14. Hukuk Dairesi 2017/5897 E. , 2018/2610 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 10.02.2014 gününde verilen dilekçe ile ecrimisil, karşı dava tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde alacak istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davacı-karşı davalı ..."ın ecrimisil davasının kısmen kabul kısmen reddine, davalı-karşı davacı ..."ın tapu iptali, tescil ve alacak davasının dava şartı yokluğundan reddine dair verilen 21.01.2016 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalı-karşı davacı ... vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 17.10.2017 günü için yapılan tebligat üzerine gelen olmadı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... 05/02/2014 tarihli dilekçesiyle; davalı kardeşi ile 1103 parsel taşınmaz üzerinde 2 daire, 2 dükkanın tapuda 1/2 hissesine sahip olduğunu, daire ve dükkanları birlikte yaptıkları halde 21 Eylül 2010 tarihinden itibaren taşınmazın tamamını davalının kullandığını, davalının 11/09/2013 tarihinde payını ablası dava dışı Hilele Çiftçigil"e devrinin muvazaalı olduğunu, 42 aylık ecrimisil bedelinin biriktiğini, davalıdan 34.850,00 TL ecrimisilin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsilini istemiştir.
Davalı/karşı davacı ... vekili dilekçesinde; öncelikle davanın reddini, karşılık davada davacının hissesini 70.000,00 TL"ye davalıya satmak üzere sözlü olarak anlaştıklarını, paranın davacının ... Şubesi hesabına 11.01.2011 tarihinde 34.651 TL, ayrıca 24.01.2011 tarihinde 27.500 TL yatırılmış olup kalan satış bedelinin davacıya elden ödendiğini belirterek 1103 parsel sayılı taşınmazdaki davacı/karşı davalı adına kayıtlı 1/2 hissenin iptali ile müvekkilinin adına tesciline, talepleri kabul edilmediği takdirde müvekkili tarafından davacı/karşı davalıya ödenen 62.151 TL"nin ödendiği tarihten itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte tahsilini istemiştir.
Mahkemece, hükme esas olan bilirkişi raporunda ecrimisil bedelinin 48.504,66 TL olduğu, davacının hissesine düşen kısmın 24.212,33 TL olduğu gerekçesiyle davanın bu miktar üzerinden kabulüne, fazlaya ilişkin kısmın reddine; davalı/karşı davacının açmış olduğu tapu iptali ve tescil davasının ise keşif sırasında belirlenen 1/2 paya tekabül eden (129.763,5 TL) değer üzerinden harç eksikliği 30.04.2015 tarihli celsede davalı vekiline yapılan ihtara rağmen ikmal edilmediğinden iş bu davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiştir.
Ecrimisil, kötüniyetli zilyedin malike ödemekle yükümlü olduğu haksız işgal tazminatıdır. Ayrıca, 25.5.1938 tarih, 29/10 sayılı İçtihatları Birleştirme Kararı ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 147. (818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 126.) maddesi hükmü gözetilerek ecrimisil istekleri 5 yıllık zamanaşımına tabi olup, beş yıllık zamanaşımı süresi dava tarihinden geriye doğru hesaplanır.
Bir dava açıldıktan sonra da sahip olunan tasarruf yetkisi gereği dava konusu olan hak veya malın üçüncü kişilere devri mümkündür. Bu durumda bir dava şartı olan davayı takip yetkisi ortadan kalkmış olduğundan, davanın açıldığı haliyle devam etmesi düşünülemez.
Mahkemece, dava konusunun üçüncü kişiye temliki re’sen dikkate alınacaktır. Ancak, hakim, dava şartının ortadan kalkması nedeniyle davayı reddetmeyip davayı veya savunmayı değiştirme yasağının bir istisnası olan 6100 sayılı HMK’nun 125. maddesi uyarınca seçimlik hakkını kullanmak üzere diğer tarafa önel verecektir.
Anılan maddeye göre,
1-Davanın açılmasından sonra, davalı taraf, dava konusunu üçüncü bir kişiye devrederse, davacı aşağıdaki yetkilerden birini kullanabilir:
a) İsterse, devreden tarafla olan davasından vazgeçerek, dava konusunu devralmış olan kişiye karşı davaya devam eder. Bu takdirde davacı davayı kazanırsa, dava konusunu devreden ve devralan yargılama giderlerinden müteselsilen sorumlu olur.
b) İsterse, davasını devreden taraf hakkında tazminat davasına dönüştürür.
Somut olaya gelince; davalı ..., davacının 1/2 payını 10.01.2011 tarihinde haricen satın aldığını ileri sürerek eecrimisil talebinin reddi, karşı davasında ise (davacının payını haricen satın aldığını ileri sürerek) tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde alacak isteminde bulunmuştur.
Mahkemece, davalı-karşı davacının harç yatırmadığından söz edilerek davasının usulden reddine karar verilmiş, asıl dava bakımından ise bilirkişi tarafından hesaplanan ecrimisil hükmedilmiştir.
Hükmü, davalı - karşı davacı ... vekili temyiz etmiştir.
1-Asıl dava bakımından davalı-karşı davacı, davacının payını 10.01.2011 tarihinde haricen satın aldığını ileri sürdüğünden ve bu konuda tanıkları olduğunu bildirdiğinden, davacının ecrimisile hak kazanıp kazanmadığının tarafların tüm delilleri değerlendirilmek, özellikle gösterdikleri tanıklar dinlenmek suretiyle araştırılması gerekir. Noksan inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
2- Karşı dava bakımından; Harçlar Kanununun 30 ve 32. maddeleri uyarınca işlem yapılması gerekirken doğrudan davanın usulden reddi doğru değildir. Öte yandan harç tamamlandığı takdirde karşı davalı ... taşınmazı dava tarihinden sonra 17.04.2014 tarihinde 3. kişiye devir ettiğinden HMK 125. maddesi gereğince işlem yapılması gerektiği gözetilip neticesine göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı-karşı davacı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.