Esas No: 2021/3667
Karar No: 2022/1574
Karar Tarihi: 21.04.2022
Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2021/3667 Esas 2022/1574 Karar Sayılı İlamı
DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU 2021/3667 E. , 2022/1574 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2021/3667
Karar No : 2022/1574
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Kurulu
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : Danıştay Beşinci Dairesinin 22/04/2021 tarih ve E:2017/2001, K:2021/1215 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname'nin 3/1. maddesi uyarınca FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu gerekçesiyle meslekte kalmasının uygun olmadığına ve meslekten çıkarılmasına ilişkin Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun … tarih ve … sayılı kararı ile bu karara karşı yapılan yeniden inceleme talebinin reddine ilişkin aynı Kurulun … tarih ve … sayılı kararının iptaline, bu kararlar nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının işlem tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine ve özlük haklarının iadesine karar verilmesi istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Beşinci Dairesinin 22/04/2021 tarih ve E:2017/2001, K:2021/1215 sayılı kararıyla;
Davalı idarenin usule ilişkin itirazları yerinde görülmeyerek işin esasına geçilmiş; "Maddi Olay ve Hukuki Süreç" ile "İlgili Mevzuat"a yer verilmiş; "Yargılamada İzlenen Usul ve Süreç", "FETÖ'ye İlişkin Tespit ve Değerlendirmeler", "Demokratik Anayasal Düzene Sadakat Yükümlülüğü", "Dava Konusu Edilen Kararların Hukuki Niteliği" başlıkları altında genel; "Kişiselleştirme ve Delillerin Değerlendirilmesi" başlığı altında hem genel hem de davacıya özel değerlendirmelerde bulunularak,
Davacı Yönünden Yapılan Değerlendirmede;
Davacının, ceza yargılaması sonucunda ... Ağır Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile silahlı terör örgütüne üyelik suçundan 6 yıl 13 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, bu karara karşı istinaf başvurusunda bulunulması üzerine … Bölge Adliye Mahkemesi ... Ceza Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği, Dairelerinin karar verdiği tarih itibarıyla UYAP ortamında yapılan inceleme sonucu anılan mahkumiyet kararının kesinleşmediğinin görüldüğü,
ByLock delili yönünden, davacı hakkında düzenlenen … Cumhuriyet Başsavcılığı Memur Suçları Soruşturma Bürosunun … tarih ve … CBS Soruşturma Dosyası sayılı yazısı ile Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Sekreterliğine gönderdiği 1776 yargı mensubuna ait ByLock kullanıcı bilgisinin bulunduğu "Excel Tablosu", Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı tarafından davacı hakkında düzenlenmiş "ByLock CBS Sorgu Sonucu Raporları" ve davacının yargılandığı Ceza Mahkemesince yapılan tespitlerin birlikte değerlendirilmesi sonucunda; davacının "…" ID numarasıyla ve bir kullanıcı adı ve şifre almak suretiyle bu ağa dâhil olduğunun anlaşıldığı,
Davacı hakkındaki tanık beyanları ve davacının sosyal medya paylaşımları yönünden, davacının, görev yaptığı dönemde FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu gerekçesiyle meslekten çıkarma kararı verilen hâkim/savcılar ile birlikte hareket ettiğine ve 2014 yılı HSK üye seçimlerinde içerisinde bulunduğu tutum ve davranışlarına yönelik tanık ifadeleri ile davacının sosyal medya paylaşımlarının, FETÖ ile irtibat ve iltisakını ortaya koyan unsurlar olduğu sonucuna varıldığı,
YARSAV üyeliği yönünden, davacının beyanlarına itibar edilmeyerek, davacının YARSAV üyeliğinin FETÖ ile iltisak ve irtibatına yönelik destekleyici bir unsur olduğunun değerlendirildiği,
Yurt dışında eğitim yönünden, FETÖ'nün Adalet Bakanlığında ve HSK'da etkin olduğu dönemde 2010-2011 yılları arasında Yeditepe Üniversitesinde, 2012-2013 yılları arasında da (12 ay) yurt dışına dil eğitimine gönderildiğine ilişkin tespitin davacı hakkındaki diğer tespitlerle birlikte değerlendirildiğinde, davacının anılan örgütle iltisak ve irtibatına yönelik destekleyici bir unsur olduğu sonucuna varıldığı belirtilerek,
Dava dosyasında bulunan bilgi ve belgeler ile kararda yer verilen açıklamalar bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacının, FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu ve bu nedenle demokratik anayasal düzene sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği, dava konusu kararlarla özel hayatına saygı hakkına yapılan müdahalenin AİHS ve Anayasa anlamında durumun gerektirdiği ölçüde bir tedbir niteliğinde olduğu anlaşıldığından dava konusu kararlarda hukuka aykırılık görülmediği,
Dava konusu kararlarda hukuka aykırılık görülmediğinden, davacının bu kararlar nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının işlem tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine ve özlük haklarının iadesine karar verilmesi isteminin de reddi gerektiği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, dava dilekçesinde yer alan birçok hususun Daire tarafından incelenmediği; Dairenin meslekten çıkarma kararının tesis edildiği anda işlemin sebep unsurunu oluşturan delillerin idarenin elinde olmadığı, sonradan dava dosyasına sunulduğunu ifade ettiği, buna rağmen sonradan dosyaya sunulan delil niteliği bulunmayan hususların işlemin hukuka uygunluğunu denetlemede dikkate alınabileceği sonucuna ulaşıldığı, bu açıklamaların dahi kararın temyizen bozulması için yeterli bir gerekçe olduğu; Anayasa'nın 159/9. maddesinde hâkimler hakkında başlatılacak olan soruşturmaların başlatılmasına ilişkin uyulması gereken usul kurallarına ilişkin herhangi bir istisna getirilmediği için hâkim ve savcılar için başlatılacak adli ve idari soruşturmalarda bu usule uyulmasının zorunlu olduğu, 667 sayılı KHK'nın usule (şekle) ilişkin bir düzenleme getirmediği gibi Anayasa, 6087 ve 2802 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanmayabileceğine ilişkin bir düzenleme de getirmediği, bu itibarla meslekten çıkarma işleminin, Hâkimler Savcılar Kurulu 3. Dairesinin teklifi ve Hâkimler Savcılar Kurulu Başkanının oluru olmadan başlatılan hukuken geçersiz bir soruşturma neticesinde, davacıya savunma için en az 3 gün süre verilmeden ve savunması alınmadan doğrudan Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunca gerçekleştirildiğinden şekil unsuru bakımından hukuka aykırı olduğu; hukuka aykırı bir şekilde tesis edilen meslekten çıkarma işlemi dolayısı ile uluslararası sözleşmeler ve 1982 Anayasası ile koruma altına alınan masumiyet karinesi, suçta ve cezada kanunilik ilkesi, özel hayata saygı hakkı, suç ve cezaların kanuniliği ve geçmişe yürümezliği ilkesi, hukuki güvenlik ilkesi, düşünce ve ifade özgürlüğü, örgütlenme özgürlüğünün de ihlal edildiği; hakkında kesinleşmiş bir mahkumiyet kararı bulunmadığı halde ceza yargılamasının gerekçe gösterilmesinin masumiyet karinesinin ihlali anlamına geldiği, Daireye göre, Hâkimler ve Savcılar Kurulu üye seçimlerini takip etmesi sosyal medya hesabından yapmış olduğu paylaşımlar, davet edildiği bir yemeğe katılmaması, meslekten çıkarılan diğer hâkim ve savcılarla görüşmesi, YARSAV'a üye olması gibi hususların FETÖ/PDY ile irtibatlı veya iltisaklı olduğu sonucunu doğurduğu, bir hâkimin bu gerekçelerle meslekten çıkarılmasının hukuka uygun olduğunun kabul edilmesinin mümkün olmadığı; hayatının hiçbir döneminde hiçbir terör örgütü ile herhangi bir ilişkisinin bulunmadığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, Danıştay Beşinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'ÜN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Davacının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Beşinci Dairesinin temyize konu 22/04/2021 tarih ve E:2017/2001, K:2021/1215 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Kesin olarak, 21/04/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.