6. Ceza Dairesi 2014/4498 E. , 2017/898 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Yağma
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 20/02/2014 tarihli kenar yazısı ile Daireye gönderilmekle, başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Hükümlünün suç tarihlerinde müştekiler....ve ... ...’ın birlikte bulunduğu işyerine, müştekiler ... ... ve ...nın birlikte bulunduğu işyerine, müştekiler ...’ın birlikte bulunduğu işyerine olmak üzere üç ayrı işyerine birden fazla kişiyle birlikte silahlı baskın yaparak ayrı ayrı müştekilere ait olduğunu bildiği para, altın ve eşyaları yağmalaması eylemlerinin İstanbul 6.Ağır Ceza Mahkemesinin 24.06.1992 gün ve 1992/14 Esas, 1992/117 Karar sayılı kararı ile; müştekiler ..., ... ve ...’a yönelik eylemleri 765 sayılı Yasanın 497/2, 80, 522, 59, 31, 33. müştekiler ... ve ...’e yönelik eylemleri 497/2, 80, 59, 31, 33, müştekiler ..., .., ... ve ...’e yönelik eylemleri 497/2, 80, 522, 59, 31, 33. maddelerine mümas görülerek cezalandırıldığı ve 77. madde uyarınca neticeten 36 yıl ağır hapis cezası ile hükümlendirildiği, anılan kararın Dairemizin 22.10.1992 gün ve 1992/6752-6951 sayılı kararı ile onandığı, 5237 sayılı TCK’nın 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe girmesi üzerine dava dosyasını ele alan İstanbul 6.Ağır Ceza Mahkemesi hükümlü hakkında 31.03.2009 gün ve 1992/14 Esas, 1992/117 Karar sayılı ek karar ile; 5237 sayılı yasanın lehe olduğunu değerlendirip yaptığı uyarlama sonucunda, 5237 sayılı TCK’nın 149/1-a,c,d, 43, 62, 53.maddeleri uyarınca 12 yıl 6 ay hapis cezası ile (3 kez) cezalandırılmasına karar verdiği anlaşılmakla, 765 sayılı Yasada yağma suçunda zincirleme suç hükümlerinin uygulanmasına engel bir düzenleme bulunmamasına rağmen 5237 sayılı TCK’nın 43/3. madde ve fıkrası gereğince zincirleme suç hükmünün yağma suçlarında uygulama olanağının bulunmadığı ve bu nedenle her mağdura yönelik yağma eyleminin ayrı suç oluşturduğu ve infaz aşamasında verilen uyarlama kararlarının kazanılmış hak oluşturmayacağı birlikte değerlendirildiğinde; hükümlü hakkında 765 sayılı Yasaya göre kurulan önceki hükmün lehine olduğu gözetilmeden yazılı şekilde uygulama yapılması,
Bozmayı gerektirmiş, hükümlü ... savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 18.04.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.