Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2020/9108 Esas 2022/3847 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda; ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi’nin yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmünün Yargıtay’ca incelenmesi davalı Hazine temsilcisince istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

- K A R A R -

Dava, tapu sicilinin hatalı tutulması nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nun 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, davalı Hazine temsilcisi tarafından yapılan istinaf başvurusunun Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi'nce esastan reddine karar verilmiş olup; hüküm, davalı Hazine temsilcisince temyiz edilmiştir.
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, göre yapılan incelemede; Viranşehir İlçesi, Yenişehir Mahallesi, 454 ada 3 parsel sayılı taşınmazda 25/1860 arsa paylı olarak dava dışı Şilan Vefa İnşaat Petrol Elektrik Elektronik Tarım Turizm İhracat-İthalat San. Tic. Ltd. Şti. adına kayıtlı A/2 normal kat (bağımsız bölüm 34) ile A/3 normal kat (bağımsız bölüm 43) üzerinde 17.03.2014 tarihinde 800.000,00 TL borç miktarı gösterilmek suretiyle davacı adına ipotek tesis edilmiş olduğu, davacı tarafından Tapu Müdürlüğü'ne yazılan yazıda dava konusu 34 ve 43 nolu bağımsız bölümler haricindeki bağımsız bölümler üzerindeki ipoteğin fekki talep edilmiş olmasına rağmen, Tapu Müdürlüğü'nün 24.06.2014 tarihinde yukarıda belirtilen, dava konusu edilen 34 ve 43 nolu bağımsız bölümlerdeki ipoteğin fek edildiği ve taşınmazların 3. kişilere satılmış olduğu, davacı tarafından 2016/13805 sayılı icra dosyası ile takip yapıldığı ve 374.655,92 TL borç miktarı için borçlu Şilan Vefa İnşaat Petrol Elektrik Elektronik Tarım Turizm İhracat-İthalat San. Tic. Ltd. Şti. yönünden aciz vesikasının dosyaya sunulmuş olduğu anlaşılmaktadır. 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesinde "Tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan devlet sorumludur. Devlet zararın doğmasında kusuru bulunan görevlilere rücu eder" hükmü yer almakta olup burada, devletin sorumluluğu kusursuz sorumluluktur.
Bu itibarla; ilk derece mahkemesinin bağımsız bölümlerin değeri tespit edilmek suretiyle davanın kabulüne ilişkin hükmüne yapılan istinaf başvurusunun yazılı gerekçelerle HMK'nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazları yerinde olmadığından usul ve yasaya uygun olan hükmün HMK'nın 370. maddesi gereğince ONANMASINA, davalı Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 08/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.