Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/10573
Karar No: 2018/1077

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/10573 Esas 2018/1077 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2017/10573 E.  ,  2018/1077 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Orman Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Çekişmeli ... ilçesi, ... köyü 2370 parsel sayılı 15480,00 m² yüzölçümündeki taşınmaz, tarla niteliğiyle davalı ... (Ölü) adına tapuda kayıtlıdır.
    Davacı Orman Yönetimi 25/05/2009 havale tarihli dilekçesinde, dava konusu taşınmazın yörede yapılan orman kadastrosu ve 2/B madde uygulama çalışmaları sırasında kısmen orman sınırları içine alındığını belirterek dava konusu taşınmazın orman vasfı ile Hazine adına tescilini, müdahalenin önlenmesini ve tapu kaydındaki şerhlerin terkinini istemiştir.
    Mahkemece davanın kısmen kabulüne, taşınmazın fen bilirkişisinin 05/03/2014 tarihli raporu ve ekli krokisinde (A) harfi ile gösterilen toplam 4.642,01 m²"lik kısmının orman niteliği ile Hazine adına tesciline, elatmanın önlenmesi talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, orman tahdidine dayalı tapu iptali ve tescil ile elatmanın önlenmesi istemlerine ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1958 yılında yapılan arazi kadastrosu, 1946 yılında 11 nolu orman kadastro komisyonu tarafından 3116 sayılı Kanuna göre yapılan orman tahditi, 1977 yılında başlanıp 1979 yılında ilân edilerek kesileşen 1744 sayılı Kanunla değişik 2. madde uygulaması bulunmaktadır.
    Davacı Orman Yönetimi, çekişmeli taşınmazın kısmen orman sınırları içine alındığını ileri sürerek tapu iptali ve tescili ile müdahalenin önlenmesini istemiştir. Mahkemece yapılan araştırma ve incelemede, hükmün dayandırıldığı 05/03/2014 tarihli iki harita mühendisi bilirkişilerin müşterek raporlarında taşınmazın (A) harfi ile gösterilen 4642,01 m² ve (C) harfi ile gösterilen 777,23 m²’lik alanlarının orman sınırları içinde kaldığı, (C) harfi ile gösterilen kısımda tersimat hatası bulunduğunu, bunun düzletilmesi gerektiği, bu hatanın orman tahdit sınırlarını etkilemediğini, paftadaki tersimat hatasının oluşturduğu (C) harfi ile gösterilen 777,23 m²’lik alanın kadastro paftasında düzeltme yapılsın veya yapılmasın orman alanı içinde kaldığı belirtilmiş, yine 10.03.2014 tarihli iki orman mühendisi bilirkişilerin müşterek bilirkişi raporlarında taşınmazın (A) ve (C) harfleri ile gösterilen bölümlerinin orman sınırları içinde kaldığı tespit edilmiştir. Mahkemece taşınmazın, fen bilirkişileri 05/03/2014 tarihli raporu ve ekli krokisinde (A) harfi ile gösterilen toplam 4642,01 m²"lik kısmının kesinleşmiş orman tahdit sınırları içerisinde kaldığı ve orman sayılan yerlerden olduğu gerekçesiyle taşınmazın (A) harfi ile gösterilen toplam 4.642,01 m²"lik kısmının orman niteliği ile Hazine adına tesciline ve elatmanın önlenmesi talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı Orman Yönetimi tarafından taşınmazın orman sınırları içinde kalan kısmının eksik hesaplandığı iddiasıyla temyiz edilmiştir. Elatmanın önlenmesi talebinin reddine dair karar usûl ve kanuna uygun olmakla birlikte temyiz konusu yapılmadığından, temyiz incelemesi hükmün taşınmazın orman kadastrosunda orman sınırı içinde kalan bölümüne yönelik yapılmıştır.
    Mahkemece hükmün dayandırıldığı bilirkişi raporlarında taşınmazın (C) harfi ile gösterilen bölümünün orman tahdit sınırları içinde kaldığı ve taşınmazın tersimat hatasından etkilenmediği belirtilmiştir. Dairenin 26/04/2017 tarihli iade kararı üzerine getirtilen evraklardan yörede 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/2-a maddesi gereğince uygulama kadastrosu yapıldığı, bu çalışmada dava konusu taşınmazın 574 ada 17 parsel sayısı ve 15.619,28 m² yüzölçümü ile işlem gördüğü anlaşılmaktadır. Keza, iade kararı üzerine düzenlenen orman ve fen bilirkişilerinin müşterek raporlarında taşınmazın (A) harfi ile gösterilen 5440,23 m²’lik alanının orman tahdit haritasına göre orman sınırları içinde kaldığı belirtilmiştir ( 05/03/2014 raporda toplam 5419,24 m²’lik alanın orman sınırları içinde kaldığı belirtilmişti). Dolayısıyla taşınmazın 22/2-a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosuna göre durumu, taşınmazın kesinleşmiş orman sınırları içinde kalan kısmı ve miktarı hususunda çelişki oluşmuştur. Eksik inceleme ve araştırmaya dayalı hüküm kurulamaz.
    Bu nedenle; mahkemece çekişmeli taşınmaza ait kadastro paftası, 22/2-a uygulama paftası getirtilip, önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve Orman Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek iki orman mühendisi ve bir harita mühendisinden veya olmadığı takdirde bir tapu fen memurundan oluşturulacak üç kişilik bilirkişi kurulu marifetiyle yeniden yapılacak keşifte 2 Eylül 1986 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan 6831 sayılı Orman Kanununa göre Orman Kadastrosu ve aynı Kanunun 2/B Maddesinin Uygulanması Hakkındaki Yönetmeliğin 54. maddesi uyarınca hazırlanan Orman Kadastrosu Teknik İzahnamesinin 49. maddesinde yazılı “orman sınır noktası ve hatların uygulanmasında tutanaklardan, orman kadastro haritasından, hava fotoğraflarından, varsa ölçü karnelerinden, nirengi, poligon, röper noktalarından yararlanılır. Sınırlama tutanakları ile orman kadastro haritaları arasında çekişme olduğunda ölçü değerleri ve tutanaktaki ifadeler arazinin durumuna göre incelenir, hangisi daha çok uyum gösteriyorsa ve gerçek duruma uygun ise o esas alınır.” hükmü ile 15.07.2004 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan Orman Kadastrosunun Uygulanması Hakkında Yönetmeliğin “Teknik İşler” başlıklı Dokuzuncu Bölümde yazılı esaslar gözönünde bulundurularak uygulama yapılmalı, yerel bilirkişi beyanlarına başvurularak yerinde bulunmayan orman sınır noktaları, bulunanlardan hareketle tutanak ve haritalarda yazılı mevkii, yer, kişi isimleri ile açı ve mesafelere göre, orman kadastrosu, 22/2-a maddeye göre uygulama kadastrosu pafta ve haritaları, aplikasyon ve 2. madde (1744 sayılı kanunla değişik) uygulama tutanak ve haritalarından yararlanılarak, değişik açı ve uzaklıklardaki en az 6-7 adet orman sınır noktası bulunup röperlenmeli, anlatılan yöntemle bulunan ilk orman kadastrosu, aplikasyon ve 2. madde uygulaması ile ilgili sınır noktaları, kadastro paftası ve uygulama kadastrosu paftası aynı ölçeğe çevrilerek, çekişmeli taşınmazın orman kadastrosu aplikasyon ve 2. madde haritaları ile 22/2-a maddesi uyarınca uygulama kadastrosuna göre konumu genel kadastro paftası üzerinde ayrı renkli kalemlerle gösterilip keşfi izleme olanağı sağlanmalı, aynı ya da yakın orman sınır hatlarında, dava konusu edilen parseller varsa, bunların tümü birleşik harita üzerinde gösterilerek bilirkişilerden müşterek imzalı rapor ve kroki alınmalı, ilk orman kadastro harita ve tutanakları ile aplikasyon ve 2. madde harita ve tutanaklarının uyumsuz olması halinde yukarıda yazılı yönetmelikler ile teknik izahnamelerde yazılı tutanakların düzenlenmesine esas alınan hava fotoğrafı ve memleket haritası ile desteklenen ve gerçek duruma uygun düşen tutanaklara değer verileceği düşünülerek ve (A) harfi ile gösterilen bölüm hakkında verilen kabul kararının Orman Yönetimi açısından kazanılmış hak doğurduğu gözönünde bulundurularak oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir.
    Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı Orman Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 15/02/2018 günü oy birliği ile karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi