12. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/25461 Karar No: 2014/31474 Karar Tarihi: 24.12.2014
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2014/25461 Esas 2014/31474 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2014/25461 E. , 2014/31474 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara 14. İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 12/06/2014 NUMARASI : 2013/932-2014/557
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından kesin aciz vesikasına dayalı olarak genel haciz yoluyla başlatılan takipte borçlunun örnek 7 ödeme emrinin tebliği üzerine süresinde borca itiraz ettiği, alacaklının itirazın kaldırılması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece istemin kısmen kabulüne, faiz alacağına ve şartları oluşmadığından tazminata ilişkin istemin reddine karar verildiği görülmektedir. 1- Borçlunun temyiz itirazlarının incelenmesinde; Tarafların iddia ve savunmalarına, dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere ve kararın gerekçesine göre borçlunun temyiz itirazlarının (REDDİNE); 2- Alacaklının temyiz itirazlarına gelince; İİK"nun 143/4. maddesi gereğince borç ödemeden aciz vesikasında yazılı alacak için faiz istenemeyeceği belirtilmiş ise de, alacak muaccel olup takibe konu yapıldıktan sonra, bu alacak için takipten sonra faiz istenmesinde yasaya uymayan bir yön bulunmamaktadır. Somut olayda, alacaklı taraf takip tarihinden itibaren işleyecek faiz talebinde bulunduğuna göre, mahkemece faiz alacağına ilişkin itirazın kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken, bu yöndeki istemin yerinde olmayan gerekçe ile reddi isabetsizdir. Öte yandan İİK"nun 68/son fıkrasının ilk cümlesine göre; "İtirazın kaldırılması talebinin esasa ilişkin nedenlerle kabulü halinde borçlu, talebin aynı nedenlerle reddi halinde ise alacaklı, diğer tarafın talebi üzerine %20"den az olmamak üzere tazminata mahkum edilir." Somut olayda mahkemece, esasa ilişkin değerlendirme yapılıp borçlunun iddiasının varit olmaması ve borcun ödendiğinin de ispat edilememesi sebebiyle borçlunun asıl alacak yönünden itirazının kaldırılmasına karar verildiği görülmektedir. O halde İİK"nun 68/son maddesinin ilk cümlesine göre alacaklının tazminat talebinin kabulü gerekirken, bu konudaki istemin yazılı gerekçeyle reddi de doğru görülmemiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenlerle İİK"nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24/12/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.