13. Ceza Dairesi Esas No: 2019/4721 Karar No: 2019/15128 Karar Tarihi: 23.10.2019
Hırsızlık - işyeri dokunulmazlığını ihlal - mala zarar verme - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2019/4721 Esas 2019/15128 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen 2019/4721 E., 2019/15128 K. sayılı karara göre, sanık hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal ve mala zarar verme suçlarından mahkum edilmiştir. Anayasa Mahkemesi'nin 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararı dikkate alınarak, hak yoksunluklarının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Ancak, denetimli serbestlik tedbirinin süresinin hükmü veren mahkeme tarafından değil, koşullu salıverme ile ilgili karar verecek mahkemeye ait olduğu belirtilmiştir. Bu nedenle, mükerrir olan sanık hakkında sadece koşullu salıverme ile ilgili karar verilmesi gerektiği, denetimli serbestlik tedbirinin süresinin belirlenmesinin hükümlü olan mahkeme tarafından değil, ilgili mahkeme tarafından verilmesi gerektiği ifade edilmiştir. Bu sebeple, hükümler bozulmuş ve tüm hükümlerin diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunarak düzeltilerek onanmıştır. Kanun maddeleri ise TCK'nın 53, 58/6 ve 58/7. maddeleridir.
13. Ceza Dairesi 2019/4721 E. , 2019/15128 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal, mala zarar verme HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Sanık hakkında açılan kamu davasında sanığın ayrı ayrı cezalandırılması talep edildiğinden tebliğnamede ki bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir. 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi"nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir. Ancak; 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Yasanın 108/4, 5, 6. fıkralarında “Hakim, mükerrir hakkında cezanın infazının tamamlanmasından sonra başlamak ve bir yıldan az olmamak üzere denetim süresi belirler. Tekerrür dolayısıyla belirlenen denetim süresinde, koşullu salıverilmeye ilişkin hükümler uygulanır. Hakim, mükerrir hakkında denetim süresinin uzatılmasına karar verebilir. Denetim süresi en fazla beş yıla kadar uzatılabilir.”hükmünü düzenlemiştir. Buna göre denetim süresini belirleme ve gerektiğinde uzatma görevi, hükmü veren mahkemeye değil, hükümlünün infaz aşamasındaki davranışlarını da değerlendirerek koşullu salıverme ile ilgili kararı verecek mahkemeye aittir. Buna göre; hüküm kurulurken mükerrir olan sanık hakkında TCK’nın 58/7. maddesi uyarınca “mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra da denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına” karar verilmesiyle yetinilmesi gerekirken, denetimli serbestlik tedbirinin süresinin de belirlenmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’in temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, kurulan hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, TCK’nın 58/6. maddesinin uygulanmasına ilişkin hüküm fıkralarından “takdiren 1 yıl olarak belirlenen” kelimeleri çıkarılmak suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 23/10/2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.