Esas No: 2021/7687
Karar No: 2022/3538
Karar Tarihi: 03.03.2022
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2021/7687 Esas 2022/3538 Karar Sayılı İlamı
5. Hukuk Dairesi 2021/7687 E. , 2022/3538 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kabul kısmen reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacılar ve feri müdahil ... vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R -
Dava ve birleştirilen dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş; karar, davacılar, davalı ... ve feri müdahil ... vekilerince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgelere göre; dava konusu taşınmazın İzmir 10. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 22.10.1981 tarih 1981/1388-707 E/K sayılı kararı ile Kamulaştırma Kanunu'nun 17. maddesi gereğince Hazine adına tesciline karar verildiği, taşınmazın 03.06.1982 tarihinde Hazine adına hükmen tescil edildiği anlaşılmıştır.
1-Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Alınan rapor, hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki;
21/12/2019 tarihinde kabul edilerek 24/12/2019 gün 30988 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 7201 sayılı Kanun'un 6. ve 7. maddesi ve 09/06/2021 tarihinde kabul edilerek 19/06/2021 gün 31516 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 7327 sayılı Kanun'un 20. ve 27. maddeleri ile 2942 sayılı Yasaya Eklenen ek-3, geçici 15. ve 17. maddesi uyarınca, taşınmazın tapuda Hazine adına tescil tarihi olan 03.06.1982 tarihinin değerlendirme tarihi olarak kabul edilmesi doğru ise de,
Dava konusu taşınmazın değerlendirme tarihi olan 03.06.1982 tarihi itibariyle belediye imar planı içinde olup olmadığı, imar planı içerisinde ise tarihi, ölçeği ve türü (1/1000, 1/1500, 1/25000 uygulama, nazım ..) araştırılarak 1/1000 ölçekli imar planı içerisinde olmadığının tespiti durumunda belediye veya mücavir alan sınırları dahilinde bulunup bulunmadığı, belediye hizmetlerinden yararlanıp yararlanmadığı ve etrafının meskun olup olmadığı diğer ölçekli plan dahilinde ise plandaki konumu, plan kapsamında alınma amacı, yerleşim yerine uzaklığı, şehrin gelişme istikametinde olup olmadığı hususları ilgili Belediye Başkanlığı'ndan sorulduktan sonra;
a)Dava konusu taşınmazın arsa niteliğinde olduğunun anlaşılması halinde; taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde re'sen emsal celbi yoluna gidilmesi, taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğü'nden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değeri belirlendikten,
b)Dava konusu taşınmazın arazi olduğunun anlaşılması halinde ise; yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu eşliğinde keşif yapılarak, dava konusu taşınmazda ekimi yapılan yörede yaygın mutad münavebe ürünlerinin hangileri olduğu ve bunların değerlendirme tarihi itibariyle dekar başına ortalama verim miktarları ile hasat dönemindeki ortalama kilogram satış fiyatları ve üretim masrafları İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü'nden getirtilerek taşınmazın olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelirine göre değer biçildikten sonra, bulunan bedele varsa taşınmazın değerine etki edecek objektif artış gerektiren unsurlar da eklenerek, bedel belirlendikten,
Sonra, tespit edilen bu bedelin Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) tablosundaki aylık değişim oranları esas alınmak suretiyle dava tarihi itibarıyla güncellenmesi gerekirken, bu yönteme uymadan hazırlanan bilirkişi ek raporunun hükme esas alınması,
2-04.02.2020 tarihli celsede ihbar olunan ... vekilinin feri müdahale talebi kabul edildiği halde gerekçeli karar başlığında ihbar olunan sıfatıyla gösterilmesi,
Doğru görülmemiştir.
Davacılar, davalı ... ve feri müdahil ... vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 03/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.