Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/12733 Esas 2017/7144 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/12733
Karar No: 2017/7144
Karar Tarihi: 19.10.2017

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/12733 Esas 2017/7144 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davalı finans kuruluşu, müvekkili ile genel kredi sözleşmesine dayalı olarak ticari işlemler gerçekleştirdi. Ancak kurumsal finansman desteği kredisi kullanılmadı ve müvekkilin imzası bulunmadığından bahisle, müvekkilin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi talep edildi. Mahkeme, kredi sözleşmesinin aslı da getirtilmek suretiyle grafoloji ve sahtecilik uzmanı bilirkişiye imza incelemesi yaptırılması sonucunda, imzaların sahte olduğunu tespit etti. Kredinin şirket temsilcisi tarafından kullanılmadığı kanaatine varılarak mahkeme, davacı şirketin borçlu olmadığının tespitine hükmetti. Ancak 29.10.2016 tarih ve 29872 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 675 sayılı KHK’nun 16. maddesi gereğince mahkeme kararı bozularak, davanın Reddine karar verildi. Kararın sonunda yer alan kanun maddeleri: 675 sayılı KHK’nun 16. maddesi, 15/8/2016 tarihli ve 670 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınması Gereken Tedbirler Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 5 inci maddesi.
19. Hukuk Dairesi         2016/12733 E.  ,  2017/7144 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili, müvekkili ile davalı finans kuruluşu arasında genel kredi sözleşmesine dayalı olarak ticari işlemler gerçekleştirildiğini, davalı finans kuruluşu tarafından ... 1. Noterliği aracılığı ile keşide edilen 12/09/2014 tarih 25035 yevmiye numaralı ihtarname ile müvekkilinin hesabının kat edilerek muaccel hale gelen toplam 1.293.027,66 TL kredi borcunun ödenmesinin talep edildiği, ancak müvekkili tarafından kurumsal finansman desteği kredisi kullanılmadığı ve kurumsal finansman desteği talep formlarında müvekkilinin imzasının bulunmadığından bahisle müvekkilinin 1.293.027,66.- TL borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, kurumsal finansman destek kredisinin şirket yetkilisinin imzasıyla ve bilgisi dahilinde kullandırıldığından bahisle davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece, davacı şirketin imza sirküleri incelendiğinde, şirkete 06/11/2008 tarihinde on yıllığına ... ün temsilci olarak atandığı, imza yetkisinin bu süre içerisinde davacı ... e ait olduğu, şirket temsilcisinin imza asılları ile el ürünü imza örnekleri alınarak kredi sözleşmesinin aslı da getirtilmek suretiyle grafoloji ve sahtecilik uzmanı bilirkişiye imza incelemesi yaptırılması sonucunda 12 adet kurumsal finansman desteği talep formundaki imzaların... elinden çıkmadığı, sahte olarak atıldığının tespit edildiği, her ne kadar davalı tarafça sunulan 12/04/2016 tarihli beyan dilekçesinde 17/02/2009 tarihli vekaletname ile dava dışı ... "ün süresiz olarak kredi çekmeye, işlem yapmaya yetkili kılındığı, davalı bankadan şirket adına krediyi çekenin bu şahıs olduğu iddia edilmiş ise de, davacı tarafça dosyaya ibraz edilen azilnameden 21/07/2010 tarihinde... ün vekaletten azledilmiş olduğu, kaldı ki davalı tarafın cevap dilekçesinde kredinin bizzat davalı şirket temsilcisi ... tarafından kullanıldığı yönündeki beyanı dikkate alındığında savunmanın çelişkili olduğu, kredinin şirket temsilcisi tarafından kullanılmadığı kanaatine varılarak iş bu krediler sebebiyle davacı şirketin borçlu olmadığının tespitine hükmedilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davanın davalısı ...’dür.
    29.10.2016 tarih ve 29872 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 675 sayılı KHK’nun 16. maddesinin birinci fıkrası, “…20/7/2016 tarihli ve 2016/9064 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla ülke genelinde ilan edilen olağanüstü hal kapsamında yürürlüğe konulan kanun hükmünde kararnameler gereğince kapatılan kurum, kuruluş, özel radyo ve televizyonlar, gazete, dergi, yayınevi ve dağıtım kanalları ile bunların sahibi gerçek veya tüzel kişiler aleyhine 17/8/2016 tarihinden önce açılan davalar ile bu kapsamda Hazine ile Vakıflar Genel Müdürlüğüne husumet yöneltilen davalarda mahkemelerce, 15/8/2016 tarihli ve 670 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınması Gereken Tedbirler Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 5 inci maddesi uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle red kararı verilir. Bu kararlar duruşma günü beklenmeksizin dosya üzerinden kesin olarak verilir ve davacılara resen tebliğ edilir. Tarafların yaptığı yargılama giderleri kendi üzerlerinde bırakılır…” düzenlemesini içermektedir. Bu düzenleme gereğince bir karar verilmek üzere mahkeme kararının bozulması gerekmektedir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair yönlerin incelenmesine yer olmadığına, 19/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.












    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.