Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2014/14182 Esas 2014/16746 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ : Gaziosmanpaşa İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 28/03/2014
NUMARASI : 2014/309-2014/291

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi . .tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Alacaklı tarafından başlatılan genel haciz yoluyla takibe karşı borçlunun ödeme emrinin vekile tebliğ edilmediğini belirterek ödeme emrinin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, şikayetin süre aşımından reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 11, ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 18. maddeleri gereğince vekil ile takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması zorunludur.
Bunun yanında, vekile çıkarılmış ve usule aykırı bir tebligat da bulunmadığına göre, usulsüz tebliğ ile ilgili 7201 Sayılı Tebligat Yasasının 32. maddesinin uygulama yeri yoktur. Bu itibarla, borçlu asile gönderilen ödeme emrinin tebliği işlemi ile itiraz ve şikayetler yönünden yasal süre işlemeye başlamaz.
Somut olayda, alacaklının Bakırköy İcra Müdürlüğünde başlattığı takibe karşı borçlu vekilinin vekaletnamesi ile itiraz dilekçesini ibraz ettiği, alacaklının yetki itirazını kabulü üzerine dosyanın Gaziosmanpaşa İcra Müdürlüğüne gönderildiği, anılan icra müdürlüğünce ödeme emrinin borçlu asile tebliğe çıkarıldığı görülmektedir.
Takip dosyasında borçlu, vekil ile temsil edilmekte olduğu halde, borçlu asile ödeme emri gönderilmesi yukarıda açıklanan maddeler gereğince yasaya aykırıdır. Borçlu vekiline gönderilmiş bir tebligat da bulunmadığından, diğer bir ifade ile Tebligat Kanununun 32.maddesinin uygulanması mümkün olmadığından borçlu asile gönderilen ödeme emrinin tebliği işlemi ile itiraz ve şikayetler yönünden yasal süre işlemeye başlamaz.
O halde, mahkemece, ödeme emrinin borçlu asile tebliğinin iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin süre aşımından reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.