Abaküs Yazılım
20. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/3882
Karar No: 2018/5462
Karar Tarihi: 26.11.2018

Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2018/3882 Esas 2018/5462 Karar Sayılı İlamı

20. Ceza Dairesi         2018/3882 E.  ,  2018/5462 K.

    "İçtihat Metni"

    İNCELENEN KARARLA
    İLGİLİ BİLGİLER
    Mahkeme ... 6. Ağır Ceza Mahkemesi
    Kararın Tarihi – Numarası : 13/05/2016 gün ve 2015/236 esas ve 2016/182 karar
    2. ...
    3. ...
    4. ...
    5. ...
    6. ...
    7. ...
    8. ...
    9. ...
    10. ...
    11. ...
    12. ...
    13. ...
    14. ...
    Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
    Suç Tarihleri : 22.07.2014, 23.07.2014, 25.07.2014, 01.10.2014, 02.10.2014, 13.10.2014, 03.11.2014, 19.11.2014, 21.11.2014, 28.11.2014, 10.12.2014, 11.12.2014, 20.01.2015, 28.01.2015, 30.01.2015, 05.02.2015, 07.02.2015, 25.02.2015, 28.02.2015, 14.03.2015, 07.05.2015
    Hükümler : Beraat (Sanıklar ... ve ... hakkında) Mahkûmiyet (Diğer sanıklar hakkında)
    Temyiz Edenler : Sanıklar müdafileri ile sanıklar ..., B... ... ve Cumhuriyet savcısı
    Tebliğnamedeki Düşünceler : Onama, Düzeltilerek onama

    Temyiz incelemesi; sanıklar ..., ... ve ... yönünden duruşmalı olarak; duruşmalı inceleme talebinde bulunan sanıklar ... ve ... müdafilerinin yöntemine uygun davetiye tebliğine rağmen duruşmaya gelmemeleri ve geçerli bir mazeret de bildirmemeleri nedeniyle sanıklar..,... yönünden duruşmasız olarak; sanık ... müdafiinin temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğinin süresinden sonra yapıldığı anlaşıldığından 5320 sayılı Kanun’un 8/1, 1412 sayılı CMUK’nın 318 ve CMK"nın 299. maddeleri uyarınca reddine karar verilerek sanık ... yönünden ve istemde bulunmayan diğer sanıklar yönünden de duruşmasız olarak yapılmıştır.
    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    A-)Sanıklar ... ve ... hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen beraat hükümlerinin incelenmesinde:
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre, Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA,
    B-)Sanıklar ..., ... ve ... hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde:
    1-)Suç tarihinde yürürlükte bulunan CMK’nın 139. maddesine göre gizli soruşturmacı görevlendirilebilmesi için işlenen suçun kanunda sayılan ve gizli soruşturmacı kullanılabilecek suçlardan olması, suçun işlendiği konusunda somut delillere dayanan kuvvetli şüphe sebeplerinin bulunması, başka yolla delil elde etme imkanının bulunmaması, suçun örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenmiş bir suç olması ve yetkili ve görevli mahkemece verilmesi gerekli olup, suçun sübutunun tespiti için sanıklardan uyuşturucu madde alma-temin etme eylemini gerçekleştiren gizli soruşturmacılar kolluk görevlisi ise “suç ve faili belirleme, suçla ilgili delilleri toplama” konusunda faaliyette bulunabileceklerinden, öncelikle gizli soruşturmacıların adli kolluk görevlisi olup olmadıklarının sorulması, adli kolluk görevlisi ise CMK’nın 139/3. maddesi hükmü de gözetilerek tanık olarak dinlenip gerekli görülmesi halinde raporlarda belirtilen şahısların adı geçen sanıklar olup olmadığı hususunda teşhis yaptırılıp tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının belirlenmesi gerekirken eksik araştırmaya dayalı olarak hüküm kurulması,
    2-)TCK"nın 188/5. maddesinin uygulanabilmesi için TCK"nın 188/3. maddesinde öngörülen seçimlik hareketlerden birinin üç veya daha fazla kişi tarafından birlikte gerçekleştirilmesi gerektiği, gizli soruşturmacılar tarafından düzenlenen raporlar ve fiziki takip tutanaklarına göre; ....10. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 02.09.2014 tarih,....6. Ağır Ceza Mahkemesinin 10.07.2014,....3. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 02.06.2014 tarihli kararları ile görevlendirilen gizli soruşturmacıların 22.07.2014 tarihinde ...’den, 25.07.2014, 03.11.2014 ve 05.02.2015 tarihlerinde ...’dan, 02.10.2014 ve 19.11.2014 tarihlerinde ... ve ...’dan, 20.01.2015 ve 28.02.2015 tarihlerinde ... ve ...’tan, 01.10.2014 tarihinde ... ve ...’tan, 13.10.2014 tarihinde ... ve ...’tan, 21.11.2014 tarihinde ...’tan, 10.12.2014 tarihinde ... ve ...’dan, 05.01.2015 tarihinde ... ve ...’dan, 24.02.2015 tarihinde ... ve ...’ten, 25.02.2018 tarihinde ... ve ...’den, 14.03.2015 tarihinde ise ... ve ...’ten uyuşturucu madde satın aldıkları olayda; gizli soruşturmacılara uyuşturucu madde satılmasına ilişkin her bir sanığın yukarıda belirtilen tarihlerdeki eylemlerine başkaca sanıkların iştirak ettiğine ilişkin kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı, dolayısıyla "üç veya daha fazla kişi ile birlikte gerçekleştirilmesi" koşulunun somut olaylarda gerçekleşmediği gözetilmeden sanıklar hakkında TCK’nın 188/5. maddesi uygulanmak suretiyle fazla ceza tayin edilmesi,
    Kanuna aykırı, sanıklar müdafileri ile sanıklar ... ve ...’in temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, hükmolunan ceza miktarı ile tutuklu kalınan süre dikkate alınarak sanık ...’ın tahliye talebinin reddine,
    C-)Sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde:
    1-)Suç tarihinde yürürlükte bulunan CMK’nın 139. maddesine göre gizli soruşturmacı görevlendirilebilmesi için işlenen suçun kanunda sayılan ve gizli soruşturmacı kullanılabilecek suçlardan olması, suçun işlendiği konusunda somut delillere dayanan kuvvetli şüphe sebeplerinin bulunması, başka yolla delil elde etme imkanının bulunmaması, suçun örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenmiş bir suç olması ve yetkili ve görevli mahkemece verilmesi gerekli olup, suçun sübutunun tespiti için sanıklardan uyuşturucu madde alma-temin etme eylemini gerçekleştiren gizli soruşturmacılar kolluk görevlisi ise “suç ve faili belirleme, suçla ilgili delilleri toplama” konusunda faaliyette bulunabileceklerinden, öncelikle gizli soruşturmacıların adli kolluk görevlisi olup olmadıklarının sorulması, adli kolluk görevlisi ise CMK’nın 139/3. maddesi hükmü de gözetilerek tanık olarak dinlenip gerekli görülmesi halinde raporlarda belirtilen şahısların adı geçen sanıklar olup olmadığı hususunda teşhis yaptırılıp tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının belirlenmesi gerekirken eksik araştırmaya dayalı olarak hüküm kurulması,
    2-)Sanık ... müdafiinin gizli soruşturmacı tarafından düzenlenen raporda belirtilen kişinin sanık ... olmadığını beyan etmesi, sanık ...’ın, tutanaklarda belirtilen kişinin ... olduğunu, bu şahsın kendisine ait kimlik bilgilerini kullandığını beyan etmesi; sanıklar ..., ... ve ...’un da tutanakta belirtilen tarih ve zamanda kendilerinin başka yerde olduklarını savunmaları karşısında; gizli soruşturmacıların bu hususta tanık olarak beyanlarının alınması, gerekli görülmesi halinde, kayıt altına alınan görüntü ve seslerin sanıklara ait olup olmadığı hususlarında bilirkişi raporu aldırılması ve sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının belirlenmesi gerekirken, eksik araştırmaya dayalı olarak hüküm kurulması,
    3-)Gerekçesi “B-2” bölümünde açıklandığı üzere sanıklar hakkında koşulları bulunmamasına rağmen TCK’nın 188/5. maddesinin uygulanmak suretiyle fazla ceza tayin edilmesi,
    Kanuna aykırı, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, hükmolunan ceza miktarı ile tutuklu kalınan süre dikkate alınarak sanıklar Gazi ve Süleyman’ın tahliye taleplerinin reddine,
    D-)Sanık ... hakkında uyuşturucu madde ticareti suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde:
    1-)Suç tarihinde yürürlükte bulunan CMK’nın 139. maddesine göre gizli soruşturmacı görevlendirilebilmesi için işlenen suçun kanunda sayılan ve gizli soruşturmacı kullanılabilecek suçlardan olması, suçun işlendiği konusunda somut delillere dayanan kuvvetli şüphe sebeplerinin bulunması, başka yolla delil elde etme imkanının bulunmaması, suçun örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenmiş bir suç olması ve yetkili ve görevli mahkemece verilmesi gerekli olup, suçun sübutunun tespiti için sanıktan uyuşturucu madde alma-temin etme eylemini gerçekleştiren gizli soruşturmacılar kolluk görevlisi ise “suç ve faili belirleme, suçla ilgili delilleri toplama” konusunda faaliyette bulunabileceklerinden, öncelikle gizli soruşturmacıların adli kolluk görevlisi olup olmadıklarının sorulması, adli kolluk görevlisi ise CMK’nın 139/3. maddesi hükmü de gözetilerek tanık olarak dinlenip gerekli görülmesi halinde raporlarda belirtilen şahısların adı geçen sanık olup olmadığı hususunda teşhis yaptırılıp tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken eksik araştırmaya dayalı olarak hüküm kurulması,
    2-)Gerekçesi “B-2” bölümünde açıklandığı üzere sanık hakkında koşulları bulunmamasına rağmen TCK’nın 188/5. maddesinin uygulanmak suretiyle fazla ceza tayin edilmesi,
    3-)Sanık ...’ın gizli soruşturmacılara uyuşturucu madde satışı dışında, 24.10.2014 tarihinde ...’e, 03.11.2014 tarihinde ...’a, 28.11.2014 tarihinde ...’a uyuşturucu madde sattığı, 28.01.2015 tarihinde ise uyuşturucu maddelerle yakalandığının anlaşılması, 28.01.2015 tarihinde ele geçen uyuşturucu maddeler ile ilgili olarak sanık ...’ın birleşen dosya kapsamında alınan ifadelerinde suça konu maddelerin kendisine ait olmadığını savunması karşısında; olaya ilişkin 28.01.2015 tarihli tutanağı düzenleyen görevlilerin tanık olarak beyanları alındıktan sonra, sanık hakkında, söz konusu eylemleri nedeniyle TCK’nın 43. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi,
    4-)Sanık ... müdafiinin 20.11.2018 tarihli dilekçesinde 21.06.1996 doğumlu olan sanığın gerçekte suç tarihinde on sekiz yaşından küçük olduğunu belirtmesi karşısında; sanığın doğumunun her hangi bir sağlık kuruluşunda gerçekleşip gerçekleşmediğin araştırılması, doğumun sağlık kuruluşlarında gerçekleşmediğinin tespiti halinde sanığın suç tarihleri itibariyle sanığın kaç yaşında olduğunun tespiti bakımından kemik yaşı raporunun aldırılarak sonucuna göre hukuki durumunun belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesi uyarınca sonuç ceza bakımında sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına,
    E-)Sanıklar ... ve ... hakkında uyuşturucu madde ticaretinden verilen hükmün incelenmesinde:
    1-)Suç tarihinde yürürlükte bulunan CMK’nın 139. maddesine göre gizli soruşturmacı görevlendirilebilmesi için işlenen suçun kanunda sayılan ve gizli soruşturmacı kullanılabilecek suçlardan olması, suçun işlendiği konusunda somut delillere dayanan kuvvetli şüphe sebeplerinin bulunması, başka yolla delil elde etme imkanının bulunmaması, suçun örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenmiş bir suç olması ve yetkili ve görevli mahkemece verilmesi gerekli olup, suçun sübutunun tespiti için sanıklardan uyuşturucu madde alma-temin etme eylemini gerçekleştiren gizli soruşturmacılar kolluk görevlisi ise “suç ve faili belirleme, suçla ilgili delilleri toplama” konusunda faaliyette bulunabileceklerinden, öncelikle gizli soruşturmacıların adli kolluk görevlisi olup olmadıklarının sorulması, adli kolluk görevlisi ise CMK’nın 139/3. maddesi hükmü de gözetilerek tanık olarak dinlenip gerekli görülmesi halinde raporlarda belirtilen şahısların adı geçen sanıklar olup olmadığı hususunda teşhis yaptırılıp tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının belirlenmesi gerekirken eksik araştırmaya dayalı olarak hüküm kurulması,
    2-)Gerekçesi “B-2” bölümünde açıklandığı üzere sanıklar hakkında koşulları bulunmamasına rağmen TCK’nın 188/5. maddesinin uygulanmak suretiyle fazla ceza tayin edilmesi,
    3-)Sanık ...’nin gizli soruşturmacılara uyuşturucu madde satışı dışında, 11.12.2014, 07.02.2015 ve 07.05.2014 tarihlerinde uyuşturucu maddelerle yakalandığı, sanığın suça konu uyuşturucu maddelerin kendisine ait olmadığını savunduğu anlaşılmakla; söz konusu olaylara ilişkin 11.12.2014, 08.02.2015 ve 07.05.2014 tarihli tutanakları düzenleyen görevlilerin tanık olarak beyanlarının alınması ve sonucuna göre sanık hakkında TCK’nın 43. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi,
    4-)Sanık Kubettin’in gizli soruşturmacılara uyuşturucu madde satışının dışında 30.01.2015 tarihinde uyuşturucu maddelerle yakalanması nedeniyle sanık hakkında TCK’nın 43. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesi uyarınca sonuç ceza bakımından sanıkların kazanılmış hakkının saklı tutulmasına,
    F-)Sanık ... hakkında uyuşturucu madde ticaretinden verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde:
    1-)Suç tarihinde yürürlükte bulunan CMK’nın 139. maddesine göre gizli soruşturmacı görevlendirilebilmesi için işlenen suçun kanunda sayılan ve gizli soruşturmacı kullanılabilecek suçlardan olması, suçun işlendiği konusunda somut delillere dayanan kuvvetli şüphe sebeplerinin bulunması, başka yolla delil elde etme imkanının bulunmaması, suçun örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenmiş bir suç olması ve yetkili ve görevli mahkemece verilmesi gerekli olup, suçun sübutunun tespiti için sanıktan uyuşturucu madde alma-temin etme eylemini gerçekleştiren gizli soruşturmacılar kolluk görevlisi ise “suç ve faili belirleme, suçla ilgili delilleri toplama” konusunda faaliyette bulunabileceklerinden, öncelikle gizli soruşturmacıların adli kolluk görevlisi olup olmadıklarının sorulması, adli kolluk görevlisi ise CMK’nın 139/3. maddesi hükmü de gözetilerek tanık olarak dinlenip gerekli görülmesi halinde raporlarda belirtilen şahısların adı geçen sanık olup olmadığı hususunda teşhis yaptırılıp tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken eksik araştırmaya dayalı olarak hüküm kurulması,
    2-)Gerekçesi “B-2” bölümünde açıklandığı üzere sanık hakkında koşulları bulunmamasına rağmen TCK’nın 188/5. maddesinin uygulanmak suretiyle fazla ceza tayin edilmesi,
    3-)01.01.1997 doğumlu olan sanığın kendisi yönünden son suç tarihi olan 13.10.2014 tarihinde on sekiz yaşından küçük olması nedeniyle hakkında TCK’nın 31/3. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, hükmolunan ceza miktarı ile tutuklu kalınan süre dikkate alınarak sanık hakkında tahliye taleplerinin reddine,
    G-)Sanık ... hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde:
    Üzerinde her hangi bir uyuşturucu madde ele geçmeyen sanığın, diğer sanıkların gizli soruşturmacılara veya kullanıcılara uyuşturucu madde satma eylemlerine iştirak ettiğine ilişkin, savunmasının aksine mahkûmiyetine yetecek kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilmeden beraati yerine mahkûmiyetine karar verilmesi,
    Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, bozmanın niteliğine göre sanığın SALIVERİLMESİNE, başka bir suçtan hükümlü ya da tutuklu bulunmadığı takdirde salıverilmesinin sağlanması için ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına yazı yazılmasına, 26.11.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.



    TEFHİM TUTANAĞI: 26.11.2018 tarihinde verilen bu karar Yargıtay Cumhuriyet savcısı Hikmet Turan"ın katılımıyla ve duruşmada savunmasını yapmış bulunan sanık ... müdafii Av. ... ile sanıklar ... ve ... müdafii Av. ..."in yokluklarında 06.12.2018 tarihinde, açık olarak okunup anlatıldı.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi