23. Hukuk Dairesi 2019/601 E. , 2020/500 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili; müvekkili ile davalı şirketler arasında hizmet alım sözleşmesi bulunduğunu, sözleşme kapsamında davalı tarafından çalıştırılan dava dışı işçinin müvekkili ve davalılar aleyhine açtığı işçilik alacakları ile ilgili davanın işçi lehine sonuçlandığını ve bu kapsamda müvekkili tarafından dava dışı işçiye icra takibi sonucunda ödeme yapıldığını, yapılan bu ödemeden sözleşme hükümlerine göre davalıların sorumlu olduğunu, müvekkili tarafından ödenen bedelin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... Temizlik İnş. Taş. Dan. San. ve Tic. Ltd. Şti. vekili, davanın reddini istemiştir.
Diğer davalılar, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece iddia, savunma , bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; işçilerin izin haklarının zamanında kullanılmasının denetimini yapmayan asıl işverenin olduğu, belediye tarafından ödenen ihbar tazminatının, işçinin emekli olmak amacıyla işten ayrıldığı ve yüklenici şirketin işçinin iş akdini fesih ettiğine dair bir belgenin görülemediğinden, yüklenici firmanın sorumlu olamayacağı, tebliğlerde olmasına rağmen uygulamada sözleşme bedeli içerisinde yer almayan kıdem tazminatı bedelinin yüklenici tarafından ödenmesinin hakkaniyete uymayacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, işçiye ödenen kıdem tazminatının rucüen tahsili talebine ilişkindir.
Mahkemece 4857 Sayılı İş Kanunu"nun 112. maddesinde yapılan değişiklik gerekçe gösterilerek iş akdi kıdem tazminatını gerektirecek şekilde sona eren davacı işçisinin kıdem tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş ise de kanunda yapılan değişikliğin yorumunda hataya düşülmüştür.
Kamu İhale Kanunu"na göre; hizmet alımları kapsamında istihdam edilen işçilerin yüklenici şirket bünyesinde çalıştıkları tüm işçilik alacaklarının yüklenici şirket tarafından karşılanacağı gerek ihale şartnameleri ve gerekse sözleşmeler ile sabittir. İş mevzuatına göre ise işçiye karşı İş Kanunu"ndan kaynaklanan her türlü işçilik alacaklarından üst işveren ve yüklenici (taşeron) birlikte sorumludurlar. İşçinin sözleşmesinin kıdem tazminatını gerektirecek şekilde sona ermesi halinde işçinin bu tazminata kolay erişebilmesi açısından 4857 Sayılı Kanun"un 112. maddesinde bazı değişikliklere gidilerek hizmet alanın kamu kurumu olması halinde işçiye kolaylık sağlanması amaçlanmıştır. Bu düzenlemenin işveren ile yüklenici arasında mevcut sözleşme hükümlerini ortadan kaldırmaya yönelik bir düzenleme olduğu sonucuna varmak mümkün değildir.
Dosyada mevcut teknik şartnamenin 7.2.7 maddesi ve sözleşmenin 7.1 maddesine göre işçilik ücretlerinden yüklenicinin sorumlu olduğu anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca sözleşme ve şartname hükümlerinin uygulanması gerekeceğinden davacının çalıştırdığı işçinin kıdem tazminatından da davalı sorumlu olacaktır. Bu durumda mahkemece dairemizin yerleşik içtihatlarında olduğu gibi son yüklenicinin ihbar ve yıllık ücretli izin ücretinin tamamından, diğer işçilik alacaklarından ise işçiyi çalıştırdıkları dönemle sınırlı olarak tüm davalı yüklenicilerin sorumlu oldukları göz önünde bulundurulup alınacak bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçelerle reddi doğru görülmemiş kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 29.01.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.