5. Ceza Dairesi Esas No: 2013/13591 Karar No: 2015/16459 Karar Tarihi: 19.11.2015
Cebri irtikap - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2013/13591 Esas 2015/16459 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Muhtar olan sanık, köyde kullanmakta olduğu araziler nedeniyle doğrudan gelir desteğinden yararlanmak için hazırlatmış olduğu evrakı onayladığı sırada katılandan para istemiştir. Katılanın maaşını aldığında para verebileceğini söylemesi üzerine onayladığı belgeler üzerindeki imza ve mühür kısmının üstüne çarpı işareti koyup iptal yazarak iade ettiği tespit edilmiştir. Sanığın bu eylemi, TCK'nın 257/3. maddesine uyan görevi kötüye kullanma suçuna teşebbüs niteliğinde olduğu gözetilmeksizin tamamlanmış suç olarak değerlendirilerek, fazla ceza tayini yapılmıştır. Bu nedenle, mahkeme hükmü bozmuştur. Kararda, 6086 sayılı Yasa ile TCK'nın 257. maddenin 1 ve 2. fıkralarındaki ceza miktarı indirilmesine rağmen bu fıkraya atıfta bulunan ve sanığın eylemine uyan 3. fıkrada, aynı Kanunla yapılan değişiklik sonucu öngörülen yaptırımın aleyhe sonuç doğuracak şekilde 1 yıldan 3 yıla kadar hapis ve 5.000 güne kadar adli para cezasını gerektirdiği, yine 28344 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 05/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanunun 87 ve 105/5-b maddeleriyle, kamu görevlisinin yapması gereken iş için y
5. Ceza Dairesi 2013/13591 E. , 2015/16459 K. "İçtihat Metni"
Tebliğname No : 4 - 2011/299268 MAHKEMESİ : Fethiye Ağır Ceza Mahkemesi TARİHİ : 29/05/2009 NUMARASI : 2008/54 Esas, 2009/104 Karar SUÇ : Cebri irtikap
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Hükümden sonra 19/12/2010 tarihinde yürürlüğe giren 6086 sayılı Yasa ile TCK"nın 257. maddenin 1 ve 2. fıkralarındaki ceza miktarı indirilmesine rağmen bu fıkraya atıfta bulunan ve sanığın eylemine uyan 3. fıkrada, aynı Kanunla yapılan değişiklik sonucu öngörülen yaptırımın aleyhe sonuç doğuracak şekilde 1 yıldan 3 yıla kadar hapis ve 5.000 güne kadar adli para cezasını gerektirdiği, yine hükümden sonra 28344 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak 05/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanunun 87 ve 105/5-b maddeleriyle, kamu görevlisinin yapması gereken iş için yarar sağlama eyleminin temas ettiği 5237 sayılı TCK"nın 257/3. madde ve fıkra hükmünün yürürlükten kaldırılıp TCK"nın 252/2. maddesinde düzenlenen suça dönüştürüldüğü, yaptırımları karşılaştırıldığında en lehe olan yasal düzenlemenin 6086 sayılı Yasayla yapılan değişiklikten önceki haliyle 5237 sayılı TCK"nın 257/3. maddesi olduğu ve mahkemenin de buna göre uygulama yaptığı anlaşıldığından tebliğnamedeki bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak; Muhtar olan sanığın, köyde kullanmakta olduğu araziler nedeniyle doğrudan gelir desteğinden yararlanmak için hazırlatmış olduğu evrakı onayladığı sırada katılandan para istediği, katılanın maaşını aldığında verebileceğini söylemesi üzerine onayladığı belgeler üzerindeki imza ve mühür kısmının üstüne çarpı işareti koyup iptal yazarak iade ettiğinin oluşa uygun olarak iddia ve kabul edilmesi karşısında, sabit olan eyleminin suç tarihinde yürürlükte bulunan TCK"nın 257/3. maddesine uyan görevi kötüye kullanma suçuna teşebbüs niteliğinde olduğu gözetilmeden yazılı şekilde tamamlanmış suçtan hüküm kurularak fazla ceza tayini, Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 19/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.