16. Ceza Dairesi 2019/2832 E. , 2020/6181 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : Antalya 9. Ağır Ceza Mahkemesinin 09.03.2018 tarih ve 2017/59 - 2018/63 sayılı kararı
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : 1) Sanıklar ..., ... hakkında TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62, 53, 58/9, 63 maddeleri uyarınca hükmedilen mahkumiyet kararlarına ilişkin istinaf başvurularının esastan reddi
2) Sanık ... hakkında TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62, 53, 58/9, 63 maddeleri uyarınca hükmedilen mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurularının düzeltilerek esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle;
Temyiz edenlerin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Sanık ... müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin, İlk Derece ve Bölge Adliye Mahkemesinde, silahların eşitliği ve çelişmeli yargılama ilkesi doğrultusunda, savunmaya yeterli imkanın sağlanması ve bu hakkın etkin şekilde kullandırılmış olması, temyiz denetiminde sınırsız şekilde yazılı savunma imkanının kullanılabilme olanağının bulunması karşısında savunma hakkının kısıtlanması söz konusu olmadığından, 01.02.2018 tarihli ve 7079 sayılı Kanunun 94. maddesi ile değişik CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca takdiren REDDİNE, diğer sanıklar yönünden hükmolunan cezanın süresine göre şartları bulunmadığından sanıklar ... ve ... müdafilerinin duruşmalı inceleme istemlerinin CMK"nın 299. maddesi uyarınca REDDİNE,
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1)Sanıklar ..., ... ve ... hakkında kurulan mahkumiyet hükümlerinin yapılan temyiz incelemesinde;
Sanık ..."nin çocuğunu örgütle iltisaklı okula göndermesi eyleminin müsnet suç yönünden delil ya da örgütsel faaliyet olarak değerlendirilemeyeceği belirlemekle,
Suç tarihinin sanıklar ... ve ... yönünde yakalama tarihi olan "24.07.2016", sanık ... yönünden yakalama tarihi olan "01.02.2017" yerine İlk Derece Mahkemesinin gerekçeli karar başlığında “2016” olarak yazılması mahallinde düzeltilmesi mümkün maddi hata olarak kabul edilmiştir.
Diğer delillerin atılı suçun sübutu için yeterli olduğu görülmekle, sanıklar ... ve ..."nin ByLock kullanıcısı olduğunu bildiren ayrıntılı ByLock tespit ve değerlendirme tutanaklarının dosyaya gelmesi beklenilmeden karar verilmesi sonuca etkili bulunmamıştır.
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükümlere esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanıklar ..., ..., ... ve sanıklar müdafilerinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden, CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
2)Sanıklar ..., ... ve ... hakkında kurulan mahkumiyet hükümlerinin yapılan temyiz incelemesinde, yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
a)Anayasanın 138/1. maddesi hükmü, TCK"nın 61/1. maddesinde düzenlenen cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine ilişkin ölçütlerle aynı Kanunun 3/1. maddesi uyarınca; suçun işleniş biçimi, işlendiği yer ve zaman, meydana gelen tehlikenin ağırlığı göz önünde bulundurularak, hakkaniyete uygun makul bir ceza tayini gerektiği gözetilmeden teşdidin derecesinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde fazla cezaya hükmedilmesi,
b) İlk Derece Mahkemesi gerekçeli karar başlığında suç tarihinin sanıklar ..., ... ve ... yönünden yakalama tarihi olan "24.07.2016" yerine “2016” olarak yazılması ve sanık ... yönünden gözaltı tarihinin "05.08.2016 - 18.07.2017" yerine "05.08.2016 - 24.04.2017" olarak yazılması,
3) Sanık ... ile ilgili olarak;
Çocuğunu örgütle iltisaklı okula göndermesi eyleminin örgütsel faaliyet olarak kabul edilemeyeceğinin gözetilmemesi,
4) Sanık ... ile ilgili olarak;
Örgüt liderinin talimatı üzerine hesap açtığı ve işlem yaptığı yönünde delil bulunmayan sanığın Bank Asya"da hesabının bulunmasının örgütsel faaliyet olarak kabul edilmesi,
Kanuna aykırı, sanık ... ve sanıklar müdafiilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, sanık ..."nun tutuklulukta geçirdiği süre, atılı suç için kanun maddelerinde öngörülen ceza miktarı, mevcut delil durumu ve bozma nedeni gözetilerek tutukluluk halinin devamına, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Antalya 9. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 07.12.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.