tarihi itibariyle sanığa isnat edilen suçun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre davanın 5237 sayılı TCK"nin 66/1-e ve 67. maddelerinde öngörülen 8 yıllık olağan, 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresine tabi bulunması, suç tarihi olan 09/07/2007 tarihinden inceleme tarihine kadar 12 yıllık olağanüstü zamanaşımının gerçekleşmiş bulunduğunun anlaşılması,
Bozmayı gerektirmiş; sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca, BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, CMUK"nin 322. maddesinin verdiği yetkiyle, 5271 sayılı CMK"nin 223/8. maddesi uyarınca tebliğnameye uygun olarak KAMU DAVASININ DÜŞMESİNE, 11/03/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.