Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2014/25446 Esas 2014/31165 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/25446
Karar No: 2014/31165
Karar Tarihi: 22.12.2014

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2014/25446 Esas 2014/31165 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2014/25446 E.  ,  2014/31165 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Eskişehir 2. İcra Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 10/07/2014
    NUMARASI : 2014/141-2014/399

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
    Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
    Alacaklı tarafından borçlu şirket hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, borçlu tarafından, takip dayanağı bonoda borçlu şirketin sadece kaşesinin bulunduğu, şirketi temsile yetkili kişinin imzasının bulunmadığı ileri sürülerek takibin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurulduğu, mahkemece, imzaların diğer borçlu tarafından atıldığının alacaklı tarafından ikrar edilmesi ve bu kişinin de borçlu şirket yetkilisi olmaması nedeniyle talebin kabulü ile takibin durdurulmasına ve alacaklı aleyhine tazminata hükmedildiği görülmüştür.
    6102 sayılı TTK.nun 776/1. maddesine göre; takip konusu bononun kambiyo vasfını taşıması için; "...düzenleyen kimsenin imzasını " ihtiva etmesi zorunludur. Anılan maddede sorumluluk için sadece imzadan söz edilmiş, birden fazla imzanın bulunması koşul olarak öngörülmemiştir. 6098 sayılı TBK nun 15. maddesine göre ise, imzanın, borç altına giren kimsenin el yazısı olması gerekir. El yazısı ile atılacak imzanın şekli konusunda yasada hüküm bulunmamaktadır. Kişi, kendisine özgü belli karakterleri içeren sembolleri belirterek imza atabileceği gibi, ad ve soyadını bizzat el yazısı ile yazmak suretiyle de imza atabilir. Ancak bu durumda borçlu, ad ve soyadını yazarken imza atmayı amaç edinmelidir.
    Somut olayda; takip dayanağı bononun keşideci kısmında borçlu şirket kaşesinin bulunduğu, temsile yetkili kişinin imzasının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Borçlu şirket temsilcisinin elinden çıkmış ıslak imza bulunmaması nedeniyle, yukarıda açıklanan imza unsurunu içermeyen takip konusu bono, kambiyo senedi vasfını taşımamaktadır. Bu durumda mahkemece İİK.nun 170/a-2. maddesi gereğince istemin kabulü ile takibin iptaline karar verilmesi gerekirken, itirazın kabulü ile takibin durdurulması yönünde hüküm tesisi doğru değil ise de, karar alacaklı tarafından temyiz edildiğinden aleyhe bozma yasağı ilkesi gereğince bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.
    Ancak İİK.nun 170/a. maddesinde öngörülmemesi nedeniyle alacaklı aleyhine tazminata hükmedilmesi doğru olmadığından kararın bu nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir.
    SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Eskişehir 2. İcra Hukuk Mahkemesi"nin 10.07.2014 tarih ve 2014/141 E. - 2014/399 K. sayılı kararının hüküm kısmının tazminata ilişkin (2.) maddesinin silinerek karar metninden tamamen çıkarılmasına, kararın düzeltilmiş bu şekliyle İİK 366. ve HUMK’nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), mahkeme kararı düzeltilerek onandığından harç alınmasına yer olmadığına, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.