5. Hukuk Dairesi 2019/6860 E. , 2020/2141 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili ve tapudan yol olarak terkini davasının kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca BOZULMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 21/03/2019 gün ve 2017/18569 Esas - 2019/5174 Karar sayılı ilama karşı davacı idare vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R –
4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili ve tapudan yol olarak terkini istemine ilişkin davanın kabulüne dair verilen hüküm taraf vekillerinin temyizi üzerine Dairemizce bozulmuş; bu karara karşı, davacı idare vekilince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, Yargıtay ilamında yazılı gerekçelere göre, davacı idare vekilinin aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme istekleri HUMK"nun 440. maddesinde yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından yerinde değildir. Ancak;
1)Dava konusu taşınmazların ada numarası ‘1657’ olduğu halde hükümde‘1957’olarak yanlış yazıldığı,
2)Davacı dava dilekçesinde dava konusu taşınmazın kamulaştırılan kısmının öncelikle tescil sonra terkin edilmesini talep etmişse de talep doğrultusunda karar verilmeden sadece terkine yönelik karar verildiği,
Bu kez yapılan incelemede anlaşıldığı,
Davacı idare vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 21.03.2019 gün ve 2017/18569 Esas 2019/5174 Karar sayılı bozma ilamının kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan incelemede;
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Arsa niteliğindeki ... İli, ... İlçesi, ... Mahallesi, 1657 ada 26 ve 27 parsel sayılı taşınmazların zeminine emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi yöntem itibariyle doğru olduğu gibi, üzerinde bulunan yapılara resmi birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülerek, ağaçlara ise maktuen değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1)Taşınmazların sit alanına alınması ve çıkarılmasının idarenin tasarrufuna bağlı olduğu gözetildiğinde; 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 11/1-g maddesi uyarınca arsa olarak tespit edilen değerinde indirim yapılmayarak bulunan karşılığına hükmedilmesi gerekirken, bu bedelden taşınmazlar SİT alanında kaldığı gerekçesiyle indirim yapılarak değer biçen bilirkişi kurulu raporu hükme esas alınmak suretiyle aza hükmedilmesi,
2)Dava konusu taşınmaz ile içinde bulunduğu bölgenin ileride imar uygulamasına tabi tutulması halinde kesilmesi gereken düzenleme ortaklık payı oranının ve dava konusu taşınmazın çevresinde düzenleme görmüş parseller var ise bunlardan kesilen düzenleme ortaklık payı oranları ile bunlara ilişkin bilgi ve belgeler Belediye İmar Müdürlüğünden sorularak alınacak cevaba göre bilirkişi kurulu raporu denetlenmeden eksik incelemeyle dava konusu taşınmazın emsal karşılaştırması sonucu tespit edilen metrekare birim fiyatından % 40 oranında düzenleme ortaklık payı düşülmek suretiyle hesap yapan rapor doğrultusunda hüküm kurulması,
3)Dava konusu taşınmazların ada numarası ‘1657’ olduğu halde hükümde‘1957’olarak yanlış yazılması,
4)Davacı dava dilekçesinde dava konusu taşınmazın kamulaştırılan kısmının öncelikle tescil sonra terkin edilmesini talep etmişse de talep doğrultusunda karar verilmeden sadece terkine yönelik karar verilmesi,
Doğru olmadığı gibi;
5)7139 sayılı Kanunla değişik Kamulaştırma Kanununun 10/8 fıkrası gereğince, bozma sonrası bankaya hak sahibi adına yatırılacak bedelde artış olması halinde bu kısım için; 7139 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik hükümlerine göre işlem yapılması gerektiğinden,
Hükmün yukarıda açıklanan gerekçelerle taraf vekillerinin temyiz istemlerinin kabulü ile BOZULMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, davacıdan peşin alınan temyiz harcı ile karar düzeltme harcının istenildiğinde iadesine ve taraflardan temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 12/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.