Esas No: 2021/3595
Karar No: 2022/1573
Karar Tarihi: 21.04.2022
Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2021/3595 Esas 2022/1573 Karar Sayılı İlamı
DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU 2021/3595 E. , 2022/1573 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2021/3595
Karar No : 2022/1573
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Kurulu
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : Danıştay Beşinci Dairesinin 27/05/2021 tarih ve E:2017/7060, K:2021/1576 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname'nin 3/1. maddesi uyarınca meslekte kalmasının uygun olmadığına ve meslekten çıkarılmasına ilişkin Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun … tarih ve … sayılı kararı ile bu karara karşı yaptığı yeniden inceleme talebinin reddine ilişkin aynı Kurulun … tarih ve … sayılı kararının iptaline, bu kararlar nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Beşinci Dairesinin 27/05/2021 tarih ve E:2017/7060, K:2021/1576 sayılı kararıyla;
Davalı idarenin usule ilişkin itirazları yerinde görülmeyerek işin esasına geçilmiş; "Maddi Olay ve Hukuki Süreç" ile "İlgili Mevzuat"a yer verilmiş; "Yargılamada İzlenen Usul ve Süreç", "FETÖ'ye İlişkin Tespit ve Değerlendirmeler", "Demokratik Anayasal Düzene Sadakat Yükümlülüğü", "Dava Konusu Edilen Kararların Hukuki Niteliği" başlıkları altında genel; "Kişiselleştirme ve Delillerin Değerlendirilmesi" başlığı altında hem genel hem de davacıya özel değerlendirmelerde bulunularak,
Davacı Yönünden Yapılan Değerlendirmede;
Davacının, ceza yargılaması sonucunda ... Ağır Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:…, K: … sayılı kararı ile silahlı terör örgütüne üyelik suçundan 6 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, Dairelerinin karar verdiği tarih itibarıyla UYAP ortamında yapılan inceleme sonucu anılan mahkumiyet kararının kesinleşmediğinin görüldüğü,
Davacı hakkındaki tanık beyanları yönünden, davacının örgütün içinde yer aldığına, üniversitede örgüt evlerinde kaldığına, hâkim adayı iken örgüte ait staj evinde kaldığına ve evin sorumlusu olduğuna, sohbet adı verilen toplantılara katıldığına, örgüte ait diğer staj evlerinde kalan örgüt mensuplarıyla kahvaltı ve kitap okuma organizasyonlarını ayarladığına, örgütün yönlendirmesiyle katalog evlilik yapmak amacıyla düzenlenen görüşmeye katıldığına ve diğer hususlara yönelik ifadeler ile davacının bu ifadelere karşı beyanlarının değerlendirilmesi sonucunda, davacının beyanlarına itibar edilmeyerek FETÖ ile süregelen bir ilişki içerisinde olduğu sonucuna varıldığı belirtilerek,
Dava dosyasında bulunan bilgi ve belgeler ile kararda yer verilen açıklamalar bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacının, FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu ve bu nedenle demokratik anayasal düzene sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği, dava konusu kararlarla özel hayatına saygı hakkına yapılan müdahalenin AİHS ve Anayasa anlamında durumun gerektirdiği ölçüde bir tedbir niteliğinde olduğu anlaşıldığından dava konusu kararlarda hukuka aykırılık görülmediği,
Dava konusu kararlarda hukuka aykırılık görülmediğinden davacının bu kararlar nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi isteminin de reddi gerektiği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, henüz kesinleşmeyen ceza dosyasında yer alan ve biri hariç tamamı davalı HSK'nın ihraç kararından sonra verilen gerçek dışı şüpheli tanık ifadelerin doğruluğu, güvenilirliği, samimiyeti, delil değeri tartışılmadan, tamamen ön kabul ile karar verildiği, tanık ifadelerini destekleyici hiçbir kanıt bulunmadığı; mensubiyet, ilişki, iltisak birbirinden farklı olduğu hâlde bunların hangisi kapsamında olduğuna dair net ve belirli bir sonuca varılmadan karar verilmesinin hatalı olduğu; hakkında kişiselleştirme, somutlaştırma yapılmadan, savunma alınmadan, gerekçe gösterilmeden meslekte kalmasının uygun olmadığına karar verilmesi hususunda Dairece hukukilik ve yerindelik denetimi yapılmamasının hukuka aykırı olduğu; kararda yazılı genel kriterler ile hiçbir ilgisinin olmadığı, hakkında herhangi bir idari soruşturma açılmadığı; hâkim adaylığı sırasında bir süre yaşadığı evin yapıya ait ev olduğunu iddia edenlerin, bu evin ne konumunu, semtini, kaldığı süresinin belirtilmediği; ...'nün ifadesinin somut olmadığı, varsayımlarla karar verilemeyeceği; ...'nin görmediği, bilmediği bir evde kimlerin kaldığını, oranın cemaat evi olduğunu, o evde neler yapıldığını, kimlerin gelip gittiğini söylemesinin akla, mantığa aykırı olduğu, çelişkili ve yalandan ibaret ifadesine itibar edilemeyeceği; ...'nin ifadesinin kendi içerisinde çelişkili olduğu, ...'nin ifadesi ile de çeliştiği; … ile birlikte ev tuttuğu, ...'nin zaman zaman ziyaretlerine geldiği, bu evin cemaat evi olmadığı, cemaat ile ilişkisinin bulunmadığı, ... ve ...'nin ceza davasında tanık olarak alınan beyanlarının savunmasını doğruladığı; ...'nün ifadesinde kendisi ile birlikte ... isimli şahsın evinde görüşmeye gittiklerini ve orada örgütsel faaliyetlerde bulunulduğunu beyan ettiği, ancak ...'yi tanımadığı, ...'nin ceza mahkemesi huzurunda tanık sıfatı ile dinlendiği ve kendisini tanımadığını beyan ederek ...'nün beyanlarının doğru olmadığını ortaya koyduğu; Daire tarafından kabul edilen olguları kabul etmediği, tanıkların kendisiyle ilgili üniversite yılları ve katalog evlilik konusunda beyanlarının olmadığı; fotoğraftan teşhis işleminin, hukuka ve kanuna uygun olmadığından geçerli olmadığı; adil yargılanma hakkının, silahların eşitliği ilkesinin, masumiyet karinesinin ihlal edildiği; savunmasının alınmamasına ilişkin eksikliğin yargılama sürecinde giderilmesinin mümkün olduğuna ilişkin düşüncenin, yerleşik Danıştay kararlarına aykırı olduğu; savunma hakkı ihlal edilerek, somut suç isnadı ileri sürülmeden, soruşturma açılmadan haksız, kanuna ve hukuka aykırı meslekten çıkarma kararına karşı açılan davanın reddi kararının usul ve yasaya aykırı olduğu; özel hayatına yönelik müdahalenin haklılık ve hukukilik şartını taşımadığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, Danıştay Beşinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'ÜN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Davacının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Beşinci Dairesinin temyize konu 27/05/2021 tarih ve E:2017/7060, K:2021/1576 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Kesin olarak, 21/04/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.