3. Ceza Dairesi Esas No: 2019/18664 Karar No: 2020/286 Karar Tarihi: 07.01.2020
Kasten yaralama - tehdit - hakaret - Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/18664 Esas 2020/286 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, sanığın kasten yaralama, tehdit ve hakaret suçlarından mahkumiyetine karar verilmiştir. Ancak, sanık hakkında hakaret suçu yönünden kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz istemi reddedilmiştir. Kasten yaralama suçu yönünden kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz istemi ise, adli tıp kriterlerine uygun olmadığı gerekçesiyle fazla ceza tayini nedeniyle bozulmuştur. Ayrıca, tehdit suçu yönünden kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz istemi de, hapis cezasının seçenek yaptırımlara çevrilmemesi ve hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmemesi gerekçesiyle bozulmuştur. Kararda, 5320 sayılı Kanun'un 8/1, 6723 sayılı Kanun'un 33 ve 1412 sayılı CMUK'un 321 maddeleri yer almaktadır. Ayrıca, Anayasa Mahkemesinin 5237 sayılı TCK'nin 53/1 maddesini iptal etmesi nedeniyle hak yoksunluklarının değerlendirilmesine de vurgu yapılmıştır.
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü: 1)Sanık hakkında hakaret suçu yönünden kurulan mahkumiyet hükmüne yönelen temyiz isteminin yapılan incelemesinde; Hükmolunan adli para cezasının tür ve miktarı itibariyle, 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 31.03.2011 tarih ve 6217 sayılı Kanun"un 26. maddesi ile 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanun"a eklenen geçici 2. maddesi uyarınca kesin hüküm niteliği taşıdığı anlaşılmakla, sanığın temyiz isteminin 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi uyarınca REDDİNE, 2)Sanık hakkında kasten yaralama suçu yönünden kurulan mahkumiyet hükmüne yönelen temyiz isteminin yapılan incelemesinde; a)Adli tıp kriterleri açısından kemik kırıklarının hayat fonksiyonlarına etkisinin hafif (1) ila ağır (6) derece şeklinde sınıflandırılması ve 5237 sayılı TCK"nin 87/3. maddesinde kemik kırığının hayat fonksiyonlarına etkisine göre cezanın en fazla (1/2) oranında artırılmasının öngörülmüş olması karşısında, katılanın adli raporunda vücudundaki kemik kırığının hayat fonksiyonlarına etkisinin orta (2.) derece olduğu belirtilmesine rağmen, 5237 sayılı TCK"nin 3. maddesindeki orantılılık ilkesine aykırı olarak sanığın cezasında (1/3) oranında artırım yapılması suretiyle fazla ceza tayini, b)Sanığın duruşmada hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesini talep etmiş olduğu ve sabıkasız olması dikkate alınarak ""3 aydan fazla hapis cezasına mahkum edilmiş olması, sanığın sabıkalı kişiliği ... yeniden suç işlemeyeceği hususunda mahkememizde olumlu kanaat oluşmadığı"" şeklindeki dosya kapsamı ile uyumsuz gerekçeler ile sanık hakkında 5271 sayılı CMK"nin 231. ve 5237 sayılı TCK"nın 51. maddelerinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi, c)Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53/1. maddesindeki bazı hükümlerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 3)Sanık hakkında tehdit suçu yönünden kurulan mahkumiyet hükmüne yönelen temyiz isteminin yapılan incelemesinde; a)Sanığın fiili işlediği tarihte altmışbeş yaşını bitirdiği ve dosyada mevcut adli sicil kaydına göre daha önceden hapis cezasına mahkum edilmemiş olduğu anlaşılmakla, sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 106/1-1.cümlesi gereğince hükmolunan kısa süreli hapis cezasının 5237 sayılı TCK"nin 50/3. maddesindeki zorunluluk gereğince, 5237 sayılı TCK"nin 50/1. maddesinde düzenlenen seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Kabule göre de; b)Sanığın duruşmada hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesini talep etmiş olduğu ve sabıkasız olması dikkate alınarak ""3 aydan fazla hapis cezasına mahkum edilmiş olması, sanığın sabıkalı kişiliği ... yeniden suç işlemeyeceği hususunda mahkememizde olumlu kanaat oluşmadığı"" şeklindeki dosya kapsamı ile uyumsuz gerekçeler ile sanık hakkında 5271 sayılı CMK"nin 231. ve 5237 sayılı TCK"nın 51. maddelerinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi, c)Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53/1. maddesindeki bazı hükümlerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 07.01.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.