Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/2525
Karar No: 2021/3210
Karar Tarihi: 17.06.2021

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/2525 Esas 2021/3210 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2021/2525 E.  ,  2021/3210 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi
    MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi

    Taraf arasındaki sigorta tahkim davasında itiraz hakem heyetince verilen kararın davalı vekili tarafından süresi içinde temyizi istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    -K A R A R-
    Davacı vekili başvuru dilekçesinde, davalıya trafik sigortalı araç sürücüsünün kusurlu hareketi ile gerçekleşen kazada müvekkilinin desteğinin öldüğünü açıklayıp ıslah ile artırılan 152.952,45 TL"nin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, talebin reddini savunmuştur.
    Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakemince, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; talebin kabulü ile 152.952,45 TL"nin tahsiline karar verilmiş, anılan karara karşı itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyetince karşı taraf (davalı) vekilinin itirazının reddine karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Yargıtay İçtihadı Birleştirme Hukuk Genel Kurulu’nun 19.06.2020 tarih, 2019/4-2019/1 sayılı kararı ile 5684 Sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30. maddesi ile kurulan sigorta tahkim komisyonu itiraz hakem heyetinin bölge adliye mahkemelerinin faaliyete başladığı 20.07.2016 tarihinden sonra itiraz üzerine verilen kararlarının temyiz kanun yoluna tabi olduğu kararlaştırıldığından, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesinin 12/12/2019 tarih, 2019/234-689 sayılı kararının kaldırılarak davalı vekilinin Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararına yönelik temyiz isteminin incelenmesi gerekmiştir.
    2-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, kararın gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, karar vermek gerekmiştir.
    3- Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalmaya dayalı tazminat istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, müvekkilinin desteğinin meydana gelen kazada öldüğünü açıklayıp tazminat talebinde bulunmuştur.
    Hakem heyetince destekten yoksun kalma zararının belirlenmesine yönelik alınan aktüer raporunda desteğin hesap tarihi itibari ile 61,64 yaşında olduğu, ölmeden önceki bağkur geliri ortalamasının 870,18 TL olduğu, buna göre desteğin gelirinin asgari ücretin 1.25 katı olduğu, teknik faizin %sıfır olduğu, zira %10 artırıp %10 iskonto yapmanın %sıfıra denk geldiği, kaza tarihindeki asgari ücretin net 699,62 TL olduğu kabul edilerek tazminat hesabı yapılmış, davalı tarafça ödenen miktar düşüldüğünde davacının bakiye zararının 152.952,45 TL olduğu belirtilmiş, hakem heyetince de anılan rapor karara esas alınarak karar verilmiştir. Karara esas alınan tazminat raporu dairenin yerleşik uygulamalarında kabul edilen aktüeryal hesaplamalara uygun olmayıp karara esas alınamaz.
    Hesaplama yapılırken, davacının kaza tarihinden hesap tarihine kadar işlemiş (bilinen) dönem zarar hesabının yapılması; hesap tarihinden sonra da işleyecek dönem hesabı yapılması gereklidir. İşlemiş/ işleyecek dönem hesabında; rapor tanzim tarihine kadar gerçekleşen zararın bilinen veriler(gelirin ortalaması alınmayarak ay ay bilinen geliri) nazara alınarak ve iskontoya tabi tutulmadan uygulanması; rapor tanzim tarihinden sonraki zarar yönünden ise bilinen son gelir nazara alınıp 1/Kn katsayısına göre her yıl %10 oranında artırılmak ve iskonto edilmek suretiyle hesaplanmalıdır (YHGK., 28.06.1995 tarih, 1994/9-628 Esas, 1995/694 Karar).
    Çalışma hayatının aktif çalışma dönemi ve emeklilik dönemini olan pasif devre olarak ayrılması ve özel yasalarında çalışma süreleri ayrık olarak belirtilmemiş (asker, polis vb. gibi) kişiler yönünden 60 yaşın aktif çalışma devresi, bakiye yaşam süresi varsa bu sürenin de emeklilik ya da çalışma hayatının sona erdiği pasif dönemini oluşturduğu Dairemiz ve Yargıtayın yerleşik uygulaması ile benimsenmiştir. Destekten yoksun kalma nedeniyle tazminatın hesabında pasif devrede de zararın oluşacağı ve bu zararının asgari ücret düzeyinde bir zarar olacağının kabulünün gerektiği Dairemizin yerleşmiş içtihatlarındandır. Somut olayda, öncelikle, bilinen son gelirin %10 artırılıp %10 iskonto uygulanmasının asla %sıfır olamayacağı izahtan varestedir. Diğer taraftan bilinen dönem hesabına ilişkin olarak tazminat raporu denetlenebilir de değildir. Pasif dönem hesabında da asgari geçim indiriminin indirilip indirilmediği denetlememekte olup, pasif dönem hesabında AGİ eklenmemiş asgari ücret üzerinden hesaplaması gerekmektedir. Bir diğer husus ise; tazminat hesabına esas alınan asgari ücret miktarı da hatalı olup, esas alınacak asgari ücret miktarının desteğin nüfus kaydına göre, evli, çocuksuz(18 yaş altı), eşi çalışmayanlar için geçerli olan asgari ücret miktarının esas alınması gerekmektedir.
    Bu durumda hakem heyetince davalının da itirazlarını karşılar nitelikte ve yukarıda anlatılanlar doğrultusunda bilirkişiden rapor alınarak sonucuna karar verilmek üzere kararın bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    4-Hakem Heyeti tarafından, başvurunun kabulüne ve kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına 14.986,20 TL vekalet ücretine karar verilmiştir.
    Sigortacılık Kanununun 30. maddesinin 17. fıkrası ve 19/01/2016 tarihli, 29598 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmeliğin 16. maddesinin 13. fıkrasında vekalet ücretine ilişkin düzenleme getirilmiştir. Buna göre somut olayda, hakem heyetince davacı yararına vekalet ücretine karar verilirken Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmeliğin 16. maddesinin 13. fıkrasının uygulanması gerektiği gözönüne alınarak AAÜT"nin 13. maddesi gereğince hesaplanan vekalet ücretinin 1/5"i oranında vekalet ücretine karar verilmesi gerekirken tam nispi vekalet ücretine karar verilmesi de doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesinin 12/12/2019 tarih, 2019/234-689 sayılı kararının KALDIRILMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazının reddine, (3) ve (4) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile itiraz hakem heyeti kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 17/06/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi