Yaralama - Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2017/1375 Esas 2017/3078 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/1375
Karar No: 2017/3078
Karar Tarihi: 09.10.2017

Yaralama - Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2017/1375 Esas 2017/3078 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, mağdurun sol el ayasında derin kesik, sol göğüste hemotoraks, arter ve kas kesileri ile hayati tehlike geçirmesine neden olacak biçimde yaralama suçundan 5 yıl hapis cezasına çarptırılmıştır. Ayrıca, ikinci sanık da aynı suçtan 1 yıl 8 ay hapis cezasına mahkum edilmiştir. Mahkeme, sanıkların savunmalarını inandırıcı gerekçelerle reddetmiş ve suçun sübutu kabul edilmiştir. Ancak, makul oranlarda haksız tahrik indirimi yapılmamıştır. Ayrıca, sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunmaktadır. Kanun maddeleri olarak; TCK'nun 86/1, 86/3-e, 87/1-d, 63 ve 53. maddeleri uyarınca cezalandırılmıştır. Ayrıca, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK\"nun 53. maddesinin iptal edilen bölümleri doğrultusunda yeniden değerlendirilmesi gerekmektedir.
1. Ceza Dairesi         2017/1375 E.  ,  2017/3078 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Yaralama
    HÜKÜM : 1-Sanık ... hakkında; TCK"nun 86/1, 86/3-e, 87/1-d, 63, 53. maddeleri uyarınca 5 yıl hapis cezası,
    2-Sanık ... hakkında; TCK"nun 86/1, 86/3-e, 87/3, 53. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası.

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ...’un, mağdur ...’a yönelik eylemiyle sanık ...’ın, mağdur ... ...’u kasten yaralama suçunun sübutu kabul, sanık ... yönünden oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre bozma kararına uyularak verilen hükümlerde bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanıklar müdafilerinin meşru müdafaaya, teşdiden ceza belirlenmemesi gerektiğine, sair hususlara yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    Oluşa, dosya kapsamına ve 18.06.2014 günlü celsede çözümü yapılan güvenlik kamerası görüntülerine göre ilk haksız eylemin kimden kaynaklandığı anlaşılamayacak şekilde, ... ve arkadaşlarıyla ... ve oğlu .... ... arasında çıkan silahlı kavga sırasında, mağdur ...’in aracına doğru gidip elini içeriye uzatarak mağduru sol el ayasında derin kesiye, sol göğüste hemotoraksa, arter ve kas kesileri ile hayati tehlike geçirmesine neden olacak biçimde yaralayan sanık ...’a, polis memuru ...’ın arkasından tutup çekmek suretiyle eylemine devam etmesine engel olduğu olayda,
    1) Sanık ...’un, mağdur ...’a yönelik eylemine bağlı kastının öldürmeye yönelik olduğu anlaşıldığı halde, oluşa uygun düşmeyen yanılgılı gerekçeyle kasten yaralama suçundan hüküm kurulması,
    2) İlk haksız eylemin kimden kaynaklandığının anlaşılamadığı silahlı kavga nedeniyle sanıklar ... ile ... hakkında TCK’nun 29. maddesi uyarınca makul oranlarda haksız tahrik indirimi uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi,
    3) 24.11.2015 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin iptal edilen bölümleri doğrultusunda sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş olup, Cumhuriyet savcısıyla sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle, hükümlerin tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak BOZULMASINA, 09/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.