20. Hukuk Dairesi 2017/1060 E. , 2018/1139 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava dilekçesinde, davalının... Cad. ... Toplu Konut Sitesinde B blok D1"in Kat Mülkiyeti Kanunu uyarınca aidat ödemelerinden sorumlu olduğunu, aidatlarını ödemediğinden Bakırköy 2. İcra Müdürlüğünün 2011/4288 E. sayılı dosyası ile 2.172,10-TL takip çıkışlı, 2011 yılı Mart, Nisan, Mayıs ve Haziran aidatlarını ödemediğinden Bakırköy 8. İcra Müdürlüğünün 2011/8719 E. sayılı dosyası ile 2.863,95.TL takip çıkışlı, 2011 yılı Temmuz, Ağustos ve Eylül aidatlarını ödemediğinden Bakırköy 15. İcra Müdürlüğünün 2011/1376 E. sayılı dosyası ile 2.201,10.TL takip çıkışlı icra takibi başlatıldığını, davalının tasarrufunda bulunan daireden doğan site aidat borçlarını ödememesi üzerine başlatılan icra takibine ödeme belgesi sunmadan ve tamamen kötü niyetli itiraz ederek takibin durmasını sağladığını, KMK"nın 72. maddesi kapsamında yönetimin aldığı karar ve işletme projesi İİK 68. maddesi normlarına uyan belgelerden olup davalının mesnet göstermediği, borçlu olmadığı iddiasını yazılı delille kanıtlamasının zor olduğunu bu nedenle davalının haksız ve mesnetsiz icra dosyalarına yapılan itirazın iptali ile %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesi istenilmiştir.
Mahkemece davalının takas- mahsup talebinde bulunduğu, her iki alacağın para alacağı olması ve muaccel olması nedeniyle takas şartlarının oluşmuş olduğu, davalının takas talebinde ileri sürdüğü alacak miktarının dava konusu alacak miktarından fazla olduğu, davalı borçlunun icra takibine itirazlarında da takas talebinde bulunduğu anlaşıldığından dava konusu icra takiplerine yönelik itirazın iptaline ilişkin talebin reddine karar vermek gerektiği, takas miktarını aşan alacağa ilişkin talep bulunmadığı ve harç yatırılmadığı anlaşıldığından bu kısma ilişkin hüküm kurulmasına yer olmadığı, davalının itirazı haksız olmadığından koşulları bulunmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava ortak gider alacağına yönelik başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davacının temyiz itirazları yerinde değildir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 139. maddesi uyarınca, iki kişi karşılıklı olarak bir miktar parayı veya özdeş diğer edimleri birbirine borçlu oldukları takdirde, her iki borç muaccel ise iki tarafın her biri borcunu alacağı ile takas edebilir. Takas borcu sona erdiren nedenlerden biridir.
Kanun takas için bir irade açıklaması aramaktadır. Takası gerçekleştirmek için irade açıklamasına takas beyanı denir. Bu beyan bir taraflı bir hukuksal işlemdir. Bu işlem bir yenilik doğuran hakka dayanır. Tarafların biri, borcu ile alacağını takas ettiğini karşı tarafa bildirerek, bu hakkını kullanmış olacaktır. Takas hukuki niteliği itibariyle bozucu yenilik doğuran bir haktır. Borçlunun takas hakkını kullanma isteğini, alacaklıya bildirmesi gerekir. Takas bir sözleşme olmadığı içi karşı tarafın kabulüne bağlı değildir. Takas aynı zamanda borcu sona erdirdiği için bir tasarruf işlemidir. Bu nedenle, borçlu takas edilecek alacak üzerinde tasarruf yetkisine sahip olmalıdır.
Takas, karşılık dava olarak ileri sürülebileceği gibi, defi olarak da ileri sürülebilir.
Somut olayda davalı borçlunun İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2004/901 Esas, 2011/444 Karar sayılı ilamı ile toplam 15.000,00 TL istirdat haklarının saklı tutulmasına karar verilerek kesinleşmiş olması, davacı tarafça 3 ayrı icra takibinde talep edilen toplam alacağının ise 7237,15 TL olması karşısında davalının takas-mahsup talebi gözönüne alınarak yazılı olduğu şekilde davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usule ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 19/02/2018 gününde oy birliği ile karar verildi.