
Esas No: 2018/5142
Karar No: 2019/7567
Karar Tarihi: 16.04.2019
Hakaret - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2018/5142 Esas 2019/7567 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hakaret
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ile suç tarihine göre, Finike Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 30/11/2015 tarih 2015/16 E. 2015/269 sayılı kararıyla sanığın vesayet altına alındığı, gerekçeli kararın ise sanığa 22/01/2015 tarihinde ve vasi ...’e 19/01/2016 tarihinde tebliğ edildiği, sanığa yapılan tebligat tarihinde vesayet davası devam ettiğinden yasa yollarına başvuru süresini başlatmayacağı, hükmü temyiz etme hakkı bulunan vasinin hükmün tebliğinden itibaren süresinde temyiz hakkını kullandığı anlaşıldığından, sanığın vasininin temyiz isteminin süresinde olduğu kabul edilerek dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Hakaret fiillerinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kişilere yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref, ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövmek fiilini oluşturması gerekmektedir.
Sanık tarafından mağdura söylendiği kabul edilen ifadelerin, kaba hitap tarzı niteliğinde olduğu, katılanın onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmaması nedeniyle hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden sanık hakkında mahkumiyet hükmü kurulması,
2- Kabule göre de; sanığın vasisi tarafından temyiz aşamasında sunulan dilekçe ve rapor içeriğinden ve hüküm sonrası Finike Sulh Hukuk Mahkemesi’nin vesayet kararı ve dosya evraklarından sanığın davranışlarını yönlendirme yeteneği önemli derecede azaldığının ve TCK’nın 32/1 kapsamında olduğunun anlaşılması karşısında, suç tarihi itibariyle TCK"nın 32. maddesi uyarınca ""akıl hastalığı nedeniyle, işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayıp algılayamadığı veya bu fiille ilgili olarak davranışları yönlendirme yeteneğinin önemli derecede azalmış olup olmadığı"" konusunda yöntemince sağlık kurulu raporu alınarak, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı ve sanık ... vasisi ...’in temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 16/04/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.