Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2017/2392 Esas 2017/3400 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/2392
Karar No: 2017/3400
Karar Tarihi: 20.03.2017

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2017/2392 Esas 2017/3400 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2017/2392 E.  ,  2017/3400 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Bakırköy 3. Tüketici Mahkemesi



    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR

    Davacı, davalı bankadan 2006 ve 2010 yıllarında muhtelif zamanlarda kredi kullandığını, değişik adlar altında kendisinden kesinti yapıldığını, 2006, 2007 ve 2008 yıllarına ait olmak üzere hayat sigortası yapılmaya zorlandığını ve yaklaşık 8.000 USD tutarında prim ödemesi yaptığını ileri sürerek, fazlaya dair haklar saklı tutulmak suretiyle 2.000 TL nin tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 1.700 TL nin tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dava, kullanılan tüketici kredisi nedeniyle değişik adlar altında haksız olarak alınan kesintilerin iadesine ilişkindir. Mahkemece, her ne kadar, 22.06.2015 tarihli bilirkişi raporu benimsenerek, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de; anılan bilirkişi raporunda, davacının dava dilekçesine ek olarak ibraz ettiği, ...Emeklilik Aş. ye ait ve davalı bankanın şubesi tarafından tanzim edildiği anlaşılan sigorta prim tahsilatlarına ilişkin belgeler üzerinde durulmamış, davalı bankanın dosyaya kazandırdığı diğer belgelere göre sonuca gidilmiştir. Mahkemece, davacının delil olarak dosyaya sunduğu 2006 yılına ait bu belgeler üzerinde durulması, bilirkişiye bu belgelerin açıklattırılması, yerinde olup olmadığının davacı iddiasına göre aydındatılması, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, aksine düşüncelerle yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    Sonuç: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bent gereğince kararın BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20/03/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.