MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... ve davalı ... Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R

Davacı 01/10/2013 havale tarihli dilekçesi ile ... ilçesi, ... köyünde bulunan ve mirasbırakan adına tapulu olan ve nizasız ve fasılasız olarak zeytinlik vasfıyla kullanımında olan taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında 101 ada 1 parselin sınırları içerisinde ve orman vasfıyla tespit edildiğini belirterek taşınmaz hakkındaki kadastro tespitinin iptali ile taşınmazın adına tescil edilmesini talep etmiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından esasa yönelik olarak ve davalı ... Yönetimi tarafından vekalet ücretine yönelik olarak temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava kadastro tespitinin iptaline ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede genel arazi kadastrosu ve orman kadastrosu çalışmaları 2006 yılında 5304 sayılı Kanuna göre birlikte gerçekleştirilmiştir. 2013 yılında gerçekleştirilen 2/B madde uygulaması mevcuttur.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu gibi Alaşehir Kadastro Mahkemesinin 2006/6 Esas sayılı dosyasında davacının babası tarafından aynı tapu kaydına dayanılarak hak iddia edildiğine, Alaşehir Kadastro mahkemesince yapılan keşifte dayanılan tapu kaydının zeminine uygulanamadığına, her iki dava dosyasında davaya konu yerlerin aynı olduğuna, söz konusu hüküm 6100 sayılı kanunun 303/4. maddesi uyarınca dava konusu taşınmazın zilyetliğini babasından devralarak kullanan davacı için kesin hüküm teşkil ettiğine ve davalı ... Yönetimi yararına 3402 sayılı Kanunun 31/3. maddesi uyarınca vekalet ücreti takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere ayrı ayrı yükletilmesine 19/02/2018 gününde oy birliği ile karar verildi.