Sahte para basmak-kalpazanlık suçundan sanık ... hakkında 12.02.2010 tarihli hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karar kaldırılarak hükmün açıklanmasına ve 765 sayılı TCK.nın 316/3. madde ve fıkrası uyarınca mahkumiyetine dair;...Ağır Ceza Mahkemesinin 04.09.2015 gün ve .... karar sayılı hükmünün süresi içinde Yargıtay"ca incelenmesi sanık müdafii tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelendi:

Gereği görüşülüp düşünüldü:
Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre; suça konu paraların, hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen sanıklar .... ve ...... ’de ele geçirilmiş olması ve sanığın aşamalarda değişmeyen, paraların bulunduğu paketin Gökhan tarafından evinde unutulduğunu ve paketin içinde ne olduğuna bakmadan paketi Gökhan’a teslim ettiğine dair savunmalarının aksine, atılı suçu işlediğine dair cezalandırılmasına yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilmeden beraati yerine, yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 11.11.2019 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI DÜŞÜNCE

Haklarında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen .....,..... "ün alışveriş yaptıkları kişilere sahte para verdikleri ihbar edilerek içinde bulundukları otonun plakasının bildirilmesi üzerine, yakalandıklarında aracın arka koltuk kol yaslama yastığının arka kısmında sıkıştırılmış vaziyette 39 adet sahte para ele geçmiş, her ikiside kolluk ve Cumhuriyet Savcılığında verdikleri ifadelerinde, diğerinin bu paraları sanık ..."den aldığını ileri sürmüşler, kovuşturma aşamasında ise sanığı suçlayan beyanlarından rücu etmişlerdir. Soruşturma aşamasında Cumhuriyet Savcılığında herhangi bir baskı altında olmadan ve birbirinden bağımsız olarak her iki kişide gazeteye sarılı vaziyette alındığını ve sanığın evine beraber gittiklerini beyan etmişler, tanıklarda bu ziyareti her ne kadar kovuşturmada daha yüzeysel belirtmişlerse de soruşturmada ayrıntılı olarak verdikleri ifadeleriyle doğrulamışlardır. Sanık da, soruşturma ifadesinde diğer iki şahsın ifadesinde belirtilen şekilde evinde unuttukları paketi aldıklarını söyleyerek ziyaret ve paket teslimini kabul etmiştir.
Bu iki şahıs ile sanık arasında önceye dayalı bir husumet bulunmayıp beyanına göre her ikiside samimi arkadaşıdır. Yani atfı cürüm için bir sebepleri yoktur. Haklarında etkin pişmanlık hükümleride uygulanmamış olup suç atmalarında hukuki yararları da bulunmamaktadır.
Bu nedenlerle yüzyüzelik ilkesi uyarınca sanıkları dinleyen mahkemenin ..... ile .... ın soruşturma aşamasında ve öncelikle Cumhuriyet Savcılığında verdikleri ve sanık tarafından da olaysal olarak doğrulanan ifadelerinin samimiyeti yönündeki kanaatine dayalı olarak vermiş olduğu mahkumiyet hükmünün subut ve uygulama yönünden usul ve yasaya uygun olduğu ve onanması gerektiği kanaatinde olduğumdan sayın çoğunluğun görüşüne iştirak edilmemiştir. 11.11.2019