Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/4303
Karar No: 2015/9984
Karar Tarihi: 26.05.2015

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2015/4303 Esas 2015/9984 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Taraflar arasındaki alacak davasında davalının şirket işçisi olmadığı, iş sözleşmesinin fesheden başka bir şirketin davacıya tüm haklarını ödediği savunulmuş ancak mahkemece istekler kısmen hüküm altına alınmıştır. Ancak bilirkişi raporundaki kararın hangi seçeneğine göre verildiği hüküm gerekçesinden anlaşılamamıştır. Bu nedenle tarafların temyiz itirazları kabul edilmiş, karar bozulmuş ve avukatlık ücreti davalıya verilmiştir. Anayasanın 141. maddesi uyarınca, yargı kararlarının gerekçeli olarak yazılması gerekir. Bu husus 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297. maddesinde de hüküm altına alınmıştır. Maddi olgularla hüküm fıkrası arasındaki hukuki bağlantının kurulabilmesi ve kararların doğruluğunun denetlenebilmesi için yargıcın, tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri kararda göstermesi zorunludur.
7. Hukuk Dairesi         2015/4303 E.  ,  2015/9984 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi
    Dava Türü : Alacak

    Taraflar arasındaki dava sonucunda verilen hükmün süresi içinde taraflarca temyiz edilip incelemenin Yargıtayca duruşmalı olarak yapılması davalı .... vekili Av...... tarafından istenilmekle, duruşma için tebliğ edilen 26.05.2015 günü belirlenen saatte temyiz eden davalı ..... vekili Av...... geldi. Temyiz eden davacı taraftan gelen olmadı. Gelenin huzuru ile duruşmaya başlandı. Duruşmada hazır bulunan tarafın sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyadaki belgeler incelendi. Gereği görüşüldü:
    Davacı vekili, davacının davalıya ait işyerinde çalışırken iş sözleşmesinin çalıştığı .... Bölge Müdürlüğü"nün kapatılması nedeni ile feshedildiğini, haklarının ödeneceği vaadi ile bir kısım belgeler imzalatıldığını ancak alacaklarının ödenmediğini, fazla mesai yaptığını, milli bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığını, yıllık izinlerini kullanmadığını iddia ederek kıdem tazminatı ile bazı işçilik alacaklarının tahsilini talep etmiştir.
    Davalı vekili, davacının davalı şirket işçisi olmadığını, davalı şirkete husumet yöneltilemeyeceğini, kaldı ki iş sözleşmesini fesheden davacı dışı Arma isimli şirketin davacıya tüm haklarını ödediğini, davacının ibraname imzaladığını, fazla mesai yapmadığını, tatil günlerinde çalışmadığını savunmuş ve davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece istekler kısmen hüküm altına alınmıştır.
    Anayasanın 141. maddesi uyarınca, yargı kararlarının gerekçeli olarak yazılması gerekir. Bu husus 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297. maddesinde de hüküm altına alınmıştır. Anılan anayasal ve yasal düzenlemeler gereğince yargıcın, tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri kararda göstermesi zorunludur. Maddi olgularla hüküm fıkrası arasındaki hukuki bağlantı da ancak bu şekilde kurulabilecek, ayrıca yasal unsurları taşıyan bu gerekçe sayesinde, kararların doğruluğunun denetlenebilmesi mümkün olacaktır.
    Somut olayda, hükme esas alınan bilirkişi raporunda özellikle kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin açısından, davalının yaptığı savunulan ödemelerin mahsup edilmesinin gerekip gerekmeyeceğine ve yıllık izin kullanım belgelerinden 35 günlük izin belgesine itibar edilip edilmeyeceği seçeneğine göre ikili hesaplama yapılmıştır. Mahkemece bilirkişi raporunun hangi seçeneğine göre karar veridiği hükmün gerekçe kısmından anlaşılamadığından temyiz nedenlerine göre kararın denetimi yapılamamakta olup bu şekilde hüküm kurulması hatalı olmuştur.
    O halde tarafların bu yönü amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında kendisini vekille temsil ettiren davalı taraf yararına takdir olunan 1.100,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine bozma nedenine göre tarafların sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacı ve davalıya iadesine, 26.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi