MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının onanmasını mutazammın 14.12.2017 tarih, 2016/23694 E. - 2017/15636 K. sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Şikayetçi üçüncü kişi, icra mahkemesine başvurusunda; 3226 sayılı Finansal Kiralama Kanunu"nun 20. maddesi uyarınca haczinin mümkün olmadığını ileri sürerek 487 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydına konulan haczin kaldırılmasını talep ettiği, mahkemece, şikayetin kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Haciz tarihinde yürürlükte bulunan 3226 sayılı Finansal Kiralama Kanunu"nun 20. maddesinde "Kiralayan aleyhine icra yoluyla takip yapılması halinde, finansal kiralama konusu mallar, sözleşme süresi içinde haczedilemez." düzenlemesi bulunmaktadır.
Diğer taraftan Hukuk Genel Kurulu"nun 07.04.2004 tarih ve 2004/12-210 E., 2004/208 K. sayılı kararında da açıklandığı üzere, taşınmazın, borçlunun borcu nedeniyle haczedilebilmesi için haciz tarihinde borçlu adına kayıtlı olması zorunludur.
Somut olayda, şikayetçi üçüncü kişi ... Otelcilik ve Turizm Yatırımları A.Ş. ile icra takibinin borçlusu ... Finansal Kiralama A.Ş. arasında ... 2. Bölge ... Köyü ... Mevkii 1. Pafta 487 Parsel 4 blok halinde 1 ... 1 zemin 1 normal katlı bahçeli betonarme tefrişli bütün mefruşatı ile birlikte otel ve müştemilatının ... 28. Noterliğinin 26.06.2000 Tarih ve 18101 Yevmiyeli nolu Noterlikçe Düzenlenen Finansal Kiralama Sözleşmesi ile 6 yıl süre ile kiralanması hususunda sözleşme yapıldığı ve sözleşmenin 18.07.2000 tarihinde tapunun beyanlar hanesine şerh verildiği, alacaklının talebi üzerine taşınmazın tapu kaydına 27.11.2012 tarihinde haciz tatbik edildiği görülmektedir. Haciz tarihi olan 27.11.2012 tarihinde, finansal kiralama sözleşmesinin süresinin sona erdiği ve tapu kaydından taşınmazın borçlu adına kayıtlı olduğu anlaşıldığından taşınmazın haczedilmesinde bir usulsüzlük bulunmamaktadır.
O halde mahkemece, şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup, mahkeme kararının bu nedenle bozulması gerekirken Dairemizce onandığı anlaşılmakla alacaklının karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir.
SONUÇ : Alacaklının karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 14.12.2017 tarih, 2016/23694 E.-2017/15636 K. sayılı onama ilamının kaldırılmasına, ... 17. İcra Hukuk Mahkemesi"nin 12.04.2016 tarih ve 2015/526 E., 2016/337 K. sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 26/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.