Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2017/2288 Esas 2017/5320 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/2288
Karar No: 2017/5320
Karar Tarihi: 03.10.2017

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2017/2288 Esas 2017/5320 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2017/2288 E.  ,  2017/5320 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... Kurumu Başkanlığı vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve diğerleri aleyhine 13/03/2009 gününde verilen dilekçe ile rücuen tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın asıl ve birleşen dava yönünden kısmen kabulüne dair verilen 10/01/2017 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili ile bir kısım davalı vekilleri tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    Dava, rücuen tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve ... dışındaki davalılar vekillerince temyiz edilmiştir.
    Davacı kurum, kendi adına kayıtlı 4 dükkan ve 20 daireden oluşan ve memur lojmanı olarak tahsis edilmiş olan dava konusu yerin 17 Ağustos 1999 tarihinde meydana gelen depremde yıkıldığını, lojmanda bulunan 5 kişinin bu nedenle öldüğünü, mirasçılarının kurum aleyhine idare mahkemelerinde açtıkları davalar sonucunda bu kişilere ödemeler yapıldığını, bu ödemelerin binanın yapımında görev alan davalılardan rücuen tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalılar, davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuşlardır.
    Mahkemece, rücuya konu olan zarar tutarının ne kadarlık kısmından davalıların sorumlu olduğunun belirlenemediği, bu nedenle davacı kurumun ödediği miktarda %40 oranında hakkaniyet indirimi yapılarak belirlenen tazminat miktarından tüm davalıların müştereken ve müteselsilen sorumluluğuna gidilerek asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Dava rücuen tazminat istemine ilişkin olup, zararın doğmasına neden olduğu iddia edilen davalılardan her biri, yalnızca kendi kusuruna isabet eden miktardan sorumludur. Davalıların mahkemece takdir edilen zararın tamamından müteselsilen sorumlu tutulmaları doğru değildir. Rücuda teselsül olmaz ilkesi uyarınca, her bir davalının somut olaydaki kusur ve sorumluluğuna göre tazminata karar verilmelidir. Açıklanan nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle taraflar yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına ve temyiz eden davalılardan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 03/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.