Parada sahtecilik değişen suç vasfı ile dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/24812 Esas 2020/11301 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/24812
Karar No: 2020/11301
Karar Tarihi: 10.11.2020

Parada sahtecilik değişen suç vasfı ile dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/24812 Esas 2020/11301 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık öncelikle parada sahtecilik (dolandırıcılık) suçundan mahkum olmuş ve hükmün açıklanması geri bırakılmıştır. Ancak 5 yıllık denetim süresi içerisinde başkasına ait banka veya kredi kartını izinsiz kullanarak yarar sağlama suçundan mahkum olmuştur. Bu nedenle tekrar duruşma açılmış ve önceki suçundan mahkumiyeti kesinleşmiştir. Ancak incelemeler sonucunda önceki kararda eksik inceleme ve değerlendirme yapıldığı tespit edilmiştir. Bu nedenle karar bozulmuştur.
Kanun Maddeleri: TCK 157/1,35,62,52,53; TCK 245/1; CMK 34., 230., 289.; CMUK 321.

15. Ceza Dairesi 2017/24812 E. , 2020/11301 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Parada sahtecilik (değişen suç vasfı ile dolandırıcılık)
HÜKÜM : Hükmün açıklanması ile; TCK"nın 157/1,35,62,52,53. maddeleri uyarınca mahkumiyet

Sanık hakkında parada sahtecilik (değişen suç vasfı ile dolandırıcılığa teşebbüs) suçundan İzmir 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 05/12/2013 tarih ve 2012/312 E. 2013/489 K. sayılı ilamı ile verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleşmesinden sonra beş yıllık denetim süresi içerisinde işlediği TCK’nın 245/1 maddesinde düzenlenen “başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama” suçundan dolayı İzmir 10. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 14/09/2015 tarih ve 2015/357 E. 2015/571 K. sayılı dosyasından verilen hükmün kesinleşmesi nedeniyle yeniden duruşma açılarak İzmir 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 25/12/2015 tarih ve 2015/351 E. 2015/366 K. sayılı kararı ile açıklanan atılı suçtan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Anayasa’nın 141. ve 5271 sayılı CMK"nın 34., 230. ve 289. maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının denetime olanak verecek şekilde açık ve gerekçeli olması, gerekçe bölümünde mevcut delillerin tartışılması, değerlendirilmesi, reddedilen veya kanıtlama yönünden üstün tutulan delillerin neler olduğu ve nedenlerinin gösterilmesi, delillerle sonuç arasında bağ kurulması, bir başka deyişle eldeki delillerle neden bu sonuca varıldığının anlatılması gerektiği, tüm bunların ışığında ulaşılan kanaat, sanığın suç oluşturduğu kabul edilen eylemi, bunun yasal unsurları ve nitelendirmesi, uygulanacak kanun maddesi ve CMK’nın 230. maddesinde belirtilen diğer unsurların bulunması gerektiği gözetilmeden 05/12/2013 günlü hükmün açıklanmasının geriye bırakılmasına dair karara atıfta bulunulmak suretiyle eksik inceleme ve değerlendirme ile gerekçesiz olarak karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1 maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.