Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/854
Karar No: 2019/3338
Karar Tarihi: 23.05.2019

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2019/854 Esas 2019/3338 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2019/854 E.  ,  2019/3338 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TAZMİNAT

    Taraflar arasındaki davadan dolayı ... 2.Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 01.06.2015 gün ve 2012/334 Esas 2015/224 Karar sayılı hükmün bozulmasına ilişkin olan 09.10.2018 gün ve 13714-13277 sayılı kararın düzeltilmesi süresinde davacılar vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü:
    -KARAR-
    Dava, tapu iptali ve tescil, mümkün olmazsa tazminat isteğine ilişkindir.
    Davacılar, mirasbırakanları ...’ın ölümü ile ... ada ... ve ... ada ... parsel sayılı taşınmazların miras olarak kaldığını, davalı kardeşi Hikmet’in ortaklığın giderilmesi ve taksimin yapılarak müstakil tapuların alınabilmesi amacıyla vekalet vermeleri gerektiği yönündeki telkini ile dava dışı kişileri vekil tayin ettiklerini, ne var ki dava konusu taşınmazlardaki paylarının hile ile ellerinden alındığını ileri sürerek, tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline, olmadığı takdirde taşınmaz üzerindeki ev ve müştemilatların toplam değeri üzerinden miras paylarına karşılık 10.000,00 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemişlerdir
    Davalı, davanın 1 yıllık hak düşürücü sürede açılmadığını, iddiaların yersiz olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, işlemlerin vekalet görevi kötüye kullanılarak gerçekleştirildiği, dava dışı vekiller ile davalının el ve iş birliği içerisinde hareket ettiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece özetle; eldeki davada hile hukuksal nedenine dayanıldığı, ne var ki bu yönden bir değerlendirme yapılmadığı gerekçesiyle hüküm bozulmuş, Daire kararına karşı davacılar vekili süresi içerisinde karar düzeltme isteğinde bulunmuştur.
    Öncelikle çözümlenmesi gereken uyuşmazlık, eldeki davada aldatma ( hile ) nedenine mi yoksa vekalet görevinin kötüye kullanılması nedenine mi dayanıldığı hususudur.
    Bilindiği üzere; hâkim, davacının bildirdiği maddi olaylar ve son istekle bağlı ise de, 6100 sayılı HMK"nin 33.maddesi uyarınca ileri sürülen maddi olaylarda hangi hukuki sebebe göre karar vereceğini tayin ve takdir etmek durumundadır. Başka bir anlatımla, maddi olgu ve olayları (vakıaları) bildirmek yanlara, bildirilen bu olay ve olgulara göre hukuki nitelendirmeyi yapmak, uyuşmazlığı çözüme ulaştıracak kanun hükmünü bulup uygulamak hakime aittir. Öyle ki, hukuki sebep yanlış gösterilmiş veya hiç gösterilmemiş olsa dahi hakim tarafından en uygun hukuki sebebin bulunması ve ona göre karar verilmesi gerekir.
    Somut olayda, çekişme konusu ... ada ... parsel sayılı taşınmazın 5/20’şer, ... ada ... parsel sayılı taşınmazın ise 1350/9980’er payı davacılar adlarına kayıtlı iken 10.10.2000 tarihli resmi akitle davalıya satış suretiyle temlik edildiği, resmi akitte davacı ...’ı dava dışı vekil ...’ın, davacı ...’ı ise dava dışı vekil ...’ın temsil ettiği kayden sabittir.
    İddianın ileri sürülüş biçimi, yukarıda açıklanan dava dilekçesi içeriğinden ve dava konusu payların vekil eliyle devredilmiş olması birlikte değerlendirildiğinde, davada vekâletin hile ile alındığı ve devrin bu şekilde yapıldığı iddiasına dayanıldığı anlaşılmaktadır. Vekaletin hile ile alındığı iddiasının, kötüye kullanıldığı iddiasını da içerdiği kuşkusuzdur. O halde, eldeki davada vekâlet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayanıldığı açıktır.
    Dayanılan hukuki neden yönünden eldeki davaya bakıldığında, mahkemenin de gerekçesinde yer verdiği üzere dava dışı vekiller ile davalı ...’ın el ve işbirliği içerisinde davacıları zararlandırma kastı ile hareket ederek davacıların dava konusu taşınmazlardaki paylarını davalıya temlik ettikleri dosya içerisinde mevcut deliller ile kanıtlandığı anlaşılmaktadır.
    Bu durumda, davanın kabulüne dair verilen kararda bir isabetsizlik yoktur.
    Değinilen hususlar bu kez yapılan inceleme ile anlaşıldığından davacılar vekilinin karar düzeltme isteğinin ( 6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollamasıyla) HUMK"un 440. maddesi gereğince kabulü ile Dairenin 09.10.2018 tarih ve 2015/13714 Esas 2018/13277 Karar sayılı bozma kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, yerel mahkemece kurulan 01.06.2015 tarih ve 2012/334 Esas 2015/224 Karar sayılı hükmün yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı ONANMASINA, aşağıda yazılı 9.781.18-TL. bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, peşin alınan karar düzeltme harcının istek halinde yatırana iadesine, 23/05/2019 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
    (Muhalif)
    -KARŞI OY-
    İddianın ileri sürülüş biçimi ve dosya içeriğinden; davanın aldatma (hile) hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece, aldatma (hile) iddiası yönünden öncelikle davanın TBK" nun 39.maddesi gereğince hak düşürücü süre içinde açılıp açılmadığının belirlenmesi, dava süresinde ise aldatma iddiası bakımından araştırma ve inceleme yapılması gerektiği görüşünde olduğumdan, 09.10.2018 tarihli bozma kararındaki gerekçelerle sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyorum.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi