10. Hukuk Dairesi 2018/6093 E. , 2020/286 K.
"İçtihat Metni"Bölge Adliye
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davacı Kurum ve davalılardan ... vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, davacı Kurum ve davalılardan ... vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM
Davacı Kurum, 02/08/2007 gününde meydana gelen iş kazası sonucu yaralanan sigortalıya bağlanan gelirlerin rücuan tahsilini istemiştir.
II-CEVAP
Davalılardan .... vekili; Diyarbakır Mahkemelerinin yetkili olduğunu, alacağın zamanaşımına uğradığını, davanın; belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, olayın teknik bir arızadan meydana geldiğini ve zorunlu mali mesuliyet sigortası kapsamında sigortalıya 48.502,00 TL ödendiğini belirtmek sureti ile davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı ... vekili; davalının 3. kişi konumunda olduğunu, davalının maluliyetine ilişkin devam eden 2010/230 Esas sayılı dava dosyasına ibraz edilen bilirkişi raporunda belirtildiği üzere kazanın nedeninin teknik arıza olduğunu ve zamanaşımın gerçekleşmiş bulunduğunu belirtmek sureti ile davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III-MAHKEME KARARI
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
İlk derece Mahkemesince “Davanın kabulüne, 101.467,58 TL Kurum zararının onay ve herbir ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil olunarak davacıya verilmesine,” karar verilmiştir.
B-BAM KARARI
Davacı Kurum ve davalılardan ... vekillerinin istinaf istemlerinin 6100 sayılı HMK"nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine, karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davacı Kurum vekili temyiz dilekçesinde: Dörtyol İş Mahkemesinin 2013/455 esas sırasında kayıtlı ve aynı iş kazasında yaralanan ...’a yapılan ödemelerin rücuan tazmini davasında alınan rapora göre olayın meydana gelmesinde asıl işveren … Ltd. Şti.’nin %5, alt işveren Arı … Ltd. Şti.’nin %25 ve sigortalı ...’ın %70 oranında kusurlu olduğunun mütalaa edildiğini ve bu nedenle aynı iş kazasından kaynaklı davalar nedeni ile alınan kusur raporları arasında çelişkilerin giderilmesi gerektiği gerekçeleriyle,
Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde; kusurun fazla olduğu, diğer dosyadaki raporda belirtilen oranlar arasında çelişki bulunduğu gerekçeleriyle, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Dava; 02/08/2007 tarihli iş kazası sonucu malül kalan sigortalıya bağlanan ilk peşin sermaye değerli gelirin, geçici iş göremezlik ödeneğinin tahsili istemine ilişkin olup, davanın yasal dayanağı olay tarihinde yürürlükte bulunan 506 sayılı Kanunu"nun 26. maddesidir.
Kusur raporlarının, 506 sayılı Yasa, 4857 sayılı Yasanın 77. ve İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Tüzüğünün 2 vd maddelerine uygun olarak düzenlenmesi gerekir. 4857 sayılı Yasanın 77. maddesi; “İşverenler işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması için gerekli her türlü önlemi almak, araç ve gereçleri noksansız bulundurmak, işçiler de iş sağlığı ve güvenliği konusunda alınan her türlü önleme uymakla yükümlüdürler. İşverenler, işyerinde alınan iş sağlığı ve güvenliği önlemlerine uyulup uyulmadığını denetlemek, işçileri karşı karşıya bulundukları mesleki riskler, alınması gerekli tedbirler, yasal hak ve sorumlulukları konusunda bilgilendirmek ve gerekli iş sağlığı ve güvenliği eğitimini vermek zorundadırlar...” düzenlemesini içermektedir. Anılan düzenleme, işçiyi gözetim ödevi ve insan yaşamının üstün değer olarak korunması gereğinden hareketle; salt mevzuatta öngörülen önlemlerle yetinilmeyip, bilimsel ve teknolojik gelişimin ulaştığı aşama uyarınca alınması gereken önlemlerin de işveren tarafından alınmasını zorunlu kılmaktadır. İş kazasının oluşumuna etken kusur oranlarının saptanmasına yönelik incelemede; ihlal edilen mevzuat hükümleri, zararlı sonuçların önlenmesi için koşulların taraflara yüklediği özen ve dikkat yükümüne aykırı davranışın doğurduğu sonuçlar irdelenip, kusur aidiyet ve oranları gerekçeleriyle ortaya konulmalıdır.
1-Eldeki davada, sigortalının, Kurum raporu’nda yer alan beyanında, saha görevlisi olarak çalıştığını ve kamyonların yüklerini nereye boşaltacağı hususunda şoförlere yardımcı olduğunu yine Çalışma Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın müfettiş raporunda da sigortalının, ‘hop hopçu’ olarak çalıştığı bilgisinin bulunduğu, olayın ise, davalı işverene ait işyerinde gece vardiyasında çalışan ve İSDEMİR’den aldığı hafriyatı otoban civarında bulunan havzaya dökmek ile görevlendirilen davalı ...’ın .... plakalı kamyon ile İskenderun-Dörtyol Otoyol köprüsüne geldiği esnada kamyonun yukarı kalkık şekilde bulunan damperinin köprüye takılması sonucu kendisinin ve aynı araçta bulunan sigortalı ... yaralanmasına sebebiyet vermesi şeklinde gerçekleştiği anlaşılmaktadır. Sigortalı ...’in, görevi gereği yükün boşaltılması, damperin indirilmesi, hafriyatın dökülmesi vs. gibi konularda görevli olduğu buna göre damperin kalkık olup olmadığı konusunda şoföre uyarıda bulunmasının görevi icabı olduğu belirigin olup dava konusu kazayla ilgili kusur durumunun tartışılması gerekmektedir.
Mahkemece, sigortalı ...’in olaya etkisi ve kusuru yönünden davaya konu iş kazasının meydana gelmesinde oluşa uygun sorumluluğun tartışıldığı, konusunda ve işçi sağlığı iş güvenliği alanında uzman bilirkişi kurulundan kusur raporu alınmalı, mevcut raporlar arasında çelişki oluşması halinde giderilmeli, böylelikle kusur oran ve aidiyetleri usulünce belirlenmeli ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmelidir.
2-Davacı Kurum’un yaptığı ıslah dilekçesinde, davalı ... yönünden sadece, 95.970,11 TL olan ilk peşin değerli gelirin diğer davalı ile birlikte müşterek ve müteselsilen tahsili istenmişken Kurum zararının tamamından sorumlu tutulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
O hâlde, davacı Kurum ve davalılardan ... vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının HMK"nın 373/1 maddesi gereğince kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan ..."a iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, 20/01/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.