Abaküs Yazılım
14. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/6429
Karar No: 2019/13466

Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2019/6429 Esas 2019/13466 Karar Sayılı İlamı

14. Ceza Dairesi         2019/6429 E.  ,  2019/13466 K.

    "İçtihat Metni"

    Reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan sanık ..."ün, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 104/1, 43, 62, 52/4. maddeleri uyarınca 5.000 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına dair Elmalı Ağır Ceza Mahkemesinin 06.02.2014 gün ve 2011/189 Esas, 2014/42 sayılı Kararının kesinleşmesini müteakip, hükümlü müdafisinin memnu hakların iadesine yönelik talebi üzerine karar verilmesine yer olmadığına ilişkin Elmalı Ağır Ceza Mahkemesinin 20.03.2019 gün ve 2011/189 Esas, 2014/42 sayılı ek kararına yapılan itirazın reddine dair Antalya 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 01.04.2019 tarihli, 2019/303 Değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya ile ilgili olarak;
    Dosya kapsamına göre, sanığın anılan suçtan almış olduğu mahkumiyet kaydının 5352 sayılı Adli Sicil Kanununun 14 ve geçici 2. maddeleri gereğince arşive alınmış olduğu ve aynı Kanunun 6290 sayılı Kanunla değişik 12. maddesi uyarınca arşive alınma koşullarının oluştuğu tarihten itibaren yasaklanmış hakların geri verildiği tarihe göre arşivden silinme süresinin hesaplanacağı, somut olayda her ne kadar Mahkemece verilen kararda hak yoksunluğunun söz konusu olmadığı gerekçesiyle talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş ise de; mahkumiyet kararında her hangi bir hak yoksunluğu yer almasa da sanığın, mahkumiyetin doğal neticesi olarak yasaklanan hakların geri verilmesi talebinde bulunulabileceği ve hakkındaki adli sicil, arşiv kaydının bulunmasının yasaklanmış hak kavramına dahil olduğu, mahkemece yapılacak değerlendirmede sanığın daha sonra yeni bir suç işleyip işlemediği incelenerek, hayatını iyi halli olarak sürdürdüğü hususunda kanaate ulaşılması durumunda yasaklanmış hakların geri verilmesi yoluna gidilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 19.07.2019 günlü 94660652-105-07-7274-2019-Kyb sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 02.08.2019 günlü KYB/2019-80637 sayılı ihbarnamesi ile dairemize tevdi kılınmakla incelenerek gereği görüşüldü:
    Cezanın amaçlarından birisinin de mahkumun ıslahı olması karşısında; bunu ispat eden kişinin ömür boyu hak yoksunluğuna muhatap olması adil de değildir. Ortaya çıkabilecek bu gibi sakıncaların giderilebilmesi için, mahkumun belirli bir süreyi iyi halli olarak geçirmesi ve kanunda açıklanan diğer koşullara uyması halinde yoksun kaldığı hakları tekrar kullanması, "yasaklanmış hakların geri verilmesi" (memnu hakların iadesi) kurumu ile olanaklı hale gelmektedir. Bu yolla mahkûm, toplumsal yaşamın gerektirdiği etkinlikleri normal bir şekilde sürdürmesini sağlayan haklarına yeniden kavuşmanın yanı sıra mahkumiyet sonucu yıpranan manevi itibarını da elde etme olanağına kavuşmuş olacaktır.
    765 sayılı mülga Türk Ceza Kanununun 121-124. maddeleri ile 1412 sayılı mülga Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununun 416-420. maddelerinde düzenlenen "yasaklanmış hakların geri verilmesi" kurumuna ilişkin ne 5237 sayılı Türk Ceza Kanununda ne de 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununda herhangi bir hükme yer verilmiş, ancak daha sonra 06.12.2006 tarihli 5560 sayılı Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanunun 38. maddesiyle 5352 sayılı Adli Sicil Kanununa 13/A maddesi eklenmek suretiyle Türk Hukukundaki yerini tekrar almıştır.
    "Yasaklanmış hakların geri verilmesi" başlığını taşıyan 5352 sayılı Kanunun 13/A maddesi;
    "(1) 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu dışındaki kanunların belli bir suçtan dolayı veya belli bir cezaya mahkumiyete bağladığı hak yoksunluklarının giderilebilmesi için, yasaklanmış hakların geri verilmesi yoluna gidilebilir. Bunun için; Türk Ceza Kanununun 53"üncü maddesinin beşinci ve altıncı fıkraları saklı kalmak kaydıyla,
    a) Mahkum olunan cezanın infazının tamamlandığı tarihten itibaren üç yıllık bir sürenin geçmiş olması,
    b) Kişinin bu süre zarfında yeni bir suç işlememiş olması ve hayatını iyi halli olarak sürdürdüğü hususunda mahkemede bir kanaat oluşması gerekir.
    (2) Mahkum olunan cezanın infazına genel af veya etkin pişmanlık dışında başka bir hukuki nedenle son verilmiş olması halinde, yasaklanmış hakların geri verilmesi yoluna gidilebilmesi için, hükmün kesinleştiği tarihten itibaren beş yıl geçmesi gerekir. Ancak, bu süre kişinin mahkum olduğu hapis cezasına üç yıl eklenmek suretiyle bulunacak süreden az olamaz.
    (3) Yasaklanmış hakların geri verilmesi için, hükümlünün veya vekilinin talebi üzerine, hükmü veren mahkemenin veya hükümlünün ikametgahının bulunduğu yerdeki aynı derecedeki mahkemenin karar vermesi gerekir.
    (4) Mahkeme bu husustaki kararını, dosya üzerinde inceleme yaparak ya da Cumhuriyet Savcısını ve hükümlüyü dinlemek suretiyle verebilir.
    (5) Yasaklanmış hakların geri verilmesi talebi üzerine mahkemenin verdiği karara karşı, hükümle ilgili olarak Ceza Muhakemesi Kanununda öngörülen kanun yoluna başvurulabilir.
    (6) Yasaklanmış hakların geri verilmesine ilişkin karar, kesinleşmesi halinde adli sicil arşivine kaydedilir.
    (7) Yasaklanmış hakların geri verilmesi yoluna başvurulması nedeniyle oluşan bütün masraflar hükümlü tarafından karşılanır." şeklinde olup, maddenin gerekçesi şöyledir.
    "Maddeyle, 5352 sayılı Kanuna 13/A maddesi eklenmiştir. 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesindeki düzenlemeye göre, belli bir suçtan mahkumiyete bağlı süresiz hak yoksunluğundan söz edilemez. İşlediği suç dolayısıyla toplumda kişiye karşı duyulan güven sarsıldığı için suçlu kişi, özellikle güven ilişkisinin varlığını gerekli kılan belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılmaktadır. Ancak, bu hak yoksunlukları süresiz değildir. Cezalandırılmakla güdülen asıl amaç, işlediği suçtan dolayı kişinin etkin pişmanlık duymasını sağlayıp tekrar topluma kazandırılması olduğuna göre, 53"üncü maddede suça bağlı hak yoksunluklarının da belli bir süreyle sınırlandırılması yönünde düzenleme yapılmıştır. Türk Ceza Kanununda, belli bir suçu işlemekten dolayı cezaya mahkumiyetin sonucu olarak ömür boyu devam edecek bir hak yoksunluğu söz konusu olmadığı için, yasaklanmış hakların geri verilmesi müessesesine ilişkin düzenleme yapılmamıştır. Ancak, 5352 sayılı Adlî Sicil Kanununun Geçici 2"nci maddesinde, diğer kanunlardaki kasıtlı bir suçtan dolayı belirli süreyle hapis cezasına veya belli suçlardan dolayı bir cezaya mahkum olan kişilerin, belli hakları kullanmaktan süresiz olarak yoksun bırakılmasına ilişkin hükümleri saklı tutulmuştur. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu dışındaki çeşitli kanunlardaki süresiz hak yoksunluğu doğuran bu hükümlere rağmen, yasaklanmış hakların geri verilmesi yolunun kapalı tutulması, uygulamada ciddi sorunlara yol açacaktır. Bu sorunların çözümüne yönelik olarak, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu dışındaki çeşitli kanunlardaki kasıtlı bir suçtan dolayı belirli süreyle hapis cezasına veya belli suçlardan dolayı bir cezaya mahkum olan kişilerin süresiz olarak kullanmaktan yasaklandıkları hakları tekrar kullanabilmelerine imkân tanıyan bir düzenleme yapılmasına ihtiyaç duyulmuştur."
    Bu yeni hüküm ve gerekçesi göz önüne alındığında yasaklanmış hakların geri verilmesini, "5237 sayılı Türk Ceza Kanunu dışındaki kanunlarla belli bir suç veya ceza mahkumiyetine bağlı olarak doğrudan veya mahkumiyetin kanuni sonucu olarak öngörülen sürekli hak yoksunluklarının; cezanın infaz edilmesinden ya da infaza hukuki bir nedenle son verilmesi halinde kararın kesinleşmesinden itibaren, belirli bir süre gösterilen iyi hal sonrasında, mahkumun talebiyle geleceğe yönelik olarak mahkemece geri verilmesi" şeklinde tanımlanabilir.
    Yasaklanmış hakların geri verilmesine karar verildiğinde adli sicil bilgileri silinmemektedir. Ancak geri vermeye ilişkin karar adli sicil arşivine kaydedilmektedir (5352 sayılı Kanun md. l3/A,f.6). Silinen ancak arşiv kaydına alınan kayıtlar "kural olarak" kişiyi herhangi bir haktan yoksun bırakmak için dayanak olarak kullanılamaz (5352 sayılı Kanun md.10/2) ise de, kanunlarda bu konuda özel düzenleme olması halinde söz konusu arşiv kaydı hak yoksunluğu dahil bazı hukuki işlemlere esas alınabilecektir (5352 sayılı Kanun md.10/2). Dolayısıyla hak yoksunluğuna neden olan mahkumiyetin adli sicilden silinmesine karar verilmesi halinde, silme kararıyla yasaklanmış haklar da otomatik olarak geri verilmiş olacağından, ayrıca yasaklanmış hakların geri verilmesini talep etmeye gerek kalmayacağı ileri sürülebilirse de bu durum ancak bir hak yoksunluğuna esas alınamayanlar açısından geçerli olabilecektir. Nitekim 5352 sayılı Adli Sicil Kanununun geçici 2. maddesinde Anayasanın 76. maddesi ile özel kanunlarda sayılan suç ve mahkumiyetlerin arşiv bilgilerinin silinmesi benimsenmemiştir.
    5352 sayılı Adli Sicil Kanununa eklenen 13/A maddesinde, 5237 sayılı TCK dışındaki kanunların belli bir suçtan dolayı veya belli bir cezaya mahkumiyete bağladığı hak yoksunluklarının giderilebilmesi için, yasaklanmış hakların geri verilmesi yoluna gidilebileceği, bunun için Türk Ceza Kanununun 53. maddesinin beşinci ve altıncı fıkraları saklı kalmak kaydıyla, mahkum olunan cezanın infazının tamamlandığı tarihten itibaren üç yıllık bir sürenin geçmiş olması gerektiği belirtilmektedir. Yasaklanmış hakların geri verilmesi için cezanın infaz edilmiş olması ve kişinin infazın tamamlanmasından itibaren üç yıllık süre içerisinde yeni bir suç işlememesi ve hayatını iyi halli olarak sürdürdüğü hususunda mahkemede bir kanaatin oluşması gerekecektir.
    5352 sayılı Kanunun 13/A maddesine göre ister 765 sayılı Türk Ceza Kanunundan, isterse özel bir kanundan kaynaklansın, amme hizmetlerinden yasaklanma, memuriyetten mahrumiyet, seçme veya seçilme hakkından yoksun kılınma, kanuni kısıtlılık altında bulundurulma, babalık veya kocalık haklarından mahrumiyet, sürücü belgesinin geri alınması, emekli maaşından yoksun kılınma, meslek ve sanatın tatili, işyerinin kapatılması ve benzerleri gerek bir mahkumiyet sonucu ve gerekse ceza şeklinde hükmedilen her nevi ehliyetsizliklerin memnu hakların iadesi yoluyla bertaraf edilmesine kanuni bir engel bulunmadığından, anılan kanun maddesinde açıklanan süreler geçtikten sonra talepte bulunan iyi halli hükümlünün memnu haklarının iade edildiğinin bir kararla tespit edilmesinde zorunluluk bulunmaktadır.
    Somut olayda;
    Mahkemece sanığın mahkumiyet kararında yasaklanmış hak bulunmadığı gerekçesiyle memnu hakların iadesi talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına hükmedildiği anlaşılmakla, her ne kadar sanık hakkındaki mahkumiyet kararında herhangi bir hak yoksunluğu yer almasa da, adli sicil veya arşiv kaydının bulunmasının yasaklanmış hak kavramına dahil olduğu, sanığın cezasının infaz edildiği 20.10.2014 tarihinden itibaren 5352 sayılı Adli Sicil Kanununun 13/A maddesinde yer alan 3 yıllık sürenin geçmiş olduğu nazara alınıp, sanığın daha sonra yeni bir suç işleyip işlemediği araştırılarak, mahkemece yapılacak değerlendirmede sanığın hayatını iyi halli olarak sürdürdüğü hususunda kanaate ulaşılması durumunda yasaklanmış hakların geri verilmesi yoluna gidilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
    Kanuna aykırı, Adalet Bakanlığının Kanun yararına bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen ihbarname içeriği bu itibarla yerinde görüldüğünden, Antalya 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 01.04.2019 günlü 2019/303 Değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 19.12.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi