10. Hukuk Dairesi 2019/4310 E. , 2020/366 K.
"İçtihat Metni"Bölge Adliye
Mahkemesi : ...Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesi
Dava, fiili hizmet süresi zammı süresinin dikkate alınarak 01.03.2016 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlanması ile ödenmeyen aylıklara 01.03.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile Kurumdan tahsili talebine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne, Davacının 11 ay, 15 gün fiili hizmet zammının yaş haddinden düşülerek 01.03.2016 tarihinden itibaren davacının yaşlılık aylığının hak kazandığının tespiti ile bu tarih itibari ile her bir aylığın ödenmesi gereken tarihten yasal faizi ile birlikte davalı kurumdan alınarak davacıya verilmesine, dair verilen karara karşı davalı Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ...Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesince istinaf isteminin esastan reddine dair karar verilmiştir.
...Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesince verilen kararın temyizen incelenmesi davalı Kurum vekili tarafından istenmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalı Kurum vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Eldeki davada, Mahkemece, davacının tahsis talep ettiği 01.03.2016 tarihi itibari ile aylığa hak kazanmış olduğuna dair karar verilmesi isabetli ise de, aylıkların geç ödenmesi nedeniyle işleyen faizler bakımından, 5510 sayılı Yasa’nın 42. maddesinin “Kurum, sigortalıya veya hak sahiplerine bağlanacak gelir, aylık veya toptan ödemeleri, gerekli belgelerin ve incelemelerin tamamlandığı tarihten itibaren en geç üç ay içinde hesap ve tespit ederek sonuçlarını yazı ile bildirir.” hükmü uyarınca, Kurum"un, yaşlılık aylığı tahsis tarihini takip eden 3 aylık sürenin sonundan itibaren faiz alacağı ile sorumlu tutulacağı nazara alındığında, mahkemece bu durumun dikkate alınmaması isabetsiz olduğu gibi, davacının talebinde, 01.03.2016 tarihinden itibaren faiz istenmiş olması karşısında, mahkemece kısmen kabul yerine tam kabule dair karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Ne var ki, bu konuların düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: ...Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılması ile ...21.İş Mahkemesinin 09.11.2017 tarihli hükmünün, tamamen silinmesi ile yerine;
“1-Davanın kısmen kabulü ile; davacının 11 ay, 15 günlük fiili hizmet zammı süresinin tahsis şartları bakımından yaş haddinden düşülmesi gerektiğinin ve 01.03.2016 tarihinden itibaren davacının yaşlılık aylığına hak kazandığının tespiti ile 01.06.2016 tarihi başlangıç kabul edilerek, her bir aylık için aylığa hak kazanılan tarihten itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, faize ilişkin fazla istemin reddine,
2-Alınması gerekli 31,40 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, SGK harçtan muaf olduğundan aleyhine harca hükmedilmemesine,
3-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT.’ne göre 1.980,00 TL maktu vekâlet ücretinin davalı taraftan alınıp davacıya verilmesine, kısmen kabule göre, kendisini vekil ile temsil ettiren davalı kurum yararına 1.980,00 TL maktu vekâlet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı Kuruma verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 427,10 TL yargılama giderinin kısmen kabule göre ve takdiren, 285,00 TL’sinin davalı Kurumdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazla kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yapılan ve kullanılmayan gider avansının istem halinde taraflara iadesine” hükmünün yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 21/01/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.