Taksirle öldürme - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2017/5975 Esas 2019/1539 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/5975
Karar No: 2019/1539
Karar Tarihi: 06.02.2019

Taksirle öldürme - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2017/5975 Esas 2019/1539 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanığın taksirle öldürme suçundan mahkumiyetine karar vermiştir. Müştekilerin suçtan zarar gördükleri ancak katılma kararı verilmediği gerekçesiyle temyiz etmek suretiyle katılma iradesini ortaya koydukları belirtilmiştir. Mahkeme, müştekilerin katılma iradesini kabul ederek, davaya katılmalarına karar vermiştir. Yapılan inceleme sonucunda, sanık müdafiinin eksik inceleme yaptığı, kusur durumuna, sanık lehine olan hükümlerin uygulanmadığı, paraya çevirme hükümlerinin tartışılmadığı, sanığın zararı karşılama iradesinin nazara alınmadığı ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması ve erteleme hükümlerinin uygulanmadığı gibi eksiklikler tespit edilmiştir. Yargılama sonucunda, hükmün BOZULMASINA karar verilmiş, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hak yoksunluğuna ilişkin paragrafın hükümden çıkartılması suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA 06.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- TCK’nın 85/1, 62/1, 53/1-3
12. Ceza Dairesi         2017/5975 E.  ,  2019/1539 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Taksirle öldürme
    Hüküm : TCK’nın 85/1, 62/1, 53/1-3. maddeleri gereğince mahkumiyet

    Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık müdafii ve müştekiler ..., ..., ... vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Anneleri ...’ın ölümü nedeniyle suçtan doğrudan zarar gördüğü anlaşılan müştekiler ..., ... ve ...’in şikayetçi olduklarını beyan etmelerine rağmen katılma kararı verilmediği, 5271 sayılı CMK"nın 260. maddesi uyarınca katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar gören sıfatıyla temyiz haklarının bulunduğu kabul edilerek, vekili aracılığı ile hükmü temyiz etmek suretiyle katılma iradesini ortaya koyan müştekilerin 5271 sayılı CMK"nın 237/2. maddesi uyarınca davaya katılmasına, vekilinin de katılan vekili olarak kabulüne karar verilerek yapılan incelemede;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin eksik inceleme yapıldığına, kusur durumuna, sanık lehine olan hükümlerin uygulanmadığına, paraya çevirme hükümlerinin tartışılmadığına, sanığın zararı karşılama iradesinin nazara alınmadığına, hükmün açıklanmasının geri bırakılması ve erteleme hükümlerinin uygulanmadığına, ölenin yaşı ve rahatsızlıklarının illiyet bağı açısından değerlendirmeye alınmadığına; katılanlar vekilinin eksik inceleme yapıldığına, suçta tekerrür olduğuna, sürücü belgesinin geri alınmasına karar verilmemesine, ceza miktarına ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    5237 sayılı TCK"nın 53/1. maddesindeki hak yoksunluklarının taksirli suçlarda uygulama olanağı bulunmadığı gözetilmeden anılan madde ile sanık hakkında hak yoksunluğuna hükmedilmesi,
    Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin ve katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hak yoksunluğuna ilişkin paragrafın hükümden çıkartılması suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA 06.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.