(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi 2015/10022 E. , 2016/7372 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tazminat
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tazminat davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Asıl ve Birleşen Dava, tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, her iki davanın da reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından her iki davaya yönelik temyiz edilmiştir.
Davacı vekili asıl dava dilekçesinde; müvekkilinin tarlasında yetiştirdiği mısır bitkisinin hasadını yaptırırken davalı firmanın imal ettiği silaj makinesine her iki kolunu kaptırarak kaybettiğini, kazanın oluşumunda davalı firmanın kusurunun mevcut olduğunu ve imal edilen tarım makinesinin hiçbir yerinde uyarıların ve tehlike işaretlerinin konulmadığını, kazayı engelleyecek bir tertibatın yapılmadığını belirterek bu nedenle her türlü dava ve talep haklarını sakla tutarak şimdilik müvekkilinin uğradığı iş gücü kaybı nedeniyle 8.000, 00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, tüm yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini istemiştir.Davacı vekili birleşen davadaki dava dilekçesinde; müvekkilinin 28/09/2009 tarihinde tarlasında yetiştirdiği mısır bitkisinin hasatını yaptırırken davalı ... ... Meslek Yüksekokulundan kiraladığı silaj makinesine her iki kolunu kaptırarak kaybettiğini, bu kazanın oluşumunda davalı ..."nün kusurunun mevcut olduğunu, teknik bilgi gerektiren ve ölüm tehlikesi riskini taşıyan tarım makinesini teknik personel olmadan müvekkiline kiralandığını, söz konusu makinenin hiçbir yerinde uyarılar yer almadığını, tehlike işaretlerinin konulmadığını, ayrıca kazayı engelleyecek bir tertibat yapılmadığını, dolayısıyla müvekkilinin oluşan zararından davalı kurumun sorumlu olduğunu, bu kaza ile ilgili üretici firma aleyhine dava açtıklarını, bu davanın halen derdest olduğunu, yapılacak olan kusur tesbitinde...Üniversitesi Rektörlüğünün de kusurlu olup olmadığının araştırılmasına karar verilmesini, müvekkilinin uğradığı işgücü kaybı dolayısıyla 8.000-TL maddi, 200.000,00-TL manevi olmak üzere 208.000,00-TL tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizili ile birlikte davalılardan (birleştirilecek davadaki ücretici firmadan) müştereken ve müteselsilen tahsiline, her iki davanın birleştirilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalılar vekilleri ayrı ayrı davanın reddini savunmuşlardır.
6100 sayılı HMK"nın 4/1-a maddesinde, Sulh Hukuk Mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın; Kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanun"una göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları görürler, hükmüne yer verilmiştir.
Asıl dava; iş makinesi imalatçısı şirket aleyhine açılan tazminat, birleşen dava; kira ilişkisinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Her ne kadar mahkemece her iki dava davacılarının ve meydana gelen kazanın aynı olması nedeniyle davalar arasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğu gerekçesiyle davaların birleştirilmelerine karar verilmiş ise de birleşen davanın, 6100 Sayılı HMK.nun yürürlüğe girmesinden sonra 23/05/2012 tarihinde Asliye Hukuk Mahkemesinde açıldığı anlaşılmıştır. Görev kamu düzenine ilişkin olup bu hususun yargılamanın her aşamasında re"sen gözetilmesi gerekir. Öte yandan 6100 Sayılı HMK.nun 166. maddesi uyarınca, aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Bu nedenle görev alanına girmeyen davada birleştirme kararı vermek suretiyle işin esasına girilerek karar verilmesi doğru görülmemiştir. Mahkemece davaların tefriki ile ayrı esaslara kaydedilmek suretiyle birleşen davada dava dilekçesi görev yönünden ret edilerek görevsizlik kararı ile birleşen dava dosyasının görevli Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesi gerekirken, işin esasının incelenerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 12/12/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.